Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/369 E. 2022/478 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/369 Esas
KARAR NO : 2022/478

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/12/2018
KARAR TARİHİ : 07/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili —- davalı şirket — ———- sigortalanan ——— plakalı, sürücüsü tam kusurlu araçla çarpışma sonucunda yaralandığı ve bacağında kırık ve kalıcı hasar meydana geldiğini, kaza ile ilgili———— devam ettiğini, bu kaza nedeniyle ——- gördüğünü, bu davadaki talepleri ile kaza nedeniyle müvekkilinde oluşan kalıcı işgücü kaybı (maluliyet) nedeniyle doğan maddi zararın tazmini olduğunu, bu davayı açmadan önce yasa gereği davalıya başvuruda bulunulduğunu, davalı tarafından verilen cevabi yazı ile müvekkilinin sakatlık oranını gösterir heyet raporunun istendiğini, ancak müvekkilinin tedavisinin devam ediyor ve kazanın üzerinden 1 yıl geçmeden hastanelerden heyet raporu verilmediğini, bu nedenle yasal süre dışında, verilen cevapla taleplerinin yerine getirilmesini 1 yıla çıkarmış ve sonuçsuz kalmasına neden olduğunu, dolayısıyla da sonuçsuz kalan talepleri yönünden işbu davayı açmak zorunlu olduğunu beyan etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı —– plakalı aracının müvekkili şirketinin nezdinde ——- ile sigortalı olduğundan bahisle tazminat talep ettiğini, davacı davasını —- Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığını, hâlbuki davaya bakmaya şirketin yargı çevresinde bulunduğunu —Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu sebeple davanın yetkisizlikten reddi gerektiğini, HMK 121.maddesine göre, davacı tarafın dava dilekçesi ile birlikte delillerini taraflarına tebliğ etmesi zorunlu olduğunu, davacı tarafın müvekkil şirkete hiçbir delil ibraz etmediğini, delillerin tebliğinden sonra verecekleri ayrıntılı cevap haklarını saklı tuttuklarını, 6704 Sayılı Torba Kanunu uyarınca davadan önce başvuru yapmak ve gerekli belgeleri ibraz etmek zorunlu hale getirildiğini, başvuru neticesinde davacı tarafın gerekli belgeleri ibraz etmeden işbu davayı açtığını, bu nedenle esas hakkında inceleme yapılmasına gerek olmadan, davanın usulden reddi gerektiğini, davacı tarafın, sigortalıları kusurunu ve zararını usülen ispat etmesi gerektiğini, sigortalısının kusuru konusunda ceza davası bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı tarafın sürekli maluliyet halinde zararını ispat etmesi gerektiğini, davacının maluliyeti ile kaza arasında illiyet bağının tespitini ve maluliyet oranının tespiti mevzuata göre maluliyet raporu tanzime tek —-sevk edilerek maluliyet raporu alınmasını talep ettiğini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla; sigorta poliçesinde yazılı teminat tutarı, maluliyet halinde doğrudan doğruya hak sahiplerine ödenmediğini, davacıların mali ve içtimai durum araştırması yapılması gerektiğini, maluliyet sebebiyle uğranılan zarar talebinde; öncelikle davacının bu kaza nedeni ile malul kaldığını, bu maluliyet sebebiyle meslekte kazanma güç kaybını ve bu kayıp nedeni ile uğradığı zararı ispat etmesi gerektiğini, bunun için davacının mesleği, maluliyetten önceki ve sonraki gelir durumu ve tazminata etki edecek diğer faktörler tespit edilerek bilirkişi raporu alınması gerektiğini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle trafik kazası hukuki sebebine dayalı olarak açılan maddi tazminat davasıdır.
Davacı vekili 03/06/2022 tarihli dilekçe ile, davalı ile sulh anlaşması yaptıklarını, tazminatı aldıklarını bildirmiştir.
Davalı vekili 06/06/2022 tarihli dilekçe ile, davacı taraf ile sulh olduklarını, vekalet ücreti ve masrafların sulh dahilinde ödendiğinden dava harç ve masraflarının davacı üzerinden bırakılmasını talep etmiştir.
Esasında sulh nedeniyle davalı tarafça davacı talebi yerine getirildiğinden ve dava konusuz kaldığından başlangıçtaki haklılık durumuna göre yargılama giderine hükmedilmesinin gerektiği, davalının yargılama esnasında davacı tarafa ödeme yapması ve tüm dosya kapsamına göre davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiği, davanın açılışı esnasında somut olayda davacının haklı olduğu, masrafların davalı tarafça karşılanması gerektiği ancak davacı tarafça vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Ayrıntısı gerekçeli kararda yazılacağı üzere;
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan peşin olarak yatırılan 35,90 TL ile 211,14 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 166,34 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafın vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair tarafların yokluğunda karar verildi.