Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/307 E. 2019/361 K. 26.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-KARAR-
ESAS NO : 2018/307 Esas
KARAR NO : 2019/361

DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 13/03/2018
KARAR TARİHİ : 26/04/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacının maliki olduğu “———————- 330,15 m² kayıtlı arsa niteliğinde taşınmaz üzerinde 09/09/2008 tarih ve —— yevmiye nolu işlem ile —– davalı ——.lehine 1.derecede 150.000,00 TL değerinde tesis edilmiş bir ipotek bulunduğunu; davacı tarafından taşınmazın 07/02/2014 tarihinde edinildiğini; taşınmaz üzerindeki ipoteğin ise eski malik——————– tarafından üçüncü şahıs teminat ipoteği şeklinde tesis edildiğini; davalı ile dava dışı ——————.arasında 13/08/2007 tarihinde akdedilen ————- sözleşmesi kapsamında teminat maksadıyla birinci dereceden sözleşme bedeli olan 150.000,00 TL’lik üçüncü şahıs ipoteği davalı lehine tesis edildiğini; davaya konu ipoteğin tesis edilme sebebi olan fason üretim sözleşmesi 1 yıllığına 13/09/2007 tarihinde akdedilmiş olduğunu; sözleşmenin teminatı amacıyla tesis edilmiş olan ipotek işlevini yitirdiğini; ipoteğin tesis edildiği tarihten bu yana davacıya yönelik davalı tarafça herhangi bir bildirim takip yapılmadığını ve herhangi bir risk doğmadığını; davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin tesis edildiği tarih üzerinden uzunca bir zaman geçmiş olmasına rağmen davalı şirketin davacıdan herhangi bir alacağı bulunmadığından varolan bir borç veya gerçekleşebilecek bir risk bulunmadığını; ipoteğin tesis sebebi olan ————– sözleşmesi kapsamında bir borç veya riskin bulunmadığını; ipoteğin tesis edilmesinin üzerinden 10 yıl gibi uzun bir sürenin geçtiğini; davaya konu ipotekli taşınmazın satışı yoluyla herhangi bir takip başlatılmadığını; bu nedenlerle, dava dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamıyla da davacıya ait —————– kayıtlı arsa niteliğindeki taşınmaz” üzerine 1.dereceden 150.000,00 TL değerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini; yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; ipoteğin tesis nedeninin fason üretim sözleşmesi olduğunu; bu sözleşme gereği alacaklı davacı şirket, sözleşme yükümlüsü —————–.olduğunu; davacının bu şirket adına dava açması gerektiğini; yine davacı taraf ipotekli taşınmazı 07/02/2014 tarihinde devir aldığını; ipoteğin terkinini talep ettiğini; davacının bu talebinin değeri belli olan 150.000,00 TL ipotek bedelini davacı şirkete ödemesi ya da mahkeme veznesine depo etmesi gerektiğini; yine cevap dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapamında, davacının davasının dinlenebilmesi için ipotek bedeli olan asgari 150.000,00 TL’nin verilecek kesin süre ile ve belirlenen bankaya yatırılması, yatırmadığı takdirde davanın reddine karar verilmesini; yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava; ipoteğin fekkine karar verilmesi istemine; ilişkindir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakma görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilen davalardır. Buna göre, her iki tarafın da “ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davaları, ticari dava sayılmıştır. Mutlak ticari davalar ise, tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre; tüm dosya kapsamının ve yukarıda anılan yasal düzenlemelerin değerlendirilmesinde, davalılardan —————— tacir olmasına rağmen davacı tarafın tacir olmadığı gibi taraflar arasındaki uyuşmazlığın TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar kapsamında da bulunmadığı; bu itibarla, davanın nispi ve mutlak ticari davalardan olmaması nedeniyle Mahkememizin görevli bulunmadığı anlaşılmış; aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle; HMK 115-2 md uyarınca dava şartı noksanlığından usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin, HMK’nun 331-(2) md uyarınca yargılamaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde bu mahkemece karara bağlanmasına; görevli mahkemede davaya devam edilmez ise talep halinde dosya üzerinden mahkememizce karara bağlanmasına,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.