Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/27 E. 2020/35 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-KARAR-
ESAS NO : 2019/27 Esas
KARAR NO : 2020/35

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 14/02/2019
KARAR TARİHİ : 21/01/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacının —- olduğunu; bu nedenle, belirli dönemlerde —- denetime tabi tutulduğunu; 2014-2018 yıllarını kapsayan döneme ilişkin olarak ——- Kurulunca —– ait tüm iş ve işlemleriyle, tutmakta olduğu ticari defter ve kayıtlarının ibrazının talep edildiğini; defterlerin vakfın muhasebe işlerini yapmakta olan ——isimli kişide bulunduğunu; defterlerin —- şifahi olarak istendiğini; ancak dönüş yapılmadığını; bunun üzerine noterden yazılı ihtarname ile de talep edildiğini; ancak, tüm taleplere rağmen defterlerin teslim edilmediğini; bu nedenle, ——–Cumhuriyet Başsavcılığı’na konuyla ilgili suç duyurusunda bulunulduğunu; bu nedenle, davacı —- 2016 ve 2018 yılı ticari defterlerinin (yevmiye, envanter ve defteri kebir) kaybı sebebiyle açılan işbu zayi belgesi verilmesi istemli davanın kabulüne karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Dava, ziyaa uğrayan tüm ticari defterler, kayıtlar ve belgeler hakkında TTK’nın 82/7. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
—— gelen ——sayılı yazı içeriğinde davacı tarafından verilen şikayet dilekçesinin bir örneğinin gönderildiği görüldü.
——– Başsavcılığı Esas Masası’ndan gelen —-soruşturma sayılı ve 10/10/2019 tarihli yazı cevabına göre; soruşturma dosyasının gönderildiği, mali müşavir —— hakkında takipsizlik kararı verildiği görüldü.
6102 sayılı TTK’ nın 82/7 maddesinde, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin kanunda belirtilen nedenlerle zıyaa uğraması halinde, defter sahibi tacirin zıyaı öğrendiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde yetkili mahkemeden kendisine bir zayi belgesi verilmesini talep etmesi öngörülmüş olup, maddede düzenlenen 15 günlük süre hak düşürücü süredir. Davacının varlığını ileri sürdüğü ziya olgusunu en geç 06.02.2019 tarihinde öğrendiği dosya kapsamından sabittir. Dava açılış tarihi ise 14/02/2017 olmakla, hak düşürücü süre dolmadan dava ikame edildiği anlaşılmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, davacının iddia ve savunmalarına göre; davacı —–mali müşaviri hakkında yürütülen soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, soruşturma dosyasında mali müşavir ————– ait hiçbir evrak bulunmadığını beyan ettiği, davacının mali müşavir—– ticari defter ve kayıtların teslim edildiğine dair belge sunmadığı, ticari defterin muhasebecideyken kaybolma iddiasının zayi belgesi verilmesi için yeterli sebep sayılamayacağı (Yargıtay —-. Hukuk Dairesi ——–, Türk Ticaret Kanununa göre zayi belgesi verilmesi için gerekli olan yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık gibi sebeplerden hiçbirisinin somut olayda olmadığı anlaşıldığından açıklanan gerekçeler ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.