Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/222 E. 2020/791 K. 30.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/222 Esas
KARAR NO : 2020/791
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/02/2018
KARAR TARİHİ : 30/11/2020
—– adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız ——, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
l. DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilleri ile—- adıan hareket eden —- — tarihinde ——- adı altında toplam—- bedelli su deposunun teslimi konusunda —- imzalandığını, anılan sözleşme uyarınca, —-adına hareket eden davalı —– avans alınmış ve davalı tarafın ricası üzerine sözleşmede bahsi geçmediği halde —-değerindeki senet iş bitiminde iade edilmek üzere, teminat olarak ekte sunulduğu üzere, sadece bedeli, borçlu ve kefil bilgileri yazılı ve imzaların atılı olduğu senedi davalı tarafa verdiğini, davacı müvekkiller ile —– hareket eden davalı bahse konu sözleşme kapsamında kalan tüm edimlerini karşılıklı olarak yerine getirmiş ve davacı müvekkillerinin işlerini —– tarihi itibariyle teslim etmiş, kalan bakiye için hak ediş raporu düzenlenip karşı taraf tebliğ edildiğini, bu aşamada davalı tarafın teminat senedi olarak verilen senedin iadesi söz konusu iken, senette boş olan olarak teslim edilen alacaklı, vade tarihi, düzenleme tarihi, düzenleme yerini ve ödeme şeklini davalının kendisi doldururarak veya bir başkasına doldurtarak hiç bir karşılığı olmayan, hiç bir alışverişe konu edilmeyen senet hakkında, —— tarihinde İhtiyadi Haciz kararı çıkartmış ve bu anılan karar uyarınca ——— sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine geçilmiş ve davacı müvekile ait tüm tapu, trafik ve banka hesap numaralarına haksız bir şekilde haciz konulduğunu,——— sayılı takip dosyasının dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren durdurulmasına, davanın kabulü ile —–vade tarihli —– bedelli senet nedeniyle müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine, davalı tarafından haksız ve yersiz açılan icra takipleri nedeni ile her bir müvekkil yönünden ayrı ayrı %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ll. DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı—– müvekkili —– borç para istemiş ve söz konusu borca karşılık da dava konusu senedi müvekkiline teslim etmiş hatta sahibi olduğu şirketi davacı Kayasuyu’da senette avalist olarak gösterdiğini, davacının, dava konusu senedi müvekkilinin ortağı olduğu şirket ile ilişkilendirmeye çalışarak ellerinde bir fotokopi parçasını delil olarak gösterip söz konusu senedin teminat senedi olduğu gibi soyut, izahtan vareste beyanlarda bulunarak huzurdaki davayı ikame ettiğini, senette lehdar müvekkilinin şahsı —- olduğunu, davacı yan iş bu davaya konu olan senedin bir fotokopisi olduğunu beyan ederek fotokopi evrakı dosyaya ibraz ederek senedin teminat senedi olduğunu senetteki bir kısım yerlerin sonradan doldurulduğunu, davacının iş bu iddiaları da yersiz ve mesnetsiz olduğunu, hukuka ve hakkaniyete aykırı davanın reddi ile, Davacı-Borçluların Asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere İcra İnkar-Kötüniyet Tazminatına Mahkum Edilmesine, tüm masraflar ve yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
lll.DELİLLER :
——
—–
IV.UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Uyuşmazlık, davacıların davalı tarafından—- sayılı takip dosyasına konu edilen —- tarihli senede ilişkin borçlu olup olmadıkları noktasında toplanmaktadır.
V.DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Davacı vekilince, davalı tarafından— sayılı takip dosyasına konu edilen — bedelli —– vade tarihli senede ilişkin borçlu olmadığının tespitini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafından, davacılar aleyhine —- sayılı takip dosyası ile — vade tarihli —– bedelli senet dayanak gösterilerek kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatılmış olup anılan takip kesinleşmiştir.
Davacı vekili söz konusu senedin teminat olarak verildiğini, hiçbir nakit veya mal alışverişi söz konusu olmadığını, senedi boş olan olarak teslim edilen alacaklı, vade tarihi, düzenleme tarihi, düzenleme yerini ve ödeme şeklini davalı kendisi doldururarak veya bir başkasına doldurtarak işlem yaptığını, iddia etmiştir.
Davalı vekilince, davacı borçlu yanın sahibi olduğu firma ile davalının ortağı olduğu firma arasında ticari ilişkiler gerçekleşmiş olduğunu, söz konusu ticari ilişkiler kapsamında davacı şirket ile müvekkilin ortağı olduğu şirket arasında cari hesap ödemeleri muntazam yapıldığı, bu ticari ilişkiler dışında davacı —– davalıdan borç para istemiş olduğunu söz konusu borca karşılık da dava konusu senedin teslim edildiğini, savunmuştur.
Dava, senede dayalı menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacılarca davalıya verilen senedin borç para karşılığı mı yoksa, sözleşme kapsamında teminat senedi olarak mı verilmiş olduğu noktasında toplanmaktadır.
Menfi tespit davasında, ispat yükü kural olarak davalı/alacaklıdadır. Bu genel ispat kuralının istisnası kambiyo senetleridir. Kambiyo senedine dayalı, Menfi Tespit Davasında ispat yükü Davacı/Borçludadır. Davacı/Borçlu borçlu olmadığını ispatlaması gerekir.
Kambiyo senetleri sebepten mücerret de olsalar esasında bir borç ilişkisine dayanırlar. Bonoya isteğe bağlı olarak ; Faiz , bedeli nakden ya da malen alındığı veya yetkili mahkeme kayıtları da koyulabilir. Ancak senette mal alış verişine dair —– alacak verecek ilişkisine dair —- ibareleri senede yazılmışsa, artık buna itibar edilir. Bu kayıtların aksini iddia eden senedi talil etmiş sayılır ve bu iddiasını ispatla mükelleftir.
Bu açıklamalara göre, davacının senedin teminat senedi olduğunu ispatlaması gerektiği, lakin senet üzerinde yahut da başkaca yazılı evrakta senedin teminat senedi olduğuna dair davacı/borçluca sunulmuş bir belge bulunmadığı, davalının senedi borç para karşılığı verdiği savunmasının ise, senetteki bedeli nakden alınmıştır ibaresi ile doğrulanması karşısında, davacının iddiasını ispatlayamamasından ötürü davanın reddine karar verilmiştir.
İİK 72/4. maddesi gereğince davalı alacaklı lehine %20 tazminata hükmedilmesi için, dava konusu takibin davacının talebi ile ihtiyaten durdurulması ve daha sonra haksız çıkması gerekir. Buna göre takip ihtiyaten durdurulmadığından Kötü Niyet tazminatına hükmedilmemiştir.
VI. HÜKÜM : (Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle)
1-Davanın REDDİNE,
2-Kötü Niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.373,55 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 1.319,15 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 11.255,90 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ——– Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/11/2020