Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/656 E. 2019/607 K. 02.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/656 Esas
KARAR NO : 2019/607

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2018
KARAR TARİHİ : 02/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 30/05/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket her türlü seramik, yer kaoları, yer taşları, porselen imalatında kullanılmak üzer eihtiyaç duyulan toprak, kil, kum, çakıl, granit, taş, mıcır, çimento, alçı, renklendiriciler, boya malzemeleri, gibi ham maddelerinin alım, satımı ile ithalat ve ihtaracıtını yaptığını, davalı şirkete fatura karşılığında sipariş edilen malzemeler teslim edildiğini, sözleşme konusu bedel tüm çabalara rağmen ödenmediğini, bu sebeple İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı/borçlu tarafından takibe ve borca itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi vermediği gibi duruşmaya da gelmediği görüldü.
DELİLLER:
İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün 2018/12599 icra dosya aslının celp edildiği
Dosya konusunda uzman Mali Müşavir Bilirkişi ————edilerek bilirkişi raporu alındığı ve mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup, İİK.’ nun 67 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünü’ nün —-esas sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine 02/01/2017 tarihli 2.368,22 TL tutarlı ve 13/06/2017 tarihli 4.629,75 TL tutarlı faturalardan kaynaklı alacak açıklaması ile 5.590,47 TL asıl alacak ve 646,46 TL geçmiş gün faizi olmak üzere toplam 6.236,93 TL nin haciz yoluyla tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itiraz ettiği, icra takibinin durduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak dosyada taraflara ait ticari defter ve dayanak kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmış olup;
Yapılan yargılama ile tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine karar verilmiş davacı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmiş fakat davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği gibi davaya cevap da vermemiştir. Davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında yapılan inceleme neticesinde takip tarihi itibariyle 5.590,94 TL alacaklı olduğu görülmüşse ve bilirkişi raporunun 5. Sayfasında “fatura muhteviyatındaki muhtelif seramik malzemelerinin davacı yan tarafından davalı yana teslim edildiği tarafımızdan tespit edilmiştir” yönünde ifade edilmişse de, takibe konu faturaların dayanağı olan —— numaralı 2 adet sevk irsaliyelerinin irdelenmesinde herhangi bir imza bulunmadığı görülmüş bunun haricinde faturaya konu malların davalıya teslim edildiğine dair hiç bir delil dosyaya sunulmamıştır. Zira davalı taraf davaya cevap vermeyerek tüm iddiaları inkar etmiş sayılacağı için davacı tarafça malların teslim edildiği hususunun ispatlanması gerekmektedir.02/07/2019 tarihli oturumda davacı vekiline irsaliyelerin altında imza bulunup bulunmadığı sorulmuş ve imza bulunmadığı cevabı verilmiştir. Bunun üzerine altında imza bulunmayan ismin yani —– isimli şahsın davalı şirkette çalışan bir kişi olup olmadığı hususunda ayrıca bir araştırma yapılmasına gerek görülmemiştir. Ayrıca dava dilekçesinde her ne kadar yemin deliline dayanılmışsa da davacı tarafça ticari defter ve kayıtlarının dosyaya sunulmuş olması ve yemin teklif edilebilecek hususun yemin müessesesinin mahiyeti itibariyle eldeki davada uygulanmasının yargılamanın sonucuna etkisi bulunmadığı görülmüş ve davacı tarafa yemin delili hatırlatılmamıştır. Bu sebeple davacı şirketin davasını ispatlayamaması nedeniyle davanın reddine dair karar vermek ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
1-İspatlanamayan davanın reddine,
2-Alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 106,52 TL harçtan mahsubu bakiye 62,12 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendini vekil ile temsil ettirmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.