Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/848 E. 2021/760 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/848 Esas
KARAR NO : 2021/760
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 13/07/2018
KARAR TARİHİ : 06/07/2021
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan işbu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından —–Şubesi’ne ait —- bedelli çekin davalı —— keşide edildiğini, çek karşılığında muhtelif cins ve miktarda mal alımı kararlaştırıldığını, borç yerine getirilmediği için çekin karşılıksız kaldığını, çekin iadesi için lehtar davalı —görüşüldüğünü, —— yoluyla devrettiğini, davacının davalı ile bugüne kadar herhangi bir ticari ilişkisi olmadığını, aralarında alacak-borç ilişkisi de bulunmadığını, — başka bir çekin davalıya teslim edildiğini, çekin arkasına “İşbu çek ——— çekine istinaden teslim alınmıştır.” ibaresi yazıldığını, dava konusu çekin iadesi için ihtarname keşide edildiğini, davacının davalılara herhangi bir borcunun bulunmadığını, çekin halen ———- uhdesinde olduğunu belirtmiş, dava konusu çekin iptali ile davacının dava konusu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı——— vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çekin davalı şirkete ciro yolu ile gelen bir çek olduğunu, davalının çekte iyiniyetli hamil durumunda bulunduğunu, dava dilekçesinde öne sürülen vakıaların tamamının sadece kişisel defiler olduğunu, iyiniyetli hamile karşı öne sürülebilecek hususlar olmadığını, malın teslim edilmediğine dair defin davalı hamile karşı ileri sürülemeyeceğini, dava konusu çekin ödenmediğini, başka bir çek verildiği yönündeki iddianın dava konusu dışında olduğunu, davacının bu çek nedeniyle sebepsiz zenginleştiğini belirtmiş, davanın reddine, dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——– dava dilekçesi ve tensip tutanağı ekli açıklamalı davetiyenin tebliğ edildiği, davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamış olduğu görüldü.
Dava; bedelsiz kalan çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı —— arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, dava konusu çekin bu ticari ilişki kapsamında verilip verilmediği, çekin bedelsiz kalıp kalmadığı, bedelsiz ise davalı —— dava konusu çeki iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket edip etmediği noktalarında toplanmaktadır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi —- tarafından düzenlenen — tarihli rapora göre; davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tutulduğu, davalı şirketin —alacaklı gözüktüğü, dava konusu —- bedelli çekin davalı—- teslim alındığı, çekin ödenmemesi nedeniyle —iade edildiği, yerine alınan ———çekin de ödenmediği tespit edilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir. Keşideci ile lehtar arasındaki şahsi def’ilerin hamile karşı ileri sürülebilmesi için hamilin senedi iktisabında kötüniyetli olduğunun kanıtlanması gerekir. Aksi takdirde keşideci ile lehtar arasında doğrudan doğruya mevcut olan münasebetlere dayanan şahsi def’iler müracaatta bulunan iyiniyetli hamile karşı ileri sürülemez.
Dava konusu çekteki ciro silsilesi düzgün olup, aksi ispatlanamadığı için davalı taraf iyiniyetli yetkili hamil konumundadır. Mevcut ciro silsilesinde bir kopukluk olmadığı anlaşılmakla çekin borçtan mücerret olma niteliği karşısında, davanın tarafları arasında davalı taraf ticari defterlerine göre herhangi bir ticari ilişki bulunmaması, davalı tarafın çeki kötüniyetli ve ağır kusurlu olarak iktisap etmiş olduğu anlamına gelmemektedir ——-
Somut olayda; dava konusu çekin davalı ——- davalı şirket arasındaki ticari ilişkiye istinaden ciro ile teslim edildiği, ciro silsilesinin düzgün olduğu, çek bedelinin ödenmediği, davalının çeki iktisabında iyiniyetli olduğu, davalı şirketin çekin bedelsiz olduğundan haberdar olmadığı, çekin arkasına yazılan ibarenin davalıyı kötüniyetli veyahut ağır kusurlu kılmayacağı anlaşıldığından, davalı şirket yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Kötüniyet tazminatı, itirazın iptali davasına konu edilmiş bir alacağın mevcut olmadığının tespit edilmesi ve alacaklının da kötüniyetli olarak icra takibi başlatmış olmasının anlaşılması halinde borçlu lehine hükmedilebilecek bir tazminat olup, eldeki dava yönünden kötüniyet tazminatı koşulları bulunmamaktadır. Bu bakımından, davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmemiştir.
Davacı, davalı—- arasındaki ticari ilişki uyarınca mal ve hizmet teslim borcunun yerine getirilmediğini, bu nedenle dava konusu çekin bedelsiz kaldığını savunmuştur.
TBK 207 maddesi uyarınca aslolan peşin satış olup, peşin satışta mal ve bedel aynı anda ödenir. Kural olarak çek bir ödeme vasıtası olup mevcut bir borcun tasfiyesine yönelik olarak verildiğinin kabulü gerekir. Davacı peşin satışla ilgili yukarıdaki yasal karinenin ve çekin bir ödeme vasıtası olduğu hususuna ilişkin kuralın aksini iddia ederek ileride teslim edilecek mallara karşılık olarak davalıya avans niteliğinde çek verdiğini, ancak davalının mal teslim etmediğini iddia etmiştir. Bu durumda ispat külfeti davacıda olup —— bu yöndeki iddianın HMK. 200 ve devamı maddeleri uyarınca usulüne uygun delillerle kanıtlanması gerekmektedir ——–
Süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalı, Hmk. 128. Maddesi gereği ileri sürülen tüm vakıaları inkar etmiştir. Çek bir ödeme aracıdır. TBK.’nın 207. maddesinin ikinci fıkrasında da asıl olanın peşin satış olduğu düzenlenmiştir. Buna göre davacının malları teslim aldığının kabulü gerekir. Dava konusu çekleri avans olarak verdiğini, çekler bedeli kadar malları teslim almadığını iddia eden davacının, bu iddialarını yazılı delillerle ispat etmesi gerekmektedir. Öte yandan, kesin delil olan yemin delili ile de bu hususun ispatı mümkündür —— Nitekim, davacı vekilince uyuşmazlık noktalarına ilişkin davalı —– yemin teklif edilmiş, belirlenen gün ve saatte davalı tarafından yemin eda edilmemiştir. Bu itibarla, dava konusu çekin bedelsiz olduğunun ispat yükü üzerine düşen davacı tarafından ispat edildiğinin kabulü gerekir. Tüm dosya kapsamındaki delil durumu, anılan Kanun maddeleri ve içtihatlar uyarınca aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından davalı —– aleyhine açılan davanın kabulüne;
——– seri numaralı— —- keşide yer ve tarihli ——–bedelli çekten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalı ———– aleyhine açılan davanın reddine,
Koşulları bulunmayan tazminat talebinin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.823,88 TL harçtan peşin alınan 455,97 TL harcın mahsubuna, bakiye 1.367,91 TL karar harcının davalı —— tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı ——– davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı ——-verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 455,97 TL peşin harç ve 5,20 TL vekalet harcı toplamı: 497,07 TL ile 1.127,20 TL yargılama giderinin davalı —— tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/07/2021