Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/880 E. 2021/579 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-KARAR-

ESAS NO : 2018/880 Esas
KARAR NO : 2021/579

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/07/2018
KARAR TARİHİ : 25/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında ——- ilişkin ticari ilişki kurulduğunu, davacı şirket tarafından ——fiyat farkı faturası tanzim edildiğini, faturaya yönelik açıklamayı içerir ihtarnamenin keşide edildiğini, davalı şirket tarafından düzenlenen– seri numaralı ——açıklamalı faturanın ödendiğini, davalı tarafından hesaplanan hak ediş tutarının gerçek satışlardan farklılık gösterdiğini, davalı tarafından —tutarında fatura düzenlenmesi gerektiği, fazla ödenen bedelin iadesi için 5.118,71 TL bedelli faturanın düzenlendiğini, ancak fatura bedelinin ödenmediğini, başlatılan takibe de itiraz edildiğini belirtmiş, takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde davalıya tebliğ edildiği, davalının süresinde cevap dilekçesi vermediği görüldü. Süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalı, Hmk. 128. maddesi gereği ileri sürülen tüm vakıaları inkar etmiştir.
Dava, tacirler arasındaki hizmet alımından kaynaklanan fatura alacağının tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasında ticari ilişki olup olmadığı, davalının davacıya—— bedeli açıklamalı fatura düzenleyip düzenlemediği, davacının bu faturayı ticari defterlerine sehven işleyip işlemediği, fatura tutarı karşılığında ödeme yapıp yapmadığı, yapılan ödemenin taraflar arasında komisyon bedelinin hesaplanmasına yönelik hak ediş anlaşmasına göre olması gerekenden fazla olup olmadığı, bu itibarla davacının davalıya fazla ödeme yaptığından bahisle davalıdan alacaklı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı takip dosyası içeriğine göre; — tarihinde başlatılan takibin alacaklısının — davalı .– toplam 5.319,97 TL tutarındaki alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla icra takibi yapıldığı,—- ödeme emrinin— tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından verilen — havale tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi ——- tarafından düzenlenen —- tarihli rapora göre; davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun düzenlendiği,——- tarihinde düzenlenen iade faturasının davacı defterlerine işlendiği,— bedeli hesabında hak ediş olarak—– —- fatura düzenlenmesi gerekirken— tutarlı fatura düzenlendiği mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi —– tarafından düzenlenen —- tarihli rapora göre; davalının ticari defter ve kayıtlarını inceleme için ihtarlı davetiye tebliğ edilmesine rağmen ibraz etmediği, davacının davalıdan icra —- alacak — işlemiş faiz talep edebileceği mütalaa edilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222’nci maddesinin — numaralı fıkralarının birlikte değerlendirilmesinden ticari defterlerin ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için yasaya göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olmasının şart olduğu; bu şekilde tutulan defterlerin sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olmasının gerektiği ve fakat diğer tarafın usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kullanılamayacağı belirtilmiştir.
Usulüne uygun olarak tutulan defterlerin lehe delil teşkil etmesi, kural olarak sırf defterlerdeki kayıtlarla sınırlıdır. Bir diğer ifade ile aksine bir iddia bulunmadıkça usulüne uygun tutulmuş defterlerde bulunan kayıtların sıhhatinin anlaşılması için ayrıca bu kayıtlara dayanak—— araştırılmasına gerek bulunmamaktadır. Böyle bir gerekliliğin kabulü halinde usulüne uygun tutulan defterle usulüne uygun tutulmamış defterler arasında — defterlerin delil niteliği tamamen ortadan kaldırılmış olur.
Somut olayda davacı yanın defterleri usulüne uygun tutulmuş olup takip konusu ettiği iade faturası ticari defterlerinde kayıtlıdır. Davalı yargılamaya katılmamış ve bu kayıtların hukuka ve mali mevzuata aykırı olduğunu da iddia ve ispat etmemiştir.
Diğer yandan davalıya yapılan uyarılı bildirime rağmen davalı defterlerini ibrazdan kaçınmıştır. Davalı tarafından düzenlenen fatura içeriğine göre taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu sabittir. Davacı defterlerinin içeriğinin delil olarak değerlendirileceğine ilişkin yasa kuralı uygulanması gerektiğinden, denetime elverişli bilirkişi raporları uyarınca aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
İİK’nın 67/2. maddesi, “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu, takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne, göre red veya hükmolunan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmünü içermektedir. Dava konusu edilen davacı alacağının miktarının davalı yönünden bilinebilir, hesap edilebilir, belirlenebilir yani likit alacak niteliğinde olduğu anlaşıldığından, davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne;
İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —— sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 5.118,71 TL asıl alacak yönünden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Asıl alacak olan 5.118,71 TL %20 sine tekabül eden 1.023,74 TL icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 349,66 TL karar ve ilam harcından 87,42 TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 262,24 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan——- göre hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 87,42 TL peşin harç ve 5,20 TL vekalet harcı toplamı: 128,52 TL ile 1.784,98 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.