Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/644 E. 2020/211 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/644 Esas
KARAR NO : 2020/211
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/05/2018
KARAR TARİHİ: 10/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekilinin ———- tarihli dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket ile borçlu davalı ——— arasındaki ticari faaliyet neticesinde borçlu durumda durum da olan davalı ile ilgili ——— İcra Müdürlüğünün ——– esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlattıklarım, söz konusu icra takibine karış davalı borçlunun süresi içerisinde itiraz ederek ilgili icra takibini durdurduğunu, davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve takibini devam ettirmek için işbu davayı ikame etmek zorunluluğunun doğduğunu, davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, icra dosyası konu alacağın kaynağının taraflar arasındaki ticari alışverişe dayanan cari hesap ilişkisi olduğunu, davalı yanın müvekkili şirkete olan borcunu süresinde ödemediği gibi aleyhinde yapılan icra takibine itiraz ederek, haksız ve kötü niyetli biçimde müvekkili şirketi mağdur ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin ——— tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı şirket arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin olmadığını, davacı yanın, taraflar arası cari hesap olduğundan bahisle hesap ekstresi sunmuş İse de ekstrede kendi alacaklarının doğumuna ve varlığına ilişkin herhangi bir açıklık ve belge olmadığım, söz konusu ekstrenin müvekkili ile mutabık kalınmaksızın tek taraflı hazırlandığım, davacının takip dayanağı olarak ileri sürdüğü cari hesap ekstresini kabul etmediklerini, öncelikle söz konusu ekstrenin takip başlatılmadan önce müvekkiline iletilmediğini, müvekkilinin cari hesaba İlişkin toplam borcu hakkında takip başlatılana kadar herhangi bir bilgisinin olmadığını, davacı yanın, müvekkiline bir ihtar dahi çekmeden müvekkilinin cari hesaba itiraz etme hakkını kullanmasına izin vermeden ilamsız icra takibi başlattığını, cari hesaba dayanak faturalar arasında fahiş fiyat farkı olduğunu davacı yanın bu yolla kendisine haksız kazanç elde ettiğini belirterek davanın reddine, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
——İcra Müdürlüğünün ——- İcra dosya aslının celp edildiği,
——— Dairesi Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabının geldiği,
Dosya konusunda uzman Mali Müşavir bilirkişiye tevdi edilerek kök rapor ve ek rapor alınarak mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, cari hesaba dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup, İİK.’ nun 67 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu ——– İcra Müdürlüğünü’ nün —- esas sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine cari hesaptan kaynaklı alacak açıklaması ile ——– asıl alacak ve —– işlemiş faiz olmak üzere toplam ———-haciz yoluyla tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek itiraz ettiği, icra takibinin durduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak konunun teknik uzmanlık gerektirir bir alan olması nedeni ile taraflara ait ticari defter ve dayanak kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmıştır.
Yapılan yargılama ile tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine karar verilmiş davacı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmiş fakat davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmemiştir. İncelenen davacı yan ticari defterlerine göre davacı şirket ——- alacaklı olarak görülmüştür. Cari hesabı oluşturan faturaların incelenmesi neticesinde toplam 6 adet faturanın bulunduğu ———tarihli faturaların teslim alan kısımlarında şirket kaşesinin bulunduğu fakat diğer 4 adet faturada herhangi bir isim ve imzanın bulunmadığı görülmüştür. Bu kapsamda, salt fatura keşide edilmesi keşide eden tarafı alacaklı konumuna getirmeyecek olup aynı zamanda fatura konusu malların karşı tarafa teslim edildiği hususunun da ispatlanması gerekecektir. Zira davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmemiş faturalarda malların teslim edildiğine dair bir ibare de görülememiştir. Bu nedenle kök rapor alındıktan sonra davalı şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesi ile gerekli yazışma yapılmış olup BA formları ile faturaların KDV indirimine konu edilip edilmediği sorulmuş akabinde ise aynı bilirkişiden ek rapor alınmıştır. Neticede ise davalı tarafça — adet fatura karşılığı KDV hariç —— alım bildirimi yapıldığı anlaşılmış olup bahsedilen bu 13 adet faturanın içerisinde takibe konu edilen cari hesap dönemini oluşturan 6 adet faturanın da bulunduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davacının fatura konusu malları davalıya teslim ettiği hususunda yeterli kanaat oluşmuştur. Diğer yandan davacının defterlerinde nakit ödeme açıklamalı —– davacı tarafından alacak kaydı yerine yanlış kaydedilmekle bakiyenin davacı lehine — arttığı ve olması gerekenden daha fazla göründüğü anlaşılmış olup bu kapsamda fazla tahakkuk eden ——– davalı tarafça —- yapılan ödeme ile birlikte ——– olarak davacının alacaklı göründüğü meblağdan mahsubu gerekmiştir. Başka bir husus ise davalının belirttiği üzere taraflar arasında bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı ve dosyaya bir sözleşme sunulmadığı hususudur. Bu konuda hakimin hukuki nitelendirme ve dosyayı aydınlatma ödevi çerçevesinde HMK 33 ve 31. Maddeleri gözetilerek davacının iddiası her ne kadar cari hesap olsa da bu ibarenin açık hesap olarak anlaşılması gerekmiş ve davalının bu doğrultudaki savunmalarına itibar edilmemiştir. Davacı tarafça ise takibe konu edilen miktar her ne kadar daha yüksek olsa da ticari defter ve kayıtların aleyhe delil olma vasfı göz önüne alındığında davacının kendi ticari defter ve kayıtlarına göre ancak——– TL alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır. İşlemiş faiz yönünden ise takip öncesinde davacı tarafça davalı tarafın temerrüde düşürülmediği görülmekle bu talebin de reddi gerekmiştir.
Açıklanan gerekçeler ışığında davacının davası kısmen sübut bulduğu için davanın kısmen kabulü ile ——. İcra Müdürlüğü’nün— sayılı takip dosyasında; davalının ——asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına, İİK.nun 67/2.maddesi uyarınca alacağın likit niteliği gözetilerek asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine dair karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
Davanın kısmen kabulü ile;
1—— İcra müdürlüğünün—– esas sayılı takibine yapılan itirazın ——-TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına,
2-Davacı lehine hükmedilen 2.412,84 TL nin % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı vekili tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 55,43 TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 96,53 TL harç gideri, tebligat, müzekkere ve bilirkişi masrafı olarak toplam 881,00 TL masrafı olmak üzere toplam 977,53 TL yargılama giderinden kabul edilen kısma isabet eden 723,37 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Alınması gereken 164,82 TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 55,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 109,39 TL harcın davalıdan tahsili hazineye irad kaydına,
7-Davacı tarafca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibarenkesin olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 10/03/2020