Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/413 E. 2019/1272 K. 23.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/413 Esas
KARAR NO: 2019/1272
DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/04/2018
KARAR TARİHİ: 23/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili hakkında ——- Asliye Ticaret Mahkemesi ——- D.İş sayılı kararına dayanarak ——— İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyasıyla alacak takibi başlattığını, davalının istemi üzerine müvekkilinin taşınır ve taşınmaz mallarının ihtiyati haczine karar verildiğini, müvekkilinin davalının babası olan ———düzenleme tarihli — ödeme tarihli ——– bedelli olan bonoyu teminat senedi olarak verdiğini, karşılığında müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkilinin yine ——–düzenleme tarihi —- ödeme tarihi—– olan ——–TL bedelli başka bir senet verip senet bedelini nakden aldığını, müvekkilinin bu senedi vadesinde ödeyip ödemediğinden hakkında ——–İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyası ile alacak takibi yapılmış ve borcunu icra aşamasında ödediğini, davalının murisinin zaman zaman yapılan para alış-verişi sebebiyle —-düzenleme tarihli —- ödeme tarihli ——–bedelli senedi teminat olarak elinde tuttuğunu, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, mevcut borçlarının da icra dairesi kanalı ile ödediğini, davalının babası ——— düzenleme tarihli — ödeme tarihli ———– bedelli olan senetle ilgili olarak müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadan vefat ettiğini, mirasçısı davalı — de senet bedellerinin ödenmediği gerekçesi ile müvekkili hakkında icra takibi başlattığını, müvekkilinin davalının murisine borcunun bulunmadığını, müvekkilinin banka hesapları incelendiğinde davalı —babası senet lehdarı müteveffa ——– tarafından müvekkiline hiçbir ödeme yapılmadığının görüleceğini, senet bedeli ————–olduğundan davalı yanın murisinin bedeli finansal kurumlar aracılığıyla yapmış olması ve ispat etmesi gerektiğini, davalı yanın murisi tarafından müvekkiline senette yazan ——— nakit paranın verilmediğini, müvekkilinin takip konusu edilen senetten dolayı bir borcu bulunmadığını, davalının bedelsiz olan senedi icra takibine konu etmekle yasaya aykırı davrandığını, davalının murisinin kasasından çıkan senetlerin hepsini icraya koyduğunu, bu sebeple müvekkilinin senet borçlusu olmadığını, senedin davalının murisinde teminatta bırakıldığını, öncelikle takip konusu dosya hakkında dava sonuna kadar tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin davalıya borcu olmadığının takip konusu yapılan senedin bedelsiz kaldığının tespit edilmesini, %20 den aşağı olmamak üçere tazminata hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müteveffa —— tek mirasçısı olan müvekkilinin, elinde bulunan, — düzenleme tarihli ve — vade tarihli olan —- senedin, —Asliye Ticaret Mahkemesinin —-.ile ihtiyati haciz kararına istinaden, —-.İcra Müdürlüğü —- Esas sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davacıya ait -gayrimenkule haciz konulduğunu, haciz sonrası davacı tarafından ödeme yapıldığını, —-düzenleme tarihli — Vade tarihli, ——— senet için de ödeme beklenildiğini, ancak ödeme yapmayan davacı hakkında, ——Asliye Ticaret Mahkemesinin —- D.İş. ihtiyati haciz kararı alındığını ve —- İcra müdürlüğünde ——— Esas sayılı takip açıldığını, ödeme emrinin, borçluya ulaşmasından sonra davacının davayı açtığını, müteveffa tarafından davacıya verilen —– TL karşılığında imzalattırılan senette herhangi bir ibare bulunmadığını, dolayısıyla bu senedin teminat senedi olduğundan bahsetmenin mümkün olmadığını, davacı tarafından para alışı olduğunu, ancak davacı tarafından aldığı borçların, veriş kısmı olarak müteveffaya hiç ödeme yapılmadığını, — düzenleme tarihli — vade tarihli ve —- senede dair ödeme yapmadan vefat ettiğini belirtmiş ise de; düzenleme tarihinde – ay sonra müteveffa, —-tarihinde vefat ettiğini, müteveffanın, davacı …’a her iki senet haricinde de bir hayli miktar, kendisine elden yada banka hesap aracılığıyla gönderdiğini, davanın reddi ile, mahkemece verilen teminat harici olmak üzere, dava sonunda %20’den az olmamak kaydıyla, borcu ödemediğinden dolayı tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan icra takibine konu bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık; somut olay bakımından dosyada bulunan takip dayanağı bononun teminat senedi olup olmadığı, dolayısı ile mücerret borç ikrarını içerip içermediği, varılacak sonuca göre bahsi geçen bonoya dayanılarak alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapılıp yapılamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Uygulamada bir sözleşmede karşı edimin (güvencesi) teminatı olarak verilen ve teminat senedi olarak adlandırılan bonolar görülmektedir.
Takip dayanağı bononun teminat bonosu olduğu iddiasının, hangi ilişkinin teminatı olduğu senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı bir belge ile ispatlanması gerekir—————–
Mücerret kıymetli evrak, senedin tanzimine sebep olan asıl borç ilişkisinin (temel borç ilişkisi) senetten anlaşılmasına imkân bulunmayan kıymetli evraktır. Ancak mücerret senetler de bir temel münasebete dayanır. Bu tür senetlerle söz konusu hukuki münasebet arasında bir bağ kurulmamıştır. Senet hamili bir ihtilaf hâlinde alacağını kıymetli evraka dayandırabilir. Geçerli bir temel münasebetin bulunmadığı veya buna ilişkin defilerin dermeyanı ve ispatı meselesi borçluya yüklenmiştir.
Bononun teminat senedi olduğu senet metninden anlaşılamıyor ise bu hâlde düzenleyen, senedin lehtarı veya hamili ile kendi arasında var olan sözleşmedeki karşı edimin güvencesi olarak verildiğini bir kişisel defi olarak ileri sürebilir; ancak bu iddiasını yazılı delil ile kanıtlaması lazımdır. Senedin teminat senedi olup olmadığı yargılama sonucunda belli olacaktır; sonuçta bu senede dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılamaz. Bu konuda bononun sözleşme ile bağlantısı kanıtlanmalıdır.
Somut olay değerlendirildiğinde; takibe konu bonoda borçlu tanzim eden, alacaklı muris lehtar konumundadır. Senet üzerinde “nakden” ibaresi yer almaktadır. İspat yükü üzerinde bulunan davacı senedin teminat amaçlı verildiğini herhangi bir yazılı delil ile ispat edememiştir. Bu itibarla açıklanan gerekçeler ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 3.415,50 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 3.371,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 17.950,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ———– Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/12/2019