Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/306 E. 2021/1375 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/306 Esas
KARAR NO: 2021/1375
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/05/2019
KARAR TARİHİ: 21/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili —- tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde ağır şekilde yaralandığını ve kalıcı malul hale geldiğini, —-arasında olan ve ——– girişinde aşağı dere mahallesi kavşağında meydana gelen çift taraflı yaralamalı trafik kazasında—- istikametinden —— seyir halinde iken kaza mahalline geldiğinde kavşakta ——– aniden yola çıkan—- çarpışması sonucu kaza meydana geldiğini, kazanın oluşunda —-maddeleri —– derecede tam kusurlu bulunduğunu, müvekkili —–kazadan sonra sağ ayağından ağır şekilde yaralandığını, sağ ayak diz kapağının alt bölümü ile kaval kemiği arasında ciddi kırıklar oluştuğunu, bu kırıklara bağlı müvekkilinin —-ameliyat geçirdiğini, ameliyatların birinde bacağa platin takıldığını ancak vücut platini kabul etmeyerek ——- bağlı enfeksiyon oluşması neticesinde başka bir ameliyat ile takılan platinler çıkartıldığını, olay nedeniyle müvekkilinin yaklaşık — yıl evde istirahatlı kalıp yürüyemediğini, dışarıya dahi çıkamadığını, müvekkilinin maddi ve manevi olarak büyük zarar görmüş olup trafik kazası nedeniyle —- maluliyete uğradığını ve — yaşında iken sakat kaldığını, müvekkilinin ağır şekilde sakatlanması sonucu imamlık görevinden alınarak müezzinlik görevine getirildiğini bu durumda müvekkillinin maddi ve manevi anlamda çok büyük üzüntü ve sıkıntılara soktuğunu, müvekkilinin bu operasyanlar neticesi yaklaşık —- hastanede yattığını, müvekkilinin şuan yapmakta olduğu müezzinlik görevi nedeni ile almakta olduğu met maaş — olduğunu, müvekkili — şekilde yaralanmasına ve akabinde kalıcı maluliyetine sebebiyet veren söz konusu — Plakalı aracın —— gereği, trafik kaza tesbit tutanağında belirlenmiş olan — poliçe ile yazıldığı için zararın giderilmesi için — tarihinde dilekçe ve ekleri ile —- ait olduğu yazıldığından— iadeli taahhüt dönüş tarihli dilekçe ile başvuruda bulunulduğunu, başvurunun —- nolu hasar dosyası ile işleme başlanıldığını, eksik evraklarda gönderilip tamamlandığı ve aradan —- aşkın bir süre geçmesine rağmen davalı sigorta şirketinden şu ana kadar hiçbir dönüş gerçekleştirmediğini, herhangi bir ödemede yapılmadığını belirterek davacı müvekkilinin uğradığı —- zararların giderilmesi için fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ; — Geçici işgöremezlik nedeniyle maddi tazminat ile —- nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybına bağlı maddi tazminat talebi olmak üzere —- maddi tazminata hükmedilmesine, müvekkili davacı için fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla maddi tazminata ilişkin alacak miktarının belirsiz olması nedeniyle şimdilik toplamda talep ettiğimiz —- maddi tazminatın haksız fiil teşkil eden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketi bakımından poliçede yazılı miktar bakımından tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep ettiklerini bildirmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın arabuluculuk dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, yasal başvuru şartı gerçekleşmediğini, öncelikle dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, davacı tarafından müvekkil şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmadığını, dava konusu talep hakkında husumet ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, müvekkilleri şirketin ——doğan sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında olduğunu, işbu sebeple kusur oranlarının tespiti için —— seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması zorunluluk arz ettiğini, alınacak kusur raporunda; müterafik kusur incelemesi ve —- doğrultusunda gerekli indirimlerin yapılması gerektiğini, kusur oranları belirlendikten sonra zarara uğradığı iddia olunan davacının maluliyet oranının tespiti için —– rapor alınması gerektiğini, müvekkilinin geçici iş göremezlik zararlarından sorumluluğunun olmadığını, bu nedenle geçici işgöremezlik süresinin raporla belirlenmesinin mesnetsiz olduğunu, geçici iş göremezlik döneminin, şahsın tedavi dönemi olduğunu, tedavi döneminde sarf edilen masraflardan sorumluluğun —– ait olduğunu, —rücuya tabi herhangi bir tazminat ve yardım alıp almadığı hususunun sorularak, bir tazminat alınmışsa bu miktarın bulunacak zarar miktarından indirilmesi gerektiğini, davacı yanın talep edebileceği faiz başlangıcının kaza tarihinden değil dava tarihinden itibaren ve yasal faiz şeklinde olması gerektiğini belirterek davanın dava şartı yokluğundan usulen reddi, davacı yanın ileri sürdüğü tüm iddialar yersiz kalmakla; poliçe kapsamında dahi olmayan taleplerinin reddi gerekmekte olup, işbu asılsız iddialarının sayın mahkememiz huzurunda taraflarınca itirazda bulunma ve davanın reddini talep etme zarureti hâsıl olduğunu bildirilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Dava hukuki niteliği itibariyle; trafik kazası şeklinde gerçekleşen haksız fiil nedenine dayalı geçici ve sürekli iş göremezlik maddi tazminat talebine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanılmış, — soruşturma dosyası, davalı şirketten —- hasar dosyası, davacı asile ait — trafik kazasına karışan araçlara ait trafik tescil belgeleri ve davacı asile ait tedavi evrakları celp edilmiştir.
Davacının ve davalının sigortalısının karıştığı — tarihli kazada sürücülerin kusur oranının tespiti içi dosya bilirkişiye tevdi edilmiş; kusur bilirkişisi rapor içeriğine göre; “A)—- plakalı araç sürücüsü — kazanın oluşumunda %75 oranında ASLİ kusurlu olduğu,
B)- –plakalı — kazanın oluşumunda %25 oranında TALİ kusurlu olduğu sonucuna varıldığı ” bildirilmiştir.
Dosyaya sunulan kaza tespit tutanağında davacının tali, diğer sürücünün ise asli kusurlu olduğu tespitlerine yer verilmiş olup aldırılan rapor ile uyumludur.
Davacı asilin maluliyetinin bulunup bulunmadığı ve var ise oranının tespiti hususunda dosya —tarihli raporda; — doğumlu—- tarihinde meydana gelen trafik kazasına bağlı olarak —– edildiği, platin takıldığı, takip ve tedavilerinin sona erdiği, yara iyileşme sürecinin tamamlandığı, sekel mahiyetinde sağ ayak bileğinde kısıtlk meydana geldiği anlaşılmış olup şahsın yaralanması ilgili olarak;
1) ——- olduğu, Şahısta tespit edilen lezyonlar —- değerlendirildiğinde kişinin genel beden özür oranının % 8 (yüzde sekiz) olduğu,
2) Bakıcı ihtiyaç süresinin —- gün olduğu, sürekli bakıcı ihtiyacı olmadığı,
3) Şahsın geçirdiği trafik kazası neticesinde 120 (yüz yirmi ) gün süre ile geçici iş göremezlik süresi içerisinde olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Maddi zararın hesaplanması amacıyla dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, —-tarihli raporda özetle; —–istirahatte oldukları dönemde ücretleri aynen tahakkuk ettirilerek ödendiğinden kazanç kaybı bulunmayıp, geçici iş göremezlik maddi zarar şartları oluşmadığından geçici iş göremezlik maddi zarar hesabına yer bulunmadığı,—– sayılı kararı nazara alındığında tüm vücut engellilik oranının maddi zarar hesabında esas alınması gerektiği kanaatine varılmış olmakla birlikte; dosyada — düzenlenen—–raporu dışında belge olmadığından ve dosya hesap yapılmak üzere tevdii edildiğinden takdir — ait olmak üzere– oranındaki meslekte kazanma gücü kaybına göre hesaplama yapıldığı, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının — olduğu, temerrüt başlangıcının — dava tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu görüş ve kanaatlerini bildirmiştir.
Davacı vekili —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiş , gerekli harcı yatırmıştır.
Davaya konu kazaya karışan —numaralı —-olduğu anlaşılmıştır.
6098 sayılı TBK’nun bedensel zarar başlıklı 54. Maddesinde “Bedensel zararlar” ;
-Tedavi giderleri,
– Kazanç kaybı,
– Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar,
– Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar, olarak belirtilmiştir.
Bedensel zarara uğrayan kişiler tamamen veya kısmen çalışamamalarından ve ileride ekonomik yönden uğrayacakları yoksunluklardan kaynaklanan zarar ve ziyanlar olan geçici işgöremezlik nedeniyle iş ve kazanç kaybı, sürekli işgöremezlik (kalıcı sakatlık yada maluliyet) nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybı, tedavi giderleri ve tüm iyileşme sürecinde yapılan her türlü masraflar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıpları haksız fiil sorumlularından isteyebilirler. .
Bu kapsamda, davacının haksız bir fiil olan trafik kazası kapsamında uğradığı bedensel zararları olan sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatlarını TBK madde 49 ve 54 hükümlerine göre davalıdan isteyebilecektir.
Yukarıda açıklandığı şekliyle meydana gelen kazada, sorumlulukları da TBK, TTK ve KTK kapsamında çizilen davalının, usul ve yasaya uygun olduğu belirlenen bilirkişi raporlarında belirtilen maddi zararlardan sorumlu olmasından dolayı, davacı vekilinin talebi doğrultusunda —- kalıcı iş göremezlik tazminatının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Faiz yönünden yapılan değerlendirmede; bir haksız fiil olan trafik kazalarından kaynaklı tazminat istemlerinde, temerrüt tarihi kişilere göre farklılık arz eder.
Sigorta şirketi açısından, sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olduğu tazminatı 2918 sayılı KTK 99. maddesi gereğince başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içerisinde ödemesi gerekmektedir. Bu süre içinde ödeme yapılmaz ise bu sürenin sonra erdiği gün sigorta şirketinin temerrüde düştüğü kabul edilir. Davacı tarafın davadan önce sigorta şirketine bir başvuruda bulunmaması halinde yada başvuru ispatlanmadığı hallerde davalı sigorta şirketinin dava tarihi itibari ile temerrüte düştüğü kabul edilerek bu tarihten itibaren faize hükmolunması gerekmektedir.—-
Somut olayda davalı sigorta şirketine başvurunun — tarihinde yapıldığı, — olarak tespit edildiği anlaşılmakla bu tarihten itibaren faize hükmedilmiştir.
Açıklanan tüm gerekçeler doğrultusunda aşağıdaki şekilde karar verilerek hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE; — sürekli iş göremezlik maddi tazminat alacağının temerrüt tarihi olan—- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının fazlaya dair talebinin reddine,
2- Kabul edilen miktar üzerinden alınması gerekli olan 8.466,99 TL den başlangıçta alınan 44,40 TL nin mahsubu ile 8.422,58 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 6,40 vekalet harcı, 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 TL peşin harç, 1.600,00 TL bilirkişi ücreti, 220,00 TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.915,20 TL’nin kabul red oranına göre (%99,59 kabul %0,41 ret ) 1.907,34 TL miktarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan 7,86 TL’nin davacı üzerine bırakılmasına,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükteki AAÜT uyarınca hesaplanan 15.725,19 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red olan miktar açısından yürürlükteki AAÜT uyarınca hesaplanan 500,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça masraf yapılmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
7-Artan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2)hafta içinde (HMK 345/1),mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, —- Adliye mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/12/2021