Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/602 E. 2020/103 K. 10.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/602
KARAR NO : 2020/103

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/05/2018
KARAR TARİHİ : 10/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı tarafından borçlu aleyhine seri——– no’lu fatura ve cari hesap ekstresi malzeme ve işçilik alacağına bağlı olarak İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’ nün —- sayılı dosyası ile 19.04.2018 tarihinde ilamsız takip başlattığını ve örnek —- gönderdiğini,borçluya ödeme emri —— tarihinde tebellüğ edildiğini, —- tarihinde borçlu borca yetkiye ve borcun ferilerine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu,bu itirazın hukuki herhangi bir dayanağı olmadığı gibi kötü niyetli olduğunu,takibin haksız olarak durdurulmasına sebebiyet veren borçlunun davacının alacağına ulaşmasını güçleştirdiğini, borçlu aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesi talep ettiğini, yetki itirazlarının olduğunu,İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün—- dosyasında takibe konu borcun sebebi 1 adet faturadan ve cari hesap ekstresinden kaynaklandığını,mevcut faturanın düzenlenme sebebinin ise alım-satım sözleşmesi ve aynı zamanda sözleşmeye konu malların montajının da dahil olduğunu, taraflar arasında icra takibine konu olayda HMK gereği kesin yetki kurallarının uygulanacağına ilişkin bir kaide de söz konusu olmadığını, bu sebeple, davalarında HMK m.5 atfı gereği, TBK 89. Maddenin uygulanacağı kanaatinde olduklarını ayrıca davacının firma 2005 yılından bu yana ticari faaliyetlerini sürdürdüğünü, yaptığı birçok proje ve devam eden projeleri ile ismini duyurduğunu,dürüst ve ahlaklı bir ticari hayatı kendine vazife edindiğini, borçlunun ise bu durumu suiistimal ettiğini,mesnetsiz iddialar ile davacıyı zor durumda bırakmaya çalışıp, ticari hayatını sekteye uğratmaya çalıştığını, takibe konu olan alacak faturaya dayalı bir alacak olduğunu, bu faturanın tarafların ticari ilişkileri neticesinde ise ticari iş kaynaklı alışveriş nedeni ile usulüne uygun olarak hazırlandığını,ayrıca cari hesap ilgili ticari defterler kontrol edildiğinde borçlunun borcu olduğunun ortaya çıkacağını, davalının haksız bir şekilde borcu olmadığını iddia ettiğini, davalı borclunun yetki itirazının reddine, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine % 20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalının davaya cevap vermediğigörülmüş
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Dava; fatura ve cari hesaba dayalı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptali davasıdır.
Dava konusu İstanbul Anadolu —-.İcra Dairesi’nin —– Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında fatura ve cari hesaba dayalı olarak 20.241,50-TL asıl alacak ve 2.091,25-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 22.332,75-TL üzerinden icra takibi başlattığı davalının yasal sürede borca itirazı ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda özetle; Davacının defterlerinin birbiriyle uyumlu olduğu, ticari defterlerin delil olma kuvveti ve ispat kuvvetine sahip olduğu bildirilmiş, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalıdan 20.241,50-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce BA formları ilgili vergi dairesinden istenilmiş, davalının davaya konu faturayı BA formu düzenlemek suretiyle bağlı olduğu vergi dairesine bildirdiği anlaşılmıştır.
Fatura içeriği malların davalıya teslim edildiğinin kabulü gerekeceğinden davalının dava konusu bedeli ödediği ya da başka şekilde borcun daha sonra sona erdiğine ilişkin delil ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Davacının işlemiş faiz talep edebilmesi için borcun muaccel olması ve aynı zamanda muaccel bir borç nedeniyle davalının temerrüde düşmüş olması gereklidir. Davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin dosyada delil yoktur.
Bu açıklamalar ışığında davacı tarafın davasının kısmen kabulü ile İstanbul Anadolu —-.İcra Dairesi’nin—- Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynen devamına ve asıl alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:(Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
Davanın kısmen Kabulü ile,
1)Davalının İstanbul Anadolu —. İcra Dairesi’nin 2018/11258 Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 20.241,50-TL yönünden iptali ile, — üzerinden takibin devamına, bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2)Alacak likit bulunmakla asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan —— harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.346,80 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan— uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden—– vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —– uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan —– vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan —başvuru harcı, 381,39 TL peşin harç ve 5,20 TL vekalet harcı toplamı 422,49 TL , bilirkişi, tebligat müzekkere ücreti toplamı 943,10 TL olmak üzere toplam 1.365,59 TL yargılama giderinin davanın başındaki haklılık durumuna göre 1.237,77 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.