Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/259 E. 2020/282 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/259 Esas
KARAR NO: 2020/282
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 01/03/2018
KARAR TARİHİ: 23/06/2020
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirketin dekoratif cam ve tesisat alımı için anlaştıklarını; davacı tarafından, davalıya ——-adet çek verildiğini; davalı tarafından, davacıya ürün teslimi yapılmadığı gibi çeklerin haksız ve sebepsiz yere kullanıldığını; davalı şirketin ve davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarından da görüleceği üzere hiçbir şekilde mal teslimi yapmadığı ve fatura kesilmediğini; bu nedenle, çek bedellerinin tahsili için davalı aleyhine ——–İcra Müdürlüğü’nün ———–sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını; davalının icra takibine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini belirtmiş, davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına; %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ekli açıklamalı davetiyenin tebliğ edildiği; davalının, yasal süresi içerisinde davaya karşı cevap dilekçesi sunmamış olduğu; görüldü.
Dava; bedelsiz kalan çeklerin ödenmesinden kaynaklı alacağın tahsili istemiyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasında cam alışverişinden kaynaklı ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davacının davalıya bu ticari ilişki kapsamında çek verip vermediği, verdiyse davalının edimini yerine getirip getirmediği ile çeklerin tahsil edilip edilmediği, bu itibarla davalının sebepsiz zenginleşip zenginleşmediği noktalarında; toplanmaktadır.
————İcra Müdürlüğü’nün ——— sayılı takip dosyası içeriğine göre; —– tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı ———– borçlusunun davalı ————-olduğu, asıl alacak + işlemiş faiz toplamı ———– tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, örnek no:7 ödeme emrinin borçluya ———–tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından verilen itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği; icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi ———-tarafından müştereken düzenlenen ——— tarihli bilirkişi esas raporu ve ——- tarihli ek raporda; davacının usulüne uygun olarak açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan ——çeke dayalı alacağı bulunduğu, icra takibine konu çeklerin davalıya ait ——– tarihli ———-seri numaralı tahsilat makbuzu ile teslim edildiği tespit edilmiştir.
Davacı, davaya konu çeklerin davalıdan alınacak mallara karşılık avans olarak verildiğini, ancak davalı tarafından malların teslim edilmediğini, bu sebeple çeklerin bedelsiz kaldığını ileri sürmüştür.
—— olarak bir ——– mevcut bir borcun ifası veya itfası amacıyla verildiği kabul edilir. ——— birer ödeme aracıdır. Bunun aksine senedin teminat amaçlı veya rehin amaçlı veya ileride yerine getirilecek bir hizmetin ifası veya malın teslimi amacıyla avans olarak verildiğinin yazılı delille ispatı gerekir.
TBK 207 maddesi uyarınca aslolan peşin satış olup, peşin satışta mal ve bedel aynı anda ödenir. Kural olarak çek bir ödeme vasıtası olup mevcut bir borcun tasfiyesine yönelik olarak verildiğinin kabulü gerekir. Davacı peşin satışla ilgili yukarıdaki yasal ——– ve çekin bir ödeme vasıtası olduğu hususuna ilişkin kuralın aksini iddia ederek ileride teslim edilecek mallara karşılık olarak davalıya avans niteliğinde çek verdiğini, ancak davalının mal teslim etmediğini iddia etmiştir. Bu durumda ispat külfeti davacıda olup ———– bu yöndeki iddianın HMK. 200 ve devamı maddeleri uyarınca usulüne uygun delillerle kanıtlanması gerekmektedir————–
Süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalı, Hmk. 128. Maddesi gereği ileri sürülen tüm vakıaları inkar etmiştir. Davacı vekili dosya içerisindeki tahsilat makbuzundan hareketle ispat yükünün davalıda olduğunu ileri sürmüştür. Davalı tarafından dava konusu dekoratif camların teslim edildiği yönünde savunma yapılmış olsa dahi bu husus davalının ispat yükünü üzerine aldığı anlamına gelmez. Zira, çek bir ödeme aracıdır. TBK.’nın 207. maddesinin ikinci fıkrasında da asıl olanın peşin satış olduğu düzenlenmiştir. Buna göre davacının malları teslim aldığının kabulü gerekir. Dava konusu çekleri avans olarak verdiğini, çekler bedeli kadar malları teslim almadığını iddia eden davacının, bu iddialarını yazılı delillerle ispat etmesi gerekmektedir. Davalının, dava konusu çekler karşılığı mal teslim edildiğini savunması veyahut dava konusu çeklerin yer aldığı bir takım tahsilat makbuzlarının ibraz edilmesi ispat yükünü değiştirmemektedir—————
Mahkememizce iddiasını yazılı delil ile ispat edemeyen davacı vekiline ——— tarihli ——– numaralı oturumda yemin deliline dayanıp dayanmayacağı hatırlatılmış, davacı vekilince yemin deliline dayanılmadığı bildirilmiştir. Açıklanan sebeplerle, ispat yükünün davacıda olduğu gözetilerek tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İspatlanamayan davanın reddine,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 913,78 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 859,38 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/06/2020