Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/779 E. 2020/743 K. 18.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMES
KARAR
ESAS NO : 2018/779 Esas
KARAR NO : 2020/743

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2018
KARAR TARİHİ : 18/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkil bankanın —— Sözleşmesi gereği asıl borçluya kredi kullandırılmış olduğunu, kredi ödenmediğinden dolayı Kartal —.Noterliğinin —– yevmiye sayılı ihtarnamenin keşide edilerek borçların ödenmesinin istendiğini, ancak muhatapların ödemede bulunmadıklarını, borç ödenmeyince alacağın tahsili amacıyla davalı/borçlu hakkında İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmış, davalıların borca işlemiş faizlerine itiraz etmiş olması üzerine takip durmuş olduğunu, davalıların faiz oranına işlemiş faize ve temerrüt faiz oranına itiraz ettiklerini, itirazlarının asılsız olduğunu, faizin taraflarca serbest olarak belirlendiğin, talep edilen fazla faiz alacağını bulunmadığını, sözleşmenin 18 ve 71 nci maddeleri gereğince en yüksek cari faiz oranın 2 katı oranında gecikme faizi ve gider vergisinin ödenmesinin kabul edildiğini, bu nedenle faiz oranı ile ilgili hukuka aykırılığının söz konu olmadığını, icra dosyasına vaki itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının ihtarnamesinin yasal dayanaktan yoksun olduğunu, ödemek için makul süre verilmediğini, talep edilen 1.956,711,27 TL tutarında borçları bulunmadığını, kredi için çekler verildiğini ve işbu çeklerin bankaca tahsil edilmiş olduklarını, halen davacı banka elinde tahsili gereken çekler bulunduğunu, tahsil edilen çekler ile tahsil edilemeyen çeklerin araştırılmasını talep ettiklerini, bu araştırma sonucunda borçlu bulunmadıklarının anlaşılacağını, bankaya teslim edilen çeklerin listesini dosyaya sunacaklarını, davacı bankanın icra dosyasında talep ettiği alacak ile dava dilekçesinde talep ettiği alacak tutarının farklı olduğunu, kefillerin kefaletlerine ilişkin sözleşmenin TBK’nun emredici hükümlerine aykırı olduğunu, —-sözleşmelerinin ibrazını talep ettiklerini, kefiller yönünden de davanın reddi gerektiğini, beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar vekilince, davalı şirketin iflasına karar verildiği bildirilmiş, keyfiyete ilişkin olarak iflas müdürlüğüne müzekkere yazılmış davalı şirketin 27/02/2019 tarihinde iflasının açılmasına karar verildiği belirlenmiş olmakla, mahkememizin 09/10/2019 tarihli celsesinde davalı şirket yönünden dosyanın tefrikine karar verilmiş yargılamaya davalı gerçek kişiler yönünden devam olunmuştur.
Dava itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu icra dosyası dosyamız arasına alınmış davacı banka ile davalı ——- arasındaki kredi sözleşmelerinden kaynaklı borcun ödenmediğinden bahisle asıl borçlu ve kefiller aleyhine takip başlatıldığı itirazen işbu davanın açıldığı belirlenmiştir.
Mahkememizce davacının alacak iddiası yönünden davacı banka nezdinde yerinde inceleme yapılarak kök ve ek rapor alınmış, her iki rapora da taraf vekillerince itiraz olunmamıştır.
Alınan raporda davalı kefillerin temerrüdüne ve sorumluluğuna ilişkin değerlendirmeler sözleşme hükümleri ve Yargıtay uygulamaları ile bağdaşmadığından yalnızca takibe konu kredili mevduat borcu ve cari hesap borcundan kaynaklı asıl alacak tutarları yönünden raporlardaki tutarlar mahkememizce benimsenmiş, işlemiş faiz ve BSMV ile çek depo bedeli yönünden rapora iştirak olunmamıştır.
Bu çerçevede taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin tetkikinde, davalı kefillerin çek depo bedelinden sorumluluğuna ilişkin özel bir hüküm bulunmadığından ve bu hususta Yargıtay —.Hukuk Dairesi’nin içtihatları gözetilerek takibe konu 1600 TL çek risk bedelinin depo edilmesi istemi yönünden davalı kefillerin sorumluluğu bulunmadığı değerlendirilmiş bu istemin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
Yine takibe konu 521,08 TL masraf istemi yönünden bu istemin usulünce belgelenmediği, dolayısıyla mahkememizce denetlenemediği belirlenmekle bu talebin de reddine dair karar vermek gerekmiştir.
Takibe konu işlemiş faiz istemleri yönünden ise davacı banka tarafından keşide edilen 25/05/2018 tarihli ihtarnamenin davalı—– tarihinde tebliğ edildiği, davalı —–yönünden çıkarılan tebliğatın ise taşındığından bahisle yine 28/05/2018 tarihinde iade edildiği, ne var ki tebliğat adresinin davalı —– tarafından davacı bankaya bildirilen adres olduğu belirlenmekle ihtarın davalı —— 28/05/2018 tarihinde usulünce tebliğ edildiğinin kabulü gerekeceği kanaati oluşmuştur.
Anılan ihtarın tetkikinde borçlulara 7 gün tanındığı, bu sürenin tebliğ tarihine göre tetkikinde 05/06/2018 tarihi itibariyle davalı kefillerin temerrüde düştükleri değerlendirilmiştir.
Davalılar takibe konu işlemiş temerrüd faizi istemi yönünden kendi temerrüt tarihlerine göre sorumlu olacaklarından takibe konu kredili mevduat borcuna konu asıl alacak yönünden takip talebindeki taleple bağlı kalınarak 461.224,80 TL asıl alacak yönünden davalı kefillerin temerrüt tarihi olan 05/06/2018 ile takip tarihi olan 13/06/2018 tarihleri arasında işlemiş temerrüt faizi tutarı mahkememizce 3762,67 TL olarak belirlenmiş —- olarak hesaplanarak belirlenen bu tutarlar üzerinden davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiştir.
Davaya konu cari hesap borcu yönünden de temerrüde ilişkin yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde değerlendirme yapılarak; anılan raporda tespit edilen asıl alacak tutarına mahkememizce iştirak olunarak bu tutar üzerinden davalıların 05/06/2018-13/06/2018 tarihleri arasındaki temerrütlerine nazaran sözleşmedeki %58 faiz oranı ile belirlenen temerrüt faizinin —- ile) bu tutara nazaran BSMV’nin 925,73 TL olduğu gözetilerek davanın kısmen kabulüne dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takibine yapılan itirazın kısmen iptali ile ve tahsilde tekerrür olmamak üzere davalılar —— yönünden takibin;
Ticari kredili mevduat borcu yönünden ;
461.224,80 TL asıl alacak, 3.762,67 TL işlemiş temerrüd faizi , 188,13 TL BSMV olmak üzere toplamda 465.175,60 TL üzerinden ve
Borçlu cari hesap borcu yönünden ;
1.436.477,82 TL asıl alacak, 18.514,60 TL işlemiş temerrüd faizi, 925,73 TL BSMV olmak üzere toplamda 1.455.918,15 TL üzerinden aynen devamına,
Hükolunan asıl alacağın (461.224,80 +1.436.477,82 TL) %20’si icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli 131.229,91 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 23.632,18 TL harcın mahsubu ile bakiye 107.597,73 TL nin davalılardan tahsiline,
3—- tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 98.404,69 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4—–tarifesine göre davalılar vekili için takdir olunan 5.342,63 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 23.668,08 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 266,00 TL posta gideri ve 2.800,00 TL bilirkişi gideri , olmak üzere toplam 3.066,00 TL yargılama giderlerinin haklılık oranına göre takdiren 3.010,19 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.