Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/253 E. 2023/162 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/253 Esas
KARAR NO : 2023/162

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/05/2019
KARAR TARİHİ : 23/02/2023
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA:
Davacı vekili; 02.07.2017 tarihinde davalı —–sevk ve iradesindeki ——plakalı aracın, müvekkili —–babası ve diğer müvekkili —– dedesi olan ——ölümüne neden olduğunu, meydana gelen olay nedeni ile ——Karar Sayılı dosyası ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğini, ölüme kazanın neden olduğu —— Karar Sayılı dosyasında mübrez 23.02.2018 tarihli ——düzenlenen 28.02.2018 tarihli otopsi raporu ile sabit olduğunu, meydana gelen olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranan sürücü——- kusurlu olduğunu, olay mahallinin kalabalık bir cadde olması nedeniyle hız ve araç durumunu şartlara uygun tutmayan, yayaya karşı etkili fren ve direksiyon tedbiri almayan sürücünün bu acı olaya sebebiyet verdiğini, ölümlü trafik kazası nedeniyle 6100 sayılı yasanın 107. Maddesi uyarınca belirlenecek destekten yoksun kalma tazminatının sürücü yönünden olay tarihinden, sigortacı yönünden temerrüt tarihinden işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme tüm davalılardan alınarak davacılara ödetilmesine, her iki davacı için toplam 70.000,00-TL manevi tazminatın, müvekkili —— için 40.000,00-TL, müvekkili ——- için 30.000,00-TL olmak üzere olay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalı sürücüden alınarak davacılara ödetilmesine, sürücünün taşınır ve taşınmaz malları ile bankalardaki ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalı —— ANONİM ŞİRKETİ vekili; haksız davanın reddine, destekten yoksun kalma tazminatı talep hakkı bulunmayan davacıların talebinin reddine, talebin reddi halinde; kusur ve tazminat miktarı yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasına, müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması halinde, davacıların ve dava dışı kimselerin destekten yoksun kalıp kalmadıklarının tespitini, destekten yoksun kalan kimselerin olması halinde, alanında uzman bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek hesaplama yapılmasını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilmesi halinde dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir. Davalı—— vekili; davacılar tarafından talep edilen 70.000 TL manevi tazminat talebinin sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet verecek oranda yüksek bir talep olduğunu, davacıların 10 yıldır çalışmadıkları ve aynı evi paylaştıklarını beyan etmeleri müvekkilince ödenmesi istenen fahiş manevi tazminat talebininin haklı olmadığını, müvekilinin en alt düzeyde tali kusurla kazaya sebebiyet verdiğini, bu hususun tüm resmi evraklarda sabit olduğunu, asli kusurlu müteveffanın kaza sonucu ölümüne bağlı olarak istenen manevi tazminat talebinin reddini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep edilmiştir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkindir.Uyuşmazlık; 02.07.2017 tarihinde meydana gelen kazada vefat eden —— yakınları olan davacıların davalılardan destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyeceği, —— miktarının ne olduğu noktasındadır.
Davacı——Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacı ——dava açıldıktan sonra 10.11.2020 tarihinde vefat ettiği, davacı vekilince mirasçılık belgesi için —— Sayılı dosyası ile dava açıldığı, söz konusu kararda davacı müteveffanın mirasçılarının——-olduğunun tespit edildiği, davacı vekilince mirasçıların vekaleti sunularak, taraf ehliyeti sağlandığı anlaşılmıştır.
6098 sayılı TBK m. 53 öngörmüş olduğu hal, ölüm sonucu vukua gelen bir kısım zararların tazminini hükme bağlamaktadır. Bu hükme göre, ölenin yardımından faydalananlar, bu yüzden yoksun kaldıkları faydayı, tazminat olarak, sorumludan isteyebilirler. Buna “destekten yoksun (—— mahrum) kalma tazminatı” denir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Destek tazminatı, fiili ve sürekli olarak bakımdan yoksun kalınması halinde takdir edilen bir tazminattır. Somut olayda davacı torun, dedesinin desteğinden yoksun kaldığını iddia etmiştir. Davacının desteğin ölüm tarihi itibari ile desteği gerektirir özel bir durumu bulunmadığından destek tazminatını gerektiren bir kazanç kaybı da yoktur. Kaldı ki destekten yoksun kalma tazminatı belirlenirken, zarar görenlerin istifade sürelerinin belirlenmesi önem taşımaktadır. ——
Somut olayda, destekten yoksun kaldığını iddia eden Davacı ——müteveffanın torunu olup, evli olduğu ve yine davacının düzenli destek aldığı da kanıtlanmadığından, davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı —— Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
02.07.2017 günü saat 14:00 sıralarında davalı sürücü—– sevk ve idaresindeki —— plakalı otomobil ile —– istikametinden ——istikametine seyir halindeyken olay mahalli —–önüne geldiğinde aracının sağ ön kısımları ile, seyir istikametine göre yolun sağından gelerek karşıdan karşıya geçmeye çalışan müteveffa yaya——-çarpması sonucu dava konusu olay meydana gelmiştir.
Aldırılan kusura ilişkin —– raporunda da belirtildiği üzere ,
Davalı sürücü——-idaresindeki otomobil ile gündüz vakti meskun mahalde seyir halindeyken yola gereken dikkat ve özeni göstererek görüş alanını kontrol altında bulundurması, mahal şartlarını dikkate alıp seyrini kontrollü ve tedbirli sürdürmesi, karşıdan karşıya geçmek üzere kaplamaya giren müteveffa yayaya karşı kazayı önlemeye yönelik zamanında ve yeterli mesafeden etkili tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla meydana gelen olayda %30 (yüzde otuz) oranında kusurludur.Müteveffa yaya ——- karşıdan karşıya geçmeden önce yolu etkin bir şekilde kontrol etmesi, kendisine yaklaşan ve ilk geçiş hakkına sahip davalı sürücü idaresindeki aracın hız ve konumunu dikkate alması, karşıdan karşıya geçişini uygun bir noktadan kontrollü bir şekilde gerçekleştirmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kendi can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde davalı sürücü idaresindeki araca rağmen karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı sırada bu aracın çarpmasına maruz kaldığı olayda %70 (yüzde yetmiş) oranında kusurludur.Yine, destekten yoksun kalma tazminatı talebinden bulunan davacının müteveffanın çocuğu olduğundan, mütevvefanın ölümü ile desteğinden yoksun kalacağı ve davalı araç sürücüsü ve sigortacısı olan şirketin kusur sorumluluğu bulunması nedeniyle davacının zararlarından sorumludur.Davacının zararının tespiti için hesap raporu aldırılmıştır.
22.10.2021 tarihli hesap raporunda; Davacı ——- destekten yoksun kalma zararının 4.046,59 TL olduğu, tespit edilmiştir.
Rapor yerinde görülerek hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili 29.12.2021 tarihli değer arttırım dilekçesi ile, Davacı—— için talep ettiği destekten yolsun kalma tazminatı miktarının 4.046,59,59 TL’ye çıkarıldığı, davalı sürücü yönünden kaza tarihi olan 02.07.2017 tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 15.02.2019 tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ettiği, talebin davalı sigorta yönünden temerrüt tarihi dışında raporla uyumlu olması nedeniyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.Davalı şirket yönünden temerrüt tarihi sigorta şirketine başvurudan (15.02.2019 tarihi) 8.iş günü sonrası olarak kabul edilmiştir.
Manevi Tazminat Talepleri Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacı vekili, Davacı —– için 40.000,00 TL, Davacı ——için 30.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.Manevi tazminat talebi yönünden ise yapılan yargılama neticesinde, tazminat miktarının belirlenmesinde gözetilen hususların açıklanması gerekir: 6098 satılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/2. maddesi gereğince hakimin, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır—-sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat, bozulan ruh huzurunun, duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabın kısmen ve imkan nispetinde iadesini amaçladığından hâkim, M.K’nun 4.maddesi gereğince hak ve nesafete göre takdir hakkını kullanarak, manevi tazminat miktarını tespit etmelidir. Hakim belirlemeyi yaparken somut olayın özelliğini, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumunu, paranın alım gücünü, duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabı gözetmelidir. (——- Davacının kaza nedeniyle duymuş olduğu acı ve elem, kazanın meydana geldiği tarih ve oluş şekli, tarafların kusur durumu, tarafların gelir durumu ve tüm dosya kapsamına göre yapılan tespitler uyarınca manevi tazminat miktarı tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde takdir olunmuştur.

IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1) Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Yönünden;
A-Davacı —–Hakkında
-Davanın Kabulüyle,
4.046,59 TL destekten yolsun kalma tazminatının, davalı sürücü yönünden kaza tarihi olan 02.07.2017 tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 28.02.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen TAHSİLİNE,
B-Davacı ——Mirasçıları Olan —— Hakkında
-Davanın REDDİNE,
2) Manevi Tazminat Yönünden;
A-Davacı ——- Hakkında
Davanın kısmen kabulüyle,
20.000,00 TL manevi tazminatın 02.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Davalı —TAHSİLİNE,
B-Davacı —— Hakkında
Davanın kısmen kabulüyle,
15.000,00 TL manevi tazminatın (1 payın —–olma 14/02/1986 doğumlu —– T.C. nolu —–3 payın—— olma 25/05/2010 doğumlu—– T.C. nolu —— ait olmak üzere) 02.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Davalı —— TAHSİLİNE,
3)Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 2.667,27 TL harçtan ıslah harcı olan 361,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.305,84 TL karar harcının davalılardan ( Davalı sigorta şirketi ——- sorumluluğu 238,88 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) tahsili ile hazineye irat kaydına,
4)Davacı —— maddi tazminat davası yönünden kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 4.046,59 TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı——- verilmesine,
5)Davalılar maddi tazminat davası yönünden kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 4.046,59 TL vekâlet ücretinin davacı —-mirasçıları olan ——miras payı oranlarına göre alınarak davalılara verilmesine,
6)Davacı—–manevi tazminat davası yönünden kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalı —– tahsili ile davacı ——verilmesine,
7)Davacı——mirasçıları——manevi tazminat davası yönünden kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalı—— tahsili ile davacı—— mirasçıları ——miras payları oranında verilmesine,
8)Davalı ——- manevi tazminat davası yönünden kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacı —–mirasçıları olan—– miras payları oranında alınarak davalı —— verilmesine,
9)Davalı ——manevi tazminat davası yönünden kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacı —— alınarak davalı ——verilmesine,
10)Davacı tarafından yatırılan 361,43 TL ıslah harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen ( Davalı sigorta şirketi——- sorumluluğu 37,44 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) tahsili ile davacılara verilmesine,
11)Davacılar tarafından yatırılan 897,25 TL yargılama giderinden davanın red(%50) ve kabul(%50) oranına göre hesaplanan 448,63 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (Davalı sigorta şirketi ——- sorumluluğu 46,47 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) tahsili ile davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
12)Davalı ——- tarafından yapılan 100,00 TL yargılama giderinden davanın red(%50) ve kabul(%50) oranına göre hesaplanan 50,00 TL ‘sinin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
13)Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
14)Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın red (%50) ve kabul (%50) oranına göre hesaplanan 660,00 TL’sinin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili, 660,00 TL’sinin davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.