Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/924 E. 2020/44 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/924 Esas
KARAR NO: 2020/44
DAVA: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/08/2018
KARAR TARİHİ: 21/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekilinin——- tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin ———.icra Md. ———— Esas sayılı dosyasıyla dava Dışı———— aleyhine, muhtemel kendi ticari ilişkilerinden kaynaklı icra takibi başlattığını, müvekkiline 89/1 haciz ihbarnamesi gönderdiğini, hciz İhbarnamesi gönderilmesi üzerine, müvekkil şirket yetkilisinin davalı şirketi aradığını, zira müvekkil şirketin yetkilisi olan ——— uzun yıllar davalı şirket çalışanı olduğunu, —– başında davalı şirketçe tek taraflı olarak iş akdine son verildiğini, iş akdine son verilmesi üzerine————- müvekkil şirkete geçtiğini ve bu durumun müvekkil şirketle herhangi bir rekabet içinde olmamasına rağmen davalı şirketçe düşmanca karşılandığını, davalı firmanın müvekkil şirkete ve müvekkil şirket çalışanı ———- zarar vermek için elinden geleni ardına koymadığını, bu düşmanca tutumun farkında olmayan müvekkil şirketin 89/1 Haciz ihbarnamesi üzerine tamamen iyi niyetle davalı firma ile temasa geçtiğini, kendilerine usulünce bir haciz ihbarnamesi gönderildiği ve varsa bir borç kendilerine veya icra dairesine bildirmelerini, önemli bir mesele olmadığını beyan ettiklerini, davalı şirketin güven veren beyanlarına inanan müvekkil şirketin 89/1 Haciz İhbarnamesine süresinde beyanda bulunması gerekirken bunu yapmadığını, bunun üzerine müvekkil şirkete 2.Haciz İhbarnamesinin gönderildiğini, bunun üzerine müvekkil şirketin—————İcra Dairesi ——– E. Sayılı dosyasına itiraz ve beyan dilekçesi göndererek, dosya borçlusuna ——- borçlu olunduğunu beyan ederek bunun dışındaki alacaklara itiraz ettiğini ve borçlu olunduğunu beyan ettiği tutarı da icra dosyasına yatırdığını, müvekkil şirkete 89/3 Haciz ihbarnamesi gönderildiğini ve müvekkil şirketi takibin borçlusu yaparak tüm hesaplarına ve bankadan kredi kullanılarak alınan aracına haciz gönderdiğini belirterek davalıya borçlu olmadığının tespitine%20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin ———- tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı Şirketin 89/3 Haciz İhbarnamesine karşılık açılacak Menfi Tespit Davasını Hak Düşürücü süre olan 15 gün içinde açmadığının davacının dava dilekçesindeki ikrarları ve davaya konu İcra Dosyası ile sabit olduğunu, hal böyle olunca davacı hakkında borcun zimmetinde sayılması kesinleştiğinden davacının bu miktarı icra dairesine ödemesi gerektiğinin yasal düzenlemeler ile sabit olduğunu, 1.Haciz İhbarnamesine itiraz etmeyen davacı şirketin, işbu davanın açılmasına kendisi sebebiyet verdiğinden davalının yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulamayacağının açık olduğunu belirterek davanın reddine, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
——-İcra Müdürlüğünün ——– icra dosya aslının celp edildiği,
———Dairesine, ——- Dairenise, ———- Dairesine yazılan müzekkere cevapların geldiği,
Dosya konusunda uzman Mali Müşavir bilirkişi ————– tevdi edilerek bilirkişi raporunun alındığı ve mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava İİK 89 maddesi kapsamında tebliğ edilen haciz ihbarnamesine karşı açılan menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce yapılan yargılama kapsamında tarafların dilekçelerinde talep ettikleri tüm deliller toplanmış ve dosya kapsamında inceleme yapılması ve tarafların ticari defterlerinin incelenebilmesi amacıyla dosyanın bir mali müşavir bilirkişiye tevdii sağlanmıştır.
Davaya konu icra takibinin incelenmesinde —— İcra Müdürülüğünün ———- Esas sayılı takip dosyası kapsamında davalı —–arafından dava dışı — şirketine karşı takip başlatıldığı takibin kesinleşmesine binaen davacı ———-üç haciz ihbarnamesinin tamamının gönderildiği gönderilen haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihleri sırası ile ———— olduğu ve davacı şirket tarafından ——– tarihinde kısmi itiraz dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Haciz ihbarnamelerinin incelenmesi neticesinde birinci haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde itiraz etmeyen davacı taraf gönderilen ihbarname kapsamında mal yedinde olarak kabul edilmiştir. Daha sonrasında ———- tarihinde tebliğ edilen ikinci haciz ihbarnamesi ile de malın yedinde sayıldığı ve borcun ödenmesi gerektiği bir itirazın bulunması durumunda icra dairesine bildirilmesi gerektiği aksi takdirde haciz işlemi uygulanacağı belirtilmiş ve verilen kanuni 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde bir itiraz sunulmamıştır. Sonrasında ise —– tarihinde icra dairesine sunulup——- tarihinde tebliğ edilen üçüncü haciz ihbarnamesi ile borcun ödenmesi aksi takdirde üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde menfi tespit davası açılabileceği belirtilmiştir.———— tarihinde ise davacı tarafından icra dairesine itiraz edilmiştir. Fakat bu esnada ihbarnamede belirtilen tutarda borç davalının yedinde sayılmış olup üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde menfi tespit davası açılması gerekmiştir. Bu noktada mahkememizde açılan menfi tespit davasının tarihi ise ———– olduğu anlaşılmıştır. Hak düşürücü süreleri zaman aşımı sürelerinden farklı olarak yargıç re’sen yargılamanın her safhasında nazar alabilmektedir.
Yukarıda izah olunan gerekçeler ile davacının davasını hak düşürücü süre geçtikten sonra açtığı anlaşıldığından davanın hak düşürücü süreden reddine dair karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
1-Davanın hak düşürücü süreden reddine,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 772,55 TL harçtan mahsubu ile eksik alınan 718,15 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.680,89 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/01/2020