Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/237 E. 2022/414 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/237 Esas
KARAR NO: 2022/414
DAVA: Tazminat
DAVA TARİHİ : 06/05/2019
KARAR TARİHİ: 24/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sigortalı —– tarihinde — sevk ve idaresindeyken davacı sevk ve idaresindeki — plakalı — çarptığını, kaza neticesinde davacının bedensel zararı oluştuğunu, —-sayılı ilamı ile ceza aldığını, — asli kusurlu olduğunu, davacının uzun süre işe devam edemediğini ve kazanç kaybı oluştuğunu, davacının kebap ustası olduğunu, davalının —gereğince sorumluluğu bulunduğunu belirtmiş; şimdilik — maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; talebin ne kadarının geçici ne kadarının sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunun belli olmadığını, başvuru şartı yerine getirilmeden dava açıldığını, —- belirlenmesi gerektiğini, sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında olduğunu, davacının müterafik kusurundan dolayı tazminat tutarından indirim yapılması gerektiğini, muaccel bir alacaktan söz edilemeyeceğini belirtmiş; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zararın tazmini istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık;— tarihinde sürücü — sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketinin — olduğu —plakalı aracın — seyir etmekte olan davacı—çarpması neticesinde meydana gelen kazada sürücü —- kusuru bulunup bulunmadığı, kazanın oluşumunda varsa kusur oranlarının ne olduğu, davacının bedensel zarara uğrayıp uğramadığı, uğradıysa hangi miktarda maddi zararının oluştuğu, davalının bu zarardan sorumlu olup olmayacağı ile hangi miktarda sorumlu olacağı, davacının zararın artmasına yol açıp açmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
— tarafından düzenlenen —- tarihli rapora göre; davacı — tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle —- kapsamında tüm vücut engellilik oranının %0, iş göremezlik süresinin—-güncel ilamı uyarınca —–iptal kararının kaza tarihinde yürürlükte olan —– uygulanmasına engel olmadığı anlaşıldığından, anılan —raporu hükme esas alınmıştır.
Bilirkişi — tarafından düzenlenen— tarihli raporda; kazanın meydana gelmesinde sigortalı aracın sürücüsü — %75 oranında kusurlu olduğu, davacı —- %25 oranında kusurunun bulunmadığı mütalaa edilmiştir. Alınan bilirkişi raporu ile ceza yargılamasında alınan rapor arasında mübayenet bulunmadığı anlaşıldığından, rapor hükme esas alınmıştır.
Bilirkişi — tarafından düzenlenen — tarihli raporda; davacının sürekli iş göremezlik zararı oluşmadığı, geçici iş göremezlik zararının— tarihli raporuna göre — tarihli raporuna göre —olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı vekilince harcı da yatırılan –tarihli talep artırım dilekçesi ile dava değerinin —-yükseltildiği görüldü.
Somut olayda, düzenlenmiş kaza tespit tutanağında davacının ——sevk ve idare ettiği tespit edilmiştir. Ancak kask ve ekipman kullanıp kullanmadığı belli değildir. Davacının maluliyetine neden olan yaralanmasının mahiyeti nedeniyle kask takılmamasının zararda etkili olmadığı, diğer koruyucu elbisenin giyilip giyilmediği konusunda yapılmış bir belirleme ve davalı tarafından ispat edilmiş bir hususun bulunmadığı gözetildiğinde belirlenen tazminat miktarından müterafik kusur indirimi yapılmaması gerektiği —- kanaati oluşmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama sonucu; kazanın meydana gelmesinde sigortalı aracın %75 oranında kusurlu olduğu, kaza tarihinde —- olduğu, davacının — geçici iş göremezlik zararının oluştuğu, davalının — hesaplanan zarardan sorumlu olduğu, temerrüt tarihinin —- olacağı anlaşıldığından; aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan maddi tazminat davasının kısmen kabulüne;
Davacı— geçici iş göremezlik zararının —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve davacıya ödenmesine, aşan istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubuna, bakiye 26,30 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 841,64 TL vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 360,70 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın kabul (%70) oranına göre hesaplanan 1.152,73 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalının yaptığı yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
9-Dava şartı arabuluculuk kapsamında arabulucu—- Hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 924,00 TL’sinin davalıdan, 396,00 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 6831 sayılı Kanuna göre yargılama gideri olarak tahsili için —– müzekkere yazılmasına,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle —– Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.24/05/2022