Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/265 E. 2022/401 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/265 Esas
KARAR NO: 2022/401
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 26/02/2018
KARAR TARİHİ : 17/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı—- kaza anında —sevk ve idaresindeki —- araç ile normal hızla şeridinde ilerlediğini, —-plakalı davalı —-sevk ve idaresindeki— yan yoldan gelerek kontrolsüz bir şekilde ana yolda giden davacıya ait —- tarihinde —-meydana geldiğini, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağının düzenlendiğini, davalının asli kusuru olduğunu ve kaza sonucunda davacının aracında —– tamirat yapma mecburiyetinde kaldığını, davacının aracında yapılan tamiratın ne olduğunu gösteren ve düzenlenen fatura örneğini bu hususun ispatına yönelik olarak delil sunulduğunu, davacının aracında kaza nedeniyle —- —— olup kazaya yönelik tüm bilgi belge ve hasar dosyasının bu hususun ispatına yönelik olarak delil olarak sunulup sigorta şirketinden celbinin talep olunduğunu, trafik kazasına karışan —- aracın dava süresince 3.kişilere satılma imkanının bulunması bu halde davacının telafisi imkansız zararları doğacağından bahse konu araç kaydı üzerine 3. Kişilere devir ve intikalinin önlenmesi için öncelikle teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını talep etme zarureti doğduğunu, davanın kabulünü, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —- tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmektedir.
CEVAP:
Davalı — cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen — plakalı aracın olay tarihinde davalı şirkete sigortalı olduğu iddia edilmekte ise de bu iddianın doğru olmadığını, davalı şirket kayıtları incelendiğinde — plakalı araç için kaza tarihine geçerli olan bir sigorta poliçesi kaydına rastlanmadığını, bu nedenle meydana gelen kaza sonucunda oluşan zararlara ilişkin davalı şirketin sorumlu tutulamayacağını, ancak davacı tarafın kaza tarihindi kapsar bir poliçe sunması halinde davanın esasına ilişkin cevap haklarının saklı tuttuklarını, dava dilekçesinde bahsi geçen — plakalı araç ile ilgili —-kayıtlarından yapılan araştırma sonucunda — aracın kaza tarihini kapsayan ve— tarafından düzenlenmiş olan —- bulunduğunun tespit edildiğini, bu nedenle davacı tarafın talebinin—- gerektiğini, yukarıda belirtilen sebeplerle davalı şirketin dava açılmasına sebebiyet vermesinin söz konusu olmadığını, bu sebeple davalı şirketin yargılama masrafları ve vekalet ücretinden sorumlu olmadığını, yukarıda açıkladıkları nedenlerle meydana gelen trafik katasında kusurlu olduğu iddia edilen —- plakalı araç için davalı şirket tarafından düzenlenmiş bir sigorta poliçesi tespit edilemediğinden ve dolayısıyla uyuşmazlık konusu olaya ilişkin bir sorumluluğu bulunmadığından açılan davanın davalı şirket adına reddine, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmektedir.
Davalı —–cevap dilekçesinden özetle; davanın tensip zaptının — tarihinde tebliğ aldığını, davaya konu kazayı — plakalı adına tescilli aracıyla yaptığını, kaza anında yürürlükte olan—aralarında düzenlenmiş olan —-davayı yanın tazmini talep ettiği zararını karşılayacak yeterlilikte olduğunu, bilirkişi raporu doğrultusunda mahkemece tespit edilecek tazmine konu bu poliçenin teminatının karşılamadığı bir zarar ortaya çıkması durumunda araç plakasını ve adına — düzenlenen —– olası zararı karşılayacak nitelikte olduğunu, işbu poliçenin kaza tarihinde aracının adına düzenlendiğini ve halen yürürlükte olduğunu, her ne kadar kaza raporunda %75 oranında asli kusurlu bulunmuş olmasının gerçeği yansıtmadığını, diğer aracın çarpma hızının en az —- olduğunu, kendisine dönüş yapacağı şeride geçerek gaza bastığını, kendisinin durmasına neden olduğunu ve kendisine kendi geliş yönüne göre sol şeritte çarptığını, çarpmanın etkisiyle aracının—- geri fırladığını, ekseninde bir tam bir çeyrek dönüş yaptığını, en düşük bir fren izi bulunmadığının kaza yeri fotoğrafında açıkça belli olduğunu, bu nedenlerle davanın —– ihbarına, kazadaki kusur oranının yeniden incelenip tespit edilmesine, delil listesinin kabulüne, davanın reddedilmesini talep etmektedir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava,maddi trafik kazası sebebiyle davacının maddi tazminat taleplerine ilişkindir.
Davaya konu trafik kazası —- plakalı araç seyir halindeyken —-istikametine seyir halindeyken —-Sevk ve idaresindeki—- plakalı aracın ön kısımları ile kendi aracının ön kısımlarına çarpması ile meydana gelmiş işbu kazada her iki araç hasar görmüştür.
—plakalı araç kaza meydana geldiği — bünyesinde —- numaralı ——- kapsamında sigortalı bulunmaktadır.
Gerçekleşen bu maddi hasarlı trafik kazasında kusur durumunun irdelenmesinde Davalı — plakalı araç ile — ana yola bağlantı yaparken geçiş önceliği kurallarına uymamakla KTK 47/d , 52/a-b , 57/b-5 , 84/h maddeleri uyarınca % 70 oranında kusurlu olarak tespit edilmiştir. —- plakalı araç sürücüsünün ise seyir halindeyken yolun durumu ve trafiğin akışına göre etkili fren yapmak sureti ile aracı durdurabilecek limitlerde aracını sevk etmediği gerekçesi ile %30 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Davacının talebi üzerine konunun teknik uzmanlık gerektiren bir alan olması sebebiyle araçta meydana gelen değer kaybı miktarının hesaplanması gerekmiş ve bu hususta alınan —- bilirkişi raporu dosyaya alınmış, rapor kapsamında yapılan denetimde yapılan hesaplamaların somut verilere dayalı ve denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır. Rapor kapsamında yapılan hesaplamalar neticesinde davacının aracında meydana gelen değer kaybı miktarı —olarak tespit edilmiştir. Kusur oranlarına göre yapılan hesaplamada ise davacının talep edebileceği tazminat miktarı —olarak hesaplanmıştır. Davalılardan — yönünden yapılan incelemede kaza tarihi itibariyle davalı —- tarafından düzenlendiği bu nedenle — eldeki davada pasif husumetinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Diğer yandan —mahkememize gönderilen yazı cevabında —–görülmekle yukarıda hesaplanan davacının talep edebileceği tazminat miktarından işbu tutarın da indirilmesi gerekmiştir.
Yukarıda izah olunan gerekçeler ışığında maddi tazminata ilişkin davanın ıslah dilekçesi de göz önüne alınarak davalı — Yönünden kabulüne diğer davalı —-yönünden ise pasif husumet yokluğundan reddine dair karar vermek ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM;
1-Davanın KABULÜ ile — değer kaybı alacağının davalı —– yönünden kaza tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davalı—-önünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine,
KARAR HARCI
3-Alınması gerekli 579,22 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile eksik bakiye 543,32 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı—– alınarak davacıya verilmesine,
5- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı —- vekili için takdir olunan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı — verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 77,00 TL’nin davalı —-alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 162,00 TL posta ücreti toplamda 962 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı —-sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davadan önce gidilen arabulucukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı17/05/2022