Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/506 E. 2022/253 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/506 Esas
KARAR NO : 2022/253

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 02/05/2018
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkil —- oluşabilecek hasarlara kaşı ——– sigortalı sevk ve idaresindeki — plakalı araç ile davalı şirkette poliçesi — plakalı araç arasında meydana gelen zincirleme kaza neticesinde müvekkil şirket sigortalısına ait aracın pert olduğunu, işbu kaza neticesinde — sigortalı ile müvekkil şirket —— üzerinden anlaşma sağlandığını, Müvekkil şirketi — tarihinde sigortalısına ödendiğini, kalan ——kısmı kazaya karışan —— kalan — bedel için ise müvekkil şirketin başvurusunun reddilmesi neticesinde, davalı—— sayılı dosyasından icra takibine geçildiğini,
Davalı şirket müşterisinin/sigortalısının sürücüsünün kusurlu olup müvekkil şirket kusur oranını %50-50 oranın da uyguladığını ve asıl alacak miktarı yönünden davalı yanın — — poliçesi kapsamında sorumlu olduğunu, —– poliçesi kapsamında karşılandığını, işbu alacağın tahsili amacı—– dosyasında davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, davalının sigortalısının zararın oluşmasında sorumluluğu sabit olmasına rağmen söz konusu icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, davalı/borçlunun anılan bu borca yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın hiçbir hukuki dayanağı olmayıp, İ.İ.K. madde 67 gereği itirazın iptali gerektiğini, sorumluluğu sabit olan davalının muaccel ve likit olan borca karşı yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu beyan etmiş, davanın kabulünü, davalı yanın takibe, borca, faize ve tüm ferilerine yönelik tüm itirazların iptalini, itiraz nedeni ile duran — üzerinden takibin devamını, İ.İ.K. 67/2 maddesi gereği davalının takibin %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafın— tarihinde meydana gelen bir kazada sigortalısı aracının zarar görmesi ve bu zararı ödemeleri sebebi ile ödedikleri hasar tazminatının %50 sini, kazaya — sigortacısı olan müvekkilden talep ettiğini, müvekkil aleyhine—giriştiği ilamsız icra takibe vaki itirazın iptalini talep ettiğini, — aracın — müvekkil — tarafından düzenlendiğini, davacının sigortalısı aracın yaptığı kazanın meydana gelmesinde ve davacının sigortalısı aracının zarar görmesinde Kaza Tespit Tutanağında görüldüğü üzere sigortalı aracın ve sürücüsünün hiçbir kusuru olmadığını, Davacının sigortalısı olduğunu iddia ettiği— görmesinde, kazaya karışan — aracın, davacının aracına duramayarak arkadan çarpmasına sebebiyet verdiğini, bu sebeple davacının sigortalısı aracın zarar görmesindeki kazanın meydana gelmesinde sigortalımız aracın hiçbir kusuru olmadığını, bu sebeple de davanın reddi gerektiğini, talebin fahiş olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçede yazılı limitle ve sigortalısının kusuru oranı ile sınırlı olduğunu, müvekkil şirketin faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, bu sebeplerle; davacının sigortalısının aracının zarar görmesinde sigortalımız aracın kusuru olmadığından davanın reddini, reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava trafik kazası neticesinde — kapsamında sigortalısına ödeme yapan sigorta şirketinin, yaptığı ödemeyi rücu istemine ilişkindir.
Davaya konu trafik kazasının incelenmesinde— oluştuğu kazanın meydana geliş şekli — kaza tespit tutanağına göre yolun sağ şeridinde duraklama yaptığı arkasından gelen davacının — plakalı aracın takip —-koruması ile birlikte çarpmadan durduğu akabinde——– plakalı araca çarpması ile meydana gelmiştir.
Davalı— kaza tarihindeki——– kapsamında sigortacısıdır. Diğer yandan davalı tarafça davaya cevap dilekçesinin sunulmadığı anlaşıldı.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış olup öncelikle bir kusur uzmanı bilirkişiden rapor alınmış rapor içeriğine göre kusurun—sürücüsüne ait olduğu mütalaa edilmiştir. Akabinde itirazlar üzerine dosyanın —– sağlanmış ve kusur yönünden rapor alınmış olup önceki rapor ile aynı doğrultuda görüş mütalaa olunarak kazanın oluşumundaki kusur —plakalı —- olduğu belirtilmiştir. Kusur takdirinin mahkemeye ait olduğu da gözetildiğinde işbu bilirkişi raporları ancak yol gösterici yardımcı nitelikte olmalıdır. Bu noktada mahkememizce —–aracın seyir halindeyken duraklamasının işbu sürücü yönünden bir kusura sebep olamayacağı anlaşılmıştır, zira —acil durumlarda duraklama yapmaları gayet olağan bir durumdur ve zaten bu sebeple trafikte takip mesafesine dair düzenlemeler getirilmiştir. Diğer yandan —— sürücüsü durakladığında hemen arkasından—- çarpmadan durabildiği gözetildiğinde tehlike yaratacak bir duraklama olmadığı anlaşılmaktadır.— plakalı araç sürücüsü takip mesafesini korumaması ve/veya hızını trafiğin seyrine göre etkili fren yaparak durabileceği limitlerde tutmaması nedeniyle duramamış ve kazaya sebebiyet vermiştir. Sonuç itibariyle –plakalı aracın kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru söz konusu değildir.
İzah olunan gerekçeler ile davacının davasının ispatlanamadığı kanaati hasıl olmakla davanın reddine dair karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın İSPATLANAMAMASI nedeni ile REDDİNE;
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 80,70TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 171,54 TL harçtan mahsubu kalan 252,24 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3—— davalı vekili için takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.