Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/446 E. 2023/50 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/446 Esas
KARAR NO : 2023/50

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/04/2018
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 14/12/2016 tarihinde—– ait —– plakalı araç ile —– malik ve işleteni olduğu —— plakalı araç arasında kaza meydana geldiğini kazada sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu beyan ederek şimdilik 100,00-TL hasar bedeli ve hasar bedelinin tespiti için yapılan 354,00-TL—— ücretinin poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan 25/01/2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu müvekkilinin ancak kusur oranında zarardan sorumlu olabileceğini ——ücretini müvekkilinden istemesinin haksız olduğunu beyan ederek açılan davanın reddini talep etmiştir.Davalı Şirkete müzekkere yazılarak poliçe ve kazaya ilişkin hasar dosyası istenilmiş olup gelen yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır. İncelemesinde; poliçe başlangıç tarihinin 07/04/2016 bitiş tarihinin 07/04/2015 olduğu davacının başvurusu neticesinde 20/01/2017 tarihinde 9.000,00 TL 30/01/2017 tarihinde 1.620,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.——müzekkere yazılarak davaya konu kazaya ilişkin kaza tespit tutanağı istenilmiş olup gelen yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Dosya bilirkişiye tevdi edilerek kusur ve hasara ilişkin rapor tanzim edilmesi istenilmiş olup bilirkişi hazırlamış olduğu raporda özetle; sigortalı araç sürücüsünün kazada %100 kusurlu olduğu araçtaki hasar bedelinin 10.620,00 TL olduğunu bu bedelin davacı tarafça ödendiğini beyan etmiş onarımın eksik bırakılıp bırakılmadığının teknik olarak incelenmesinin mümkün olmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekili değer artırım dilekçesi ile; 6.666,81 TL hasar bedeli ile 354,00 TL —–ücretinin 25/01/2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasar tazminatı ve—–ücreti istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı yasal deliller hep birlikte değerlendirildiğinde 14/12/2016 tarihinde kaza meydana geldiği kazada sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu davacının sigorta şirketine yaptığı başvuru neticesinde sigorta şirketi tarafından 10.620,00 TL hasar bedeli ödendiği noktasında dosyada ihtilaf bulunmamaktadır. Ancak davacı vekili aracın onarımının davalının gösterdiği serviste yapılmakla birlikte eksik yapıldığını iddia etmiş olup davacının eksik tamirat yapıldığına ilişkin yaklaşık 1 yıl sonra rapor aldığı anlaşılmakla bilirkişi tarafından onarımın eksik bırakılıp bırakılmadığı noktasında teknik inceleme yapılamamıştır. Türk Medeni Kanun 6. Madde gereğince aksi bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olup somut olayda eksik onarım yapıldığını iddia eden davacı taraf iddiasını ispatlayamadığından açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE
2-Sair hususların gerekçeli kararda açıklanmasına,
3-Alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 35,90 TL ve 112,00 TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 32,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki ——nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.