Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/266 E. 2023/94 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/266 Esas
KARAR NO: 2023/94
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/09/2018
KARAR TARİHİ: 31/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile borçlular —— sahibi olduğu —– harici gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile—- ili, ——– ilçesi, 1204 ada, 187 nolu parselde bulunan arsa üzerinde davalılar tarafından yapılacak olan inşaattan 500.000,00 TL karşılığında ticari ve mesleki maksatlı olmayan 1 adet konut satın almak için anlaştıklarını, müvekkilinin bu bedelin 322.000,00 TL sini davalılardan —– ——-hesabına —-tarihinde direkt olarak —- yaptığını, kalan miktarın —— adet müşteri senedi ile ödediğini, kalan bakiyeyi ise tapuyu devralırken tapuda ödemek üzere anlaştıklarını, davalıların anlaşma konusu inşaatı hiç ilerletmediğini, müvekkili hakında icra takipleri başlatıldığını, müvekkilinin senetleri ödemek zorunda kaldığını, davalıların acze düştüğünü, davalılar hakkında icra takiplerinin silsile halinde patladığını, müvekkilinin ödediği bedellerin iadesinin tehlikeye düştüğünü, müvekkili tarafından ihtarname gönderildiğini, sözleşmeden döndüğünü bildirdiğini, ödenen bedellerin iadesinin istenildiğini, davalıların mal kaçırmak ve adreslerinin değiştirme ihtimallerinin bulunduğunu belirterek teminatsız olarak borçluların borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekillerinden———sözleşmeyi diğer davalı —— sıfatıyla imzaladığını, şirket kaşesi üzerine ve şirketi temsilen atılan imza
edeni ile müvekkilinin şahsen sorumlu tutulabilmesinin hukuken imkan dahilinde olmadığını,——– bakımından davanın reddini talep ettiklerini, taraflar arasındaki sözleşmede faiz oranı tespit edilmediğinden davacının talep ettiği faiz miktarının fahiş
olduğunu, bu kısım bakımından davanın reddini talep ettiklerini, davanın reddi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı yan üzerinde bırakılmasını talep ettikleri görülmüştür.

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; sözleşme kapsamında yapılan ödemelerin sözleşmeden dönme nedeniyle iadesine ilişkin alacak davasıdır.
Uyuşmazlık; davacının, taraflar arasındaki 12/10/2017 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklı olarak ödediği 322.000,00 TL’nin tahsili isteminin yerinde olup olmadığı, davalı taraftan başkaca alacağının olup olmadığı, davalı ——- pasif husumetinin olup olmadığının tespitine ilişkindir.
Eldeki dava—— sırasında kayıtlı iken,——- sayılı görevsizlik kararı ile mahkememizin işbu esas sırasına kaydedilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
——sayılı takip dosyası celp edilmiş incelenmesinde; takip alacaklısı dava dışı —– tarafından davacı ve davalı-takip borçluları aleyhine ——— tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, takip dayanağının ——— tanzim, 30/01/2018 vade tarihli ve 5.000,00 TL bedelli bono olduğu, bu senette davacının lehtar olduğu, davalının ise senet keşide edilen kişi olduğu anlaşılmıştır.
—–esas sayılı takip dosyası celp edilmiş incelenmesinde; takip alacaklısı dava dışı ——— davacı ve davalı-takip borçluları aleyhine 19/06/2018 tarihinde asıl alacak + işlemiş faiz+ komisyon toplamı 19.158,51 TL tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, takip dayanağının 15/11/2017 tanzim, 30/05/2018 vade tarihli ve 19.000,00 TL bedelli bono olduğu, bu senette davacının senet kendisine ciro edilen ciranta olduğu, davalının da senedi davacıdan devralan ciranta olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi —— rapor içeriğine göre; davalı —— ait herhangi bir defter ve belge sunulmadığı, davalı —— kanuni defterleri ve kayıtları incelenemediğinden bir görüş bildirilemediği, 12.07.2022 tarihinde sunulan bilirkişi heyet raporunda, davacı şirketin davalı —- takip itibarıyla 422.000,-TL alacaklı olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi ——— rapor içeriğine göre; taraflar arasında düzenlenen ——-noter huzurunda düzenlenmediğinden; satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğu, buna göre tarafların verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edebilecekleri yada TMK 2. maddeye göre sözleşmeye güven sebebi ile sözleşmenin kurulmuş olduğu ancak sonradan davalı tarafın edimini yerine getirmemesi sebebi ile davacının sözleşmeden dönmesi ve ödediği
bedelin iadesi gerektiği ancak her iki durumda da sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulama alanı bulacağı, davacı defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, kayıtlarına göre davalıdan 422.000,00 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.Davacı tarafa taleplerini açıklamak üzere verilen sürede, 07/10/2020 tarihli dilekçe ile eldeki davanın 322.000,00 TL üzerinden kısmi dava olarak açıldığı, 100.000,00 TL bedelli senet ödemesi yönünden de taleplerinin bulunduğu bildirilmiş, daha sonra 08/03/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile 422.000,00 TL üzerinden davanın kabulüne, bu bedele noter ihtarnamesinin davalılara tebliğ tarihi olan 08/08/2018 tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi yada reeskont avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriklerine göre; taraflar arasında 12/10/2017 tarihli,—– başlıklı,—- ili, —— ilçesi, 1204 ada, 187 nolu parselde bulunan arsa üzerinde ——- tarafından inşa edilecek olan daire satışına ilişkin, satıcı kısmında davalı —— kimlik bilgileri ile davalı şirketin bilgilerinin yazılı olduğu, alıcı kısmında davacı firmanın bilgilerinin yer aldığı, sözleşme konusu dairenin satış bedelinin 500.000,00 TL, ödemelerin 350.000,00 TL peşin, geri kalanın taksitler halinde ödeneceğinin kararlaştırıldığı, imza kısmında ise satıcı kısmında davalı ——kimlik bilgileri ile davalı şirketin kaşesinin yazılı olduğu ve kaşe üzerinde bir adet firma yetkilisi imzasının bulunduğu, bu haliyle sözleşmenin davacı firma ile davalı firma arasında aktedildiği, davalı —– firma yetkilisi olduğu ve bu sıfatla imza işlemini yerine getirdiği, yetkili gerçek kişinin şahsen sorumluluğunun bulunmadığı, bu hali ile davalı —–yönelik davasının pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine dair karar vermek gerekmiştir.
Davalı firma ——- Yönünden yapılan değerlendirmede ise; taraflar arasında 12/10/2017 tarihli satış sözleşmesinin varlığı, davacının 10/10/2017 tarihinde davalı firmanın banka hesabına 322.000,00 TL gönderdiği ve ——tarafından davalı yetkilisine toplam 100.000,00 TL bedelli, özellikleri ayrıntılı olarak yazılı 5 adet senedin davalı yetkilisi aynı zamanda davalı —– teslim edildiği hususunda çekişme bulunmadığı, davalı —– isticvap beyanında 21/11/2017 tarihli senet çıkış belgesindeki imzayı ve içeriğini doğruladığı, 100.000,00 TLlik bedel kapsamında senetlerin ödenip ödenmediği hususu da araştırılmış, buna dair yazı cevapları dosya arasına alınmış ise de bahse konu senetlerin davalı yetkiliye teslim edildiği, davalı lehine işlem yapıldığı, bu miktarın davacı tarafça ödenmiş sayılması gerektiğinin anlaşıldığı, davacı tarafça ——-yevmiye sayılı ihtarname ile anlaşma gereğinin yerine getirilmemesi ve sözleşmede belirlenen sürede yerine getirilmeyeceğinin tespiti ile sözleşmeden döndüklerinin bildirildiği, ihtarnamenin davalı tarafa 08/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği sözleşme kapsamında ödenen 422.000,00 TLnin 7 gün içerisinde ödenmesinin talep edildiği, “Taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan bütün sözleşmelerin geçerliliği resmi şekilde yapılmasına bağlıdır (TMK md. 706). Resmi şekilde yapılmayan gayrimenkul satış sözleşmeleri geçersiz olup taraflar arasında hiçbir bağlayıcılıkları yoktur.” hükümleri dikkate alındığında taraflar arasındaki taşınmaz devrini konu edinen sözleşmenin şekil şartlarını taşımadığı, bu haliyle geçersiz olduğu, sözleşmeden dönme durumunda tarafların ancak sözleşme kapsamında verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre alabilecekleri, davacının sözleşme kapsamında davalı firmaya 422.000,00 TL verdiğinin sabit olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, davacı taraf cevaba cevap dilekçesinde yalnızca şekle aykırı sözleşmeye dayanmadıklarını davalı ——- de yapılan ödemelerin tahsiline dair dava açıldığını ileri sürmekte ise de dava dilekçesinde açıkça bahse konu senetlerin anlaşma kapsamında verildiğini iddia ettiği, basit yargılama usulüne göre yürütülen davada iddianın genişletilmesinin mümkün olmadığı, ayrıca senetlerde davalı yetkilinin hak sahipliğine dair ibare olmadığı, senetlerin de anlaşma kapsamnıda verildiği, senetleri teslim alan davalı yetkilinin şahsen sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının —— yönünden kabulü ile; 422.000,00 TLnin 15/08/2018 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacının davalı —— yönelik davasının pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine,
3-Alınması gerekli karar harcı 28.826,82 TL’den peşin olarak yatırılan 5.498,95 TL ve tamamlama harcı olarak yatırılan 1.707,75 TL olmak üzere toplam 7.206,70 TL’nin mahsubu ile 21.620,12 TL bakiye harcın davalı ——- tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan toplam 7.206,70 TL peşin harcın davalı —–tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 49,60 TL ilk dava masrafı, 2.650,00 TL bilirkişi, 325,40 TL tebligat müzekkere gideri olmak üzere toplam, 3.025,00 TL yargılama giderinin davalı —– tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 62.080,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı —– alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı —— kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
9—— esas sayılı takip dosyası ile —— esas sayılı takip dosyasının karar kesinleştiğinde iadesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle,—— Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/01/2023