Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/855 E. 2019/995 K. 22.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/855 Esas
KARAR NO : 2019/995

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 13/07/2018
KARAR TARİHİ : 22/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekilinin 13/07/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın müşterilerine ait ürünlerin nakliye ve ———– hizmetlerinin organizasyonu işi ile iştigal ettiğini, müşterilerin —- doğrultusunda nakliye işi ile iştigal eden hatlar, alt nakliyeci ve tedarikçi firmalar ile anlaşma yapılarak nakliye konusu yükümlülüklerin yerine getirildiğini, müvekkilinin, davalı firmanın yurt dışına ihraç ettiği ürünlerin nakliyesi organizasyonu kapsamında talepleri doğrultusunda hizmet verdiğini ve davalı firmanın ihraç ettiği ürünlerin, — varış adresine nakledilerek taşındığını, söz konusu ürünlerin taşınmasına ilişkin organizasyonun müvekkili firma tarafından tam zamanında ve taahhüt ettiği şekilde tamamlandığını, bu kapsamda davalı adına takip konusu faturanın düzenlendiğini ve takip konusu fatura davalı firma kayıtlarına kaydedilmiş ise de davalı firmanın navlun ücret borcu müvekkiline ödenmediğini, davalının taraflar arasında işleyen cari hesap uyarınca takip konusu alacak miktarı olan 1.950,00 USD borcunu yapılan tüm uyarılara ve karşılıklı görüşmeye rağmen ödemediğini, bu nedenle davalı aleyhinde İstanbul Anadolu –.İcra Müdürlüğü ‘nün — esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını belirterek davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı yetki itirazının reddi ile yargılamaya devam edilmesine karar verilmesini, davalı tarafın takip dosyasına yapmış olduğu tüm haksız ve kötü niyetli itirazlarının iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın %20 ‘sinden az olmamak üzere davalı hakkında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 26/03/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile müvekkili arasında kurulmuş bir sözleşme bulunmadığını hatta herhangi bir ticari ilişki de bulunmadığını, müvekkilinin davacı şirketten bir iş talebi bulunmadığını ve yapılan işe muvafakati de bulunmadığını, davacının yaptığını iddia ettiği iş için müvekkilinin,—-ile anlaşıldığını, bu şirkete iş yaptırıldığını ve bedelinin de yine kendilerine ödendiğini, bedeli ödenmiş olan işin hiçbir ticari ilişki kurulmayan başkaca bir şirketin iddiası ile yeniden ödenmesinin mümkün olmadığını, davacının iddiasının dayanağının net olmadığını, davacının dosyaya dayanak olarak hem kendi düzenlemiş olduğu faturayı hem kendisine —- tarafından düzenlenmiş olan “—-” açıklamalı faturayı hem de — taşıma sözleşmesini sunduğunu, bu üç evrak arasında ne gibi bir bağlantı olduğunun belirsiz olduğunu, bununla beraber yine davacı tarafından delil olarak sunulan müvekkili şirket nakliye belgesinde taşıyıcı olarak “—– davacı ile herhangi bir ilgisi olup olmadığı açıklandığını, davacının sunduğu delilleri de iddialarını ilişkilendirmediğini ve hangi delilin hangi iddiasını kanıtlar nitelikte olduğunu belirtmiş olup, açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacı hakkında %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İstanbul Anadolu—-.İcra Müdürlüğünün –İcra dosya aslının celp edildiği,
Dosya konusunda uzman Mali Müşavir — tevdi edilerek bilirkişi raporu alındığı ve mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup, İİK.’ nun 67 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu İstanbul Anadolu—-İcra Müdürlüğünü’ nün — esas sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine —-sıra numaralı — adet fatura alacağından bakiye ve cari hesap alacağı açıklaması ile 1.950,00 USD TL asıl alacağın haciz yoluyla tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek itiraz ettiği, icra takibinin durduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak konunun teknik uzmanlık gerektirir bir alan olması nedeni ile taraflara ait ticari defter ve dayanak kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmıştır.
Yapılan yargılama ile taraflar arasındaki uyuşmazlığın temelde bir sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı ve bulunuyor ise fatura konusu borcun ödenip ödenmediği noktalarında toplandığı anlaşılmıştır. Zira davalı tarafça cevap dilekçesinde davacı şirket ile herhangi bir sözleşmesel ilişki içerisinde olmadıkları beyan edilmiştir. Yapılan incelemede davacı şirketin alt taşıyıcı olarak — ile anlaştığı davalıya ait malların nakliyesini işbu şirketlere yaptırdığı buna binaen — tarafından davacı şirket adına —— davacı şirket adına 1.350,00 USD bedelli faturalar kesilmiştir. Takibe konu edilen fatura incelenen taraf defterlerine binaen davalı şirket defterlerinde kayıtlı olması nedeniyle her ne kadar davalı şirketçe akdi ilişki inkar edilmişse de taraflar arasında bir sözleşmesel ilişki bulunduğunun kabulü gerekmektedir. Bu noktada davalı tarafça takibe konu edilen fatura bedelinin ödenmiş olduğunun ispatlanması gerekmiş olup dosya kapsamına sunulan dekont içeriğinden davalı şirket tarafından — hataen yapılan ödemenin iade edildiği buna bağlı olarak davalı şirketin davacı tarafça keşide edilen fatura bedelini ödediğine dair herhangi bir delil dosyaya sunamadığı görülmüştür. Bu nedenle davacının takip tarihi itibariyle takibe konu edilen miktarda alacaklı olduğu görülmüştür. Davacının talep ettiği yabancı para alacağına işletilecek takip sonrası faizin ise 3095 sayılı kanının 4/a maddesi uyarınca kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan gerekçeler ışığında davacının davasının sübut bulduğu için davanın kabulü ile İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün — sayılı takip dosyasında; davalının 1.950,00 USD asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına, İİK.nun 67/2.maddesi uyarınca taraflar arasında hizmet ilişkisine dayalı faturalı olarak satılan malın davacının ticari defterinde kayıtlı bulunduğu ve dava konusu alacağın likit niteliği gözetilerek asıl alacağın talep tarihindeki TL karşılığı olan 6.907,29 TL üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine dair karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
Davanın kabulü ile;
1-İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün — esas sayılı takibine yapılan itirazın —- üzerinden iptaline,
2-Davacı lehine hükmedilen — ye takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca değişen oranlarda faiz işletilmesine,
3-Davacı lehine hükmedilen tutarın takip tarihindeki TL karşılığı olan 6.907,29 TL nin % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılmış 35,90 TL başvurma harcı, 160,97 TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 202,07 TL harç gideri ile tebligat ve bilirkişi ücreti olarak 904,20 TL masraf olmak üzere toplam 1.106,27 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5——–uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Alınması gereken 643,84 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 160,97 TL harcın mahsubu ile bakiye 482,87 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından sarfı yapılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.