Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/333 E. 2020/748 K. 23.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/247 Esas
KARAR NO : 2020/672
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/02/2018
KARAR TARİHİ : 10/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında —— faaliyeti konusunda ticari faaliyette bulunduğunu, davacının ——- no.lu taşıma belgesi ile —– işini —— aracılığıyla gerçekleştirdiğini, ancak malların —— için yaklaşık —-beklediğini, —- tarihinde malların limandan ancak çıkartılabildiğini, —– kendilerine —- bedelli bekleme ve demuraj masrafı oluştuğunu ilettiğini, gönderilen firma olan————- ödeme yapıldığını, bu rakam mahsup edildiğinde———— fatura alacaklarının ortaya çıktığını, taşıma işinin kurallara uygun olarak sorumluğunda olan gümrük işlemlerine ait masrafları ödemekten imtina ettiğini, davalı firma ile aralarındaki ticaret ilişkisinden kaynaklanan faturaya dayanarak davalı firma aleyhine —– dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, açıklanan nedenlerle —– esas sayılı dosyasından takibe geçilen —– tespiti ile borçlunun borca itirazının iptaline ve takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı hükmedilmesine, ticari faize ve yargılama giderleriyle vekalet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin satıcı 3. kişi——- satın aldığı malları taşıma ve ——- getirme konusunda davacı şirket ile anlaşıldığını, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığını, sözlü mutabakat ve elektronik posta yazışmalar bulunduğunu, bu taşıma işine ilişkin davacı tarafın —— bedelli navlun faturası kestiğini, bu faturayı müvekkili davalı şirketin ödediğini, daha sonra da davacı tarafın bu kez, —– limanda uzun süre kalması sebebiyle ——- bedelli demuraj faturası kestiğini, bu fatura bedelinin de müvekkili şirketin ödediğini, yine davacı tarafından —– bedelli fatura kestiğini, bu faturayı da müvekkili şirketin ödediğini, yani müvekkili şirketin toplamda —- navlun, demuraj ve diğer masraflar ithalat ödemelerini eksiksiz tam olarak yaptığını, ancak bir süre sonrasında davacı şirket tarafından müvekkili şirkete bu kez ———— bedelli bir fatura daha kesildiğini, müvekkili şirketin bu faturaya navlun, demuraj bedellerini ve diğer masrafları ödediklerinden itiraz ettiğini, davacı tarafın bu faturanın geminin liman masraflarına ilişkin olduğunu, —– şubelerinden kaynaklı sistemsel bir hata olduğunu, dolayısıyla önceki faturaların eksik düzenlendiğini söylediğini, davalı müvekkili şirketin ısrarla istedikleri masrafların neye ilişkin olduğunun açıklamasını, detaylandırmasını istemiş ise de davacı tarafından çelişkili açıklamalar yapıldığım, —– doğruluğu ve geçerliliği tartışılan, davacıya sonradan kestiği her faturanın müvekkili şirketten tahsil edilmek istenilmesinin hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, açıklanan nedenlerle hukuka ve yasaya aykırı açılan davanın reddine, yargılama ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanılmış, uyuşmazlığın çözümü için dosya önce mali bilirkişiye akabinde taşıma konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi Mali bilirkişi —- tarihli bilirkişi raporunda; tacir olan tarafların —- ticari defterlerinin TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, taraflar arasında ticari ilişkinin ihtilafsız olduğu, davacı tarafından ticari ilişkiden dolayı —–tarih — tarih —- tarih —— tutarlı faturalar tanzim ettiği, davalının işbu fatura bedellerini ödediğini ve buna ilişkin dekontları da dava dosyasına sunduğu, ihtilafsız olan bu işlemler için karşılıklı hesapların mutabık olduğunu, İhtilafın —— tarih,————- bedelli fatura olduğu, faturanın davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, faturanın; davacı tarafın, taşımasını yaptırdığı geminin ——– kendi dışındaki sebeplerle iki ay gibi uzun bir süre beklemek zorunda kaldığı iddiasıyla ödediği demoraj bedeli —- masrafların bedelini olarak takip konusu tutan davalı tarafa rücü edip edemeyeceği olduğunu,———– ara kararında, dava konusu ihtilaf konusunda kanaat oluşturabilmek için dosyanın mali bilirkişiden geldikten sonra — —- taşıma uzmanına tevdi edileceği kararlaştırıldığını, konu uzmanı bilirkişi incelemesinden sonra kısmen ya da tamamen davacı lehine hüküm kurmak istemesi halinde, takip konusu ihtilaf konusu fatura —– tutan değil, daha düşük tutar olarak kendi defterlerinde gözüken —– isteyebileceğini,faizin her ne kadar taraflar arasında muhtelif e-posta yazışmaları bulunsa da davalı tarafı temerrüde düşüren, münhasıran takip konusu alacağa yönelik tebliğ şerhine havi ihtarname yahut eşdeğer belge bulunmadığından davacının takip öncesinde faiz talep edemeyeceğini,ancak, Savın Mahkeme ’nin kısmen ya da tamamen Davacı/Alacaklının lehine hüküm kurması halinde: tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle takip tarihinden sonrasında yabancı para —— para alacağı için 3095 s.km.4/a maddesi kapsamındaki “…Sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadım hallerde, yabancı vara borcunun faizinde —– o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oram uygulanır.—— faizi isteyebileceğim kanaatlerine ulaşıldığını bildirmiştir.
Bilirkişi —- tarihli raporu ile; davacı ile davalı,—- — yapılacak konteyner denizyolu yük taşıması konusunda anlaşmışlardır. Yükün taşınma şekli—- Yani —— geçtiğinden itibaren tüm masraflar ve riskin alıcıya geçtiği taşıma şeklinin olduğunu,bu taşımada söz konusu mallar önce —– gönderilmiş fakat yol süresinde —- ithalat kuralları değişmiş, gönderilen söz konusu ürünün —-İthalatı yapılmadan —– geri getirtmesi durumu meydana gelmiştir. İlgili ürünler mahrece İade edildiğini,söz konusu malların —- ihracatında gönderici durumundaki davalı, bu taşımada alıcı durumunda olduğunu,her iki durumda da davacının kendisine düzenlediği faturaları, ——- fatura hariç, ödemiş ve malları teslim alındığını,taşıma şekli ne olursa olsun söz konusu taşıma ile ilgili masraflar ödenmemiş olsa da konteyner gemiye yüklenip —- yola çıkabileceğini,alacaklı, bu durumda kendine tanınan hapis hakkını kullanmadığını, bu alacağın olmadığı ya da alacaktan vazgeçildiği anlamına gelmediğini,asıl fatura —– tarafından davacı adına düzenlenmiş ve kabul edildiğini,sırf bu durum davalıyı ödeme sorumluluğu altına sokmayacağını,faturanın İşbu taşıma ile ilişkili olduğu, İçeriğinin hangi kalemlerden oluştuğu muhtaç olduğunu,dosyada bazı masraf kalem başlıkları sunulduğunu, fakat hangi masraf için ne kadar ödeme yapıldığı, bu ödeme karşılığı alman dekont, rapor, fiyat çizelgesi v.b sunulmadığını, davacının alacağına dayanak yaptığı faturanın içerik olarak açıklanması ve davacının bu masrafları belgelenmesi gerektiğini aksi takdirde davacının alacağının izaha ve ispata muhtaç olduğunu kanaatine varıldığını görüldüğünü ;
Yine —— tarihli ek raporunda bilirkişinin davacının alacağına dayanak yaptığı faturanın içerik olarak açıklanmasını, fiyat çizelgesi, ücret tarifesi ya da yapılan işlerin için 3. taraflarla fiyat da içeren bir anlaşma sunarak davacının bu masrafları belgelemesi gerektiğini, aksi takdirde davacı alacağının hesaplanmasının izaha muhtaç olduğunu kanaatini bildirmiştir
Tüm dosya kapsamına göre yapılan değerlendirmede; taraflar arasında ticari ilişkinin ihtilafsız olduğu, ihtilafın —–tarih, —- no.lu —– bedelli fatura olduğu, faturanın davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, asıl faturanın —— tarafından davacı adına düzenlenmiş ve kabul edildiği, yalnızca bu durumun davalıyı ödeme sorumluluğu altına sokmayacağı, faturanın anlaşma konusu taşıma ile ilişkili olduğu, içeriğinin hangi kalemlerden oluştuğunun muhtaç olduğu, dosya kapsamında bazı masraf kalem başlıklarının sunulduğu, fakat hangi masraf için ne kadar ödeme yapıldığı, bu ödeme karşılığı alınan dekont, rapor, fiyat çizelgesi v.b sunulmadığı, davacının alacağına dayanak yaptığı faturanın içerik olarak açıklanması ve davacının bu masrafları belgelenmesi gerektiği tespitlerini içeren bilirkişi raporunun hükme esas alınacak nitelikte olması nedeniyle hükme esas alınmış, alacağını ispatlayamayan davacının davasının reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 648,95 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 594,55 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.703,13 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5 -Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ————Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2020