Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/20 E. 2020/518 K. 05.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/339 Esas
KARAR NO: 2020/512
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/12/2018
KARAR TARİHİ : 01/10/2020
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; —– tarihinde ————— plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen kazada araçta yolcu olan davacının malul-sakat kaldığını, trafik tespit tutanağında ———- plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, araçta yolcu olarak bulunan davacının kusura katılımı-etkisinin bulunmadığını, kazaya karışan aracın ——- davalı tarafından yapıldığını, poliçenin teminat limitinin ——— olduğunu, kazaya ilişkin hazırlık soruşturmasının ———Cumhuriyet Başsavcılığının———— dosyası üzerinden yürütüldüğünü, maluliyet tazminatının alınması için davalıya başvurulmuşsa da davalı … şirketinin yasal süresi içinde cevap vermediğini, ödeme yapmadığını ileri sürüp fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —- geçici iş göremezlik ve —– daimi iş göremezlik olmak üzere toplam ———– maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen cevap dilekçesinde özetle; davada———- Mahkemelerinin değil, ——- Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığını, eksik evrakların davacı tarafından tamamlanmadığını, davalı şirketin sorumluluğunun poliçe teminat kapsamı ile sınırlı olduğunu, hatır indirimi yapılması gerektiğini, davacının resmi geliri çerçevesinde hesaplama yapılması gerektiğini, rücuya tabi ödemelerin mahsup edilmesi gerektiğini, davacının avans faizi talebinin haksız olduğunu bildirip davanın reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava; maddi tazminat istemine; ilişkindir.
Davalı vekilince verilen —- havale tarihli beyan dilekçesinde; dava konusu bedelin davacı ile haricen yapılan görüşmeler neticesinde mutabakata varılarak ödendiğini; bu nedenle, davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan ettiği; görülmüştür.
Davacı vekilince verilen ——— havale tarihli feragat dilekçesinde; davalı tarafın sulh teklifine binaen anlaşmaya varıldığını; bu nedenle, açılan davadan feragat edildiğini; beyan etmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davadan feragat HMK mad. 307. Uyarınca davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatın hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. HMK md. 311 uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu doğrultuda davacı vekilinin mahkememizde açılan davadan feragat ettiği anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşagıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın, davadan feragat edilmekle; davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 54,40 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 18,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
3-Taraflar karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
İlişkin, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; kararın taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.01/10/2020