Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/64 E. 2022/210 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/64 Esas
KARAR NO: 2022/210
DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan), İflas (İflasın Açılması), Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/01/2018
KARAR TARİHİ: 02/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine —- dosyası ile haciz talepli icra takibi yaptıkları, daha sonra taleplerini değiştirerek —- takibe çevirdikleri, davalıya usulüne uygun tebligat gönderildiği ve davalının borcun bir kısmını kabul ettiği, diğer kısmına itiraz etttiği, borçlunun itirazında alacağın esasen —- olduğunu kabul ettiği ve paranın — ödendiğini iddia ettiği, ancak ödemeye ilişkin hiçbir belge sunmadığı, davalının alacağın diğer kısmına itiraz ettiği, oysa dosya incelendiğinde alacağıklarının —- bedelli bonoya dayandığı ve aradan geçen yıllarda hiçbir itiraz olmadığı dosyanın kesinleştiği, davalının itiraz ettiği kısmın iptali ile borç ödenmediğinden dolayı iflasına karar verilmesi için işbu davanın açılması zarureti doğduğu, bu nedenle alacaklarının itiraz edilen kısmına ait itirazın iptaline ve davalının iflasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle, davacı kooperatifin inşaatlarının bir kısmının yapılması için, davalı şirket ile —-Sözleşmenin imzalanmasından sonra — ödeme yapacak, kooperatif de şirkete —– bedelli bir adet senet verecektir. Bu senet şirket tarafından icraya konulacak ve kooperatife ait yapımı bitmiş veya henüz proje aşamasında olan — adet daire üzerine — şartı konulduğu, aynı tarihli diğer —- konulacaktır. Şirketle sözleşme devam ettiği sürece paraya çevrilmeyecektir” şartı konulduğu, —- yapmamış bulunması ve ipotek konulması yetkisinin olmaması nedeni ile—- düzenlendiği ve ipotek maddesi değiştirilerek——-İnşaat yapım sözleşmesi bozulmadığı takdirde daireler satılmayacak ve daha sonra hacizler fek edilecektir düzenlemesinin olduğu, davacı şirketin daha önce de, kooperatifin bir kısım işlerini yapmış, teslim etmiş ve bedelini almış olduğu, davacı şirketin , ekonomik zorluk içerisine girdiği ve sözleşmeye dayalı işi yapamayacağını anlaşılınca, — ihtarnamesini göndererek —- tarihinde yapılmış bulunan — sözleşmesinin fesh ettiğini bildirdiği, ihtarnamede sözleşme gereği ödemelerin iadesini ve bazı haksız taleplerde bulunduğu,—- Yevmiye nolu ihtarnamesi ile, haksız istemlerin reddine ve “ Teminat olarak verilen ve icraya konular —– senedin gerçek bir borcu kapsamadığından senedin iadesinin istendiği, davacı şirketin, teminat olarak verilmiş senedin tamamını tahsil etme yoluna gittiği gibi, iade edilen —– da mahsup etmeden tahsil etme yoluna gittiği, —- sayılı dosyasından takibe konulun —-tarihli sözleşmeye dayanılarak verilmiş bir teminat senedi olduğu, davalı şirketin alacaklarının teminatı olarak kabul edildiği,—- davacı şirketten almış bulunduğu paraların toplamının —olduğu, davacının —-, bir kısım inşaatlarının yapılması için ,—-sözleşme yaptığı ve davalı şirketin temsilcisi ile yapılan görüşmelerle bu borca karşılık — ödeme yapıldığı , davacı şirketin, anlaşmaya dayalı olarak icraya konulan — senetten dolayı, gerçek alacağının —olduğu halde, tüm senet bedeli ve icra dosyası yönünden takibe devam etmeye başladığı, davacı şirketin kötüniyetli davranışından dolayı , aleyhine —-sayılı dosyası ile menfi tesbit davası açılmış olduğu ve bu davada, —-borç olduğunun tespiti istendiği, davacı şirketin, bu davada tümü ile kötüniyetli olduğu,— parselin anlaşmasını yaptığı ve inşaatlar yapım aşamasına geldiği,—- hiçbir borcu kalmayacak şekilde mal varlığı bulunduğu iflasının istenmesi haksız menfaat sağlamaya yönelik olduğundan bahisle davanın reddine dair karar verilmesi talep olunmuştur.
—- sayılı menfi tespit istemli davası Mahkememizin işbu dosyası ile birleştirilmiş ise de Mahkememizin tefrik kararı neticesinde işbu davaya yalnızca asıl dava yönünden devam olunmuştur.
Dava, kambiyo senetlerine özgü iflas yolu ile yapılan takibe itirazın iptali ile iflas istemine ilişkindir.
Davaya konu —– sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemede —- tarihinde başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip kapsamında — işlemiş faizin tahsilinin talep olunduğu, takip dayanağının —- bedelli, keşidecisi davalı —, lehdarı davacı şirket olan senet olduğu, alacaklı vekilinin — tarihli talebi ile takip yolunun değiştirilerek iflas yolu ile takibin sürdürülmesinin talep olunduğu,— tarihli kambiyo senetlerine özgü iflas yolu ile takibe ilişkin ödeme emrinin çıkarıldığı, borçlu vekilince sunulan — tarihli itiraz dilekçesi ile; borç miktarnın — olup bunun da — ödenmiş olduğu, alacaklının bakiye alacağının —-olduğundan bahisle takibe itiraz olunduğu, işbu davada ise mevcut itirazın iptali ile davalı kooperatifin iflasının talep edildiği belirlenmiştir.
Her ne kadar takipte bir kısım borç kabul edilmiş ise de davacı vekilince işbu davada itirazın iptali ile iflas takibine devam olunması talep olunması nedeniyle takibe konu alacağın esasına ilişkin inceleme yapmak gerekmiş, taraf delilleri toplanarak taraf ticari kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması gerekmiştir.
Mahkememizce alınan — tarihli rapor ile özetle ; icra takibine konu edilen —-tutarındaki senedin, taraflara arasında imzalanan sözleşmede kabul ve ikrar edildiği üzere teminat senedi olduğu, davacı ve davalının ticari defterleri dosyadaki belge ve makbuzlar ile davacının talebi de dikkate alınarak davacı inşaat şirketinin davalı —– olan icra takibine konu senede dayalı borcunun —olarak hesaplandığı, davalı kooperatif tarafından davalı — ödendiği iddia olunan — şirketle ilişkisi kalmamış olan ve şirketi temsil ve ilzama yetkili olmayan — ödendiği anlaşıldığından davalı kooperatifin borcunun hesaplanmasında dikkate alınmadığı, davalı kooperatifin dosyada mevcut — aktiflerinin yer aldığı, davalı kooperatifin net aktifleri sırasıyla pozitif olmak üzere sırasıyla —olarak aktifleri, pasiflerden fazla durumda olduğu, davalı —- numarası ile kayıtlı tüzel kişi tacir olduğu, bu nedenle de İcra —– sayılan iflasa tabi şahıslardan olduğu, kanaati bildirilmiştir.
Sunulan bu raporda davacı tarafın istemi yanlış yorumlanarak davanın —— için açıldığı kanaati bildirilmiş ise de, yapılan bu tespite iştirak olunmamış, davacı tarafça tüm senet bedelinin talep edildiği belirlenmiştir.
Mahkememizce itiraz üzerine aynı heyetten —- tarihli ek rapor alınmış, varılan kanaate Mahkememizce iştirak olunmuştur.
Anılan bu kök ve ek raporun incelenmesinde, davacı taraf ve davalı kooperatif ticari kayıtlarının tetkiki ile, davacı şirket kayıtları gereğince davalı kooperatife — ödeme yapıldığına ilişkin kayıt olduğu, davalı kooperatif tarafından ise gerçekte yapılan ödemenin—- olduğunun, gerek itirazında gerek davaya cevabında, gerekse takibe karşı işbu dosyadan sonra açılıp usulden reddedilen menfi tespit istemli davada ileri sürüldüğü, davalı tarafça yapılan itiraz kapsamında ek raporda davacı şirket kayıtlarının incelenmesinde davacı kayıtlarında —– ödeme kayıtlarının mükerrer olduğu belirlenmiş olup, anılan tutar düşüldüğünde taraf kayıtlarının birbirini doğruladığı, davacının —– kadar kendi defterleri ile davalıdan alacaklı göründüğü, davalı tarafça da bu tutarın başından beri ikrar edildiği belirlenmiştir.
Taraf defterleri yönünden durum yukarıda anlatıldığı şekilde olmakla birlikte, takip konusu senet, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi çerçevesinde incelendiğinde, taraflar arasında—– tarihli sözleşme başlıklı belge imzalandığı, bununla davacının, kooperatife ait taşınmaz üzerinde inşaat yapması üzerine tarafların anlaştığı, bu kapsamda —-, toplamda — bedel üzerinden davacı lehine ipotek koyduracağının kararlaştırıldığı, yine taraflar arasında imzalanan — tarihli inşaat yapım sözleşmesi ile, davacının nakit avans ödemesi yapacağı, davalının da — bedelli bono vereceği, davacının bunu icraya vereceği ve kooperatife ait daireler üzerine haciz konacağının kararlaştırıldığı, sonrasında tarafların — tarihli ek sözleşme— başlıklı sözleşme ile, ana sözleşmede — bedelli ipotek koydurma maddesinin, genel kurulda bu yönde karar alınamaması nedeniyle değiştirildiği, kooperatifin davacı şirkete imza tarihinden —- bedelli senet vereceğinin ve bunun takibe konularak kooperatif taşınmazları üzerine haciz konulacağının, işler bittikten sonra hacizlerin kaldırılacağının, teminat olarak icraya konulmuş senedin iade edileceğinin taraflarca kararlaştırıldığı, anlaşma çerçevesinde takip konusu senedin —- tarihli ve vadeli olarak düzenlendiği belirlenmiştir.
Yukarıda anılan sözleşmeler kapsamında takip konusu senedin, teminat için verildiği hususunda tarafların anlaştığı, takibin de aynı anlaşma kapsamında danışıklı olarak, haciz uygulanabilmesi amacıyla başlatıldığı belirlenmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin arsa payı devrini de içerdiği halde adi yazılı usulle düzenlendiği, ayrıca davacı tarafça gönderilen ihtarname ile de sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiği, sonraki süreçte davacı tarafça sözleşme gereği verdiği tutarın tahsili amacıyla takip yolunu değiştirdiği, itirazen işbu davanın açıldığı belirlenmiştir.
Takip konusu senendin, taminat senedi olduğu taraflarca kararlaştırılmakla, davacı tarafça ödemesi fiilen yapılmış bulunan tutarın iadesinin talep edilebileceği, bu tutarın —- olduğunun davacı taraf kayıtları ile anlaşılmış olup davalı tarafın da kabulünde olduğu Mahkememizce değerlendirilmiştir.
Davalı taraf aşamalarda, davacı tarafça kendilerine yapılan ödemenin — olduğu, bu borca karşılık —- ödemenin mahsubu ile davacının bakiye alacağının — olduğu ifade edilmiş ise de, anılan ödemeye dayanak olarak ileri sürülen —- kaşesi ve imzası ile —isim ve imzasının bulunduğu, —–kendisine ödendiğinin belirtildiği, anılan ödemenin davacı tarafça kabul edilmediği gibi belge içeriğinden de dosyamız tarafları arasında olduğu veya aralarındaki borca yönelik olduğuna dair bir açıklama içermediği, davacı şirkete ilişkin hiçbir ibare bulunmadığı değerlendirilmiş, davalının bu tutara ilişkin ödeme savunmalarına itibar edilmemiştir.
Yapılan bu tespitler kapsamında Mahkememizin —- tarihli celsesinde davaya konu —- takibine yönelik yapılan itirazın kısmen kaldırılmasına, takibin —- asıl alacak üzerinden devamına, davalı kooperatif hakkında iflas davası açıldığı yönünden İİK 166. maddesi gereği ilan yapılmasına dair karar verilmiş, usulünce ilanlar yapılmıştır. İflas avansı alınmıştır.
Mahkememizce aynı celse depo emrine esas tutarın belirlenmesine yönelik olarak inceleme yapılmasına dair karar verilmiş, sunulan —- rapor dosya kapsamına delil durumuna uygun denetime elverişli bulunmuştur. Bununla birlikte raporun davalı tarafa tebliği sürecinin uzaması celse talikine sebep olmuş ise de davacı vekilinin gerek —- tarihli ve gerekse —tarihli celsede, işleyen faiz yönünden yeniden rapor alınması taleplerinin bulunmadığının bildirilmesi nedeniyle — tarihli rapor esas alınarak depo emri çıkarılmış, —- tarihli celsede davalı vekiline tefhim edilmiştir.
Davalı vekilince, tanınan süre içinde depo emrine konu tutarın Mahkememiz veznesine yatırılmış olması nedeniyle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dosya borcu süresinde mahkememiz veznesine depo edildiğinden iflas isteminin reddine,
2-Davalı tarafça depo edilen dosya borcunun ——sayılı dosyasına aktarılmasına karar istinaf edilip tehiri icra kararı alınmadığı taktirde depo edilen tutarın icra müdürlüğü tarafından davacı tarafa ödenmesine,
3-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin olarak alınan 20.510,08 TL harcın mahsubu ile bakiye 20.429,38‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı için takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 8.100,00 TL bilirkişi ücreti ve 721,55‬ TL posta masrafı ile 895,26‬ TL ilan masrafı olmak üzere toplam: 9.716,81‬ TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının ve harcın karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 10 gün içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/03/2022