Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/199 E. 2020/697 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/199 Esas
KARAR NO : 2020/697
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/02/2018
KARAR TARİHİ : 10/11/2020
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından işletilen—– davalıya ait araçların ihlalli geçisi nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla ———- dosyasından icra takibi başlatıldığını, icra takibi nedeniyle gönderilen ödeme emrinin davalıya —- tarihinde tebliğ edildiğini, davalı tarafından —-tarihinde borca ve ferilerine kısmi itirazda bulunulduğunu belirtmiş, dava dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında davalının———- dosyasına yaptığı itrazın iptaline, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin filosunda — vasıta olduğunu, tüm araçların —–kaydedildiğini, —-genelinde tüm geçişlerin sorunsuz tahsil edildiğini, tüm sistemlerde otomatik olarak ——yükleme talimatları bulunduğunu, bakiyenin eksi veya yetersiz olma ihtimalinin bulunmadığını, davacı şirketin gişe görevlilerinin araç şoförlerine geçiş anında bildirim yapmadığını, davacının sitesinden borç durumunun sorgulandığını, davalının borcunun olmadığının noter ile tespit edildiğini, icra takibine konu geçişlerden geçiş bildirim yazılarıyla haberdar olunulduğunu, geçiş ücretinin derhal ödenmek istendiğini, davacı şirketin banka hesap bilgilerinin bulunamadığını belirtmiş, cevap dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında davanın reddine, davalı aleyhine %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davalıya ait araçların, davacının işleticisi olduğu ücretli yoldan, ücret ödemeden geçiş yaptığından bahisle, davacı tarafından düzenlenen cezalı geçişe ilişkin ihbarnameden dolayı davacının başlatmış olduğu icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı şirkete ait davaya konu araçların —- ihlalli geçiş yapıp yapmadıkları, geçişl tarihi itibariyla araçlar yönünden tanımlı —– hesabında geçiş ücretinde yeterli bakiye olup olmadığı, takibin ferileriyle birlikte yerinde olup olmadığı noktalarında; toplanmaktadır.
—– takip dosyası içeriğine göre; — tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı—– borçlusunun davalı —– geçiş ücreti ve—- ceza tutarı olmak üzere toplam —– tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, örnek no:7 ödeme emrinin borçluya — tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilince verilen —— havale tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi — tarafından düzenlenen —- tarihli esas rapor ve —- tarihli ek rapora göre; davalıya ait araçların davacı tarafından işletilen köprü ve otoyoldan geçtiği, davalı şirkete ait araçların —- hesabının mevcut olduğu, otomatik yükleme talimatının bulunduğu, davalı şirkete ait araçların geçişlerden kaynaklı—- ceza bedeli,— normal geçiş ücreti olmak üzere toplam — bedelden sorumlu olduğu, icra takibine konu ———kısımdan ise davalının sorumlu olmadığı tespit edilmiştir.
4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir—————-
Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.—–
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama sonunda; davalı şirkete ait araçların, davalının işletmekte olduğu otoyoldan ihlalli geçiş yaptığı, ihlalli geçiş bildiriminde belirtilen geçiş ücret(ler)inin ——yayınlanan köprü ve otoyollar ücret tarifesine uygun olduğu, otoyola girişte gişeyi geçebilmek için ya —– sisteminin kullanılmasının gerekli olduğu, otoyolu kullanan tarafın ——bakiyesini yeterli tutmakla en azından geçişten itibaren —- gün içinde bakiyesini yeterli hale getirmekle yükümlü olduğu, —– sistemi kullanmayan sürücü/malikin zaten ödeme yapmadan geçiş yaptığının bilincinde olduğu ve bu halde de— içinde geçiş bedelinin ödenmesi gerektiği, aksi halde gerek—- bakiyesinin yeterli olmaması ve en azından—- içinde bakiyenin yeterli hale getirilmemesi, gerek —–sistemine dahil olmayanların nakit ödeme yapmamaları ve —- içinde geçiş bedelini ödememeleri halinde ceza bedelinin tahsil koşullarının oluşacağı, ceza bedelinin tahsili için ihlalli geçiş bildirimi düzenlenmesinin ve/veya tebliğinin zorunlu olmadığı, örneğin —- hesabına tanımlı kredi kartı otomatik ödeme talimatı bulunsa dahi geçis anında bakiyenin yetersiz olduğu hallerde ——-hesabına yükleme yapılamamış olmasının davalı ile otomatik ödeme talimatı verilen banka arasındaki bir hukuki ilişkiyi ilgilendirdiğinden veya sürücünün ihlalli geçiş bildirimini araç malikine ulaştırmamış olmasının davalı araç maliki ile sürücü arasındaki hukuki ilişkiyi ilgilendirdiğinden ya da aracı kiralayanın ihlalli geçiş yapması halinde bu durumun davalı araç maliki ile aracı kiralayan arasındaki hukuki ilişkiyi ilgilendirdiğinden bu gibi hukuki ilişkilerden kaynaklanan savunmaların davalıya karşı ileri sürülemeyeceği gibi bunlardan dolayı davacının sorumluluğunun bulunmadığı, Kanun’un açık hükmü karşısında ihlalli geçiş nedeniyle oluşan alacağın davalı araç malikinden talep edilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı, ihlalli geçiş yapıldığı iddiasının da davalının kabulünde olduğu, geçiş esnasında —— hesabında bakiye bulunup bulunmadığının uyuşmazlık konusu olduğu, uyuşmazlığa konu alacağın götürülecek borç niteliğinde bulunduğu nazara alınarak bilirkişi raporu tetkik edilmiştir.
Bilirkişi raporunda bir kısım araçlar yönünden geçiş esnasında—– hesabında yeterli geçiş ücreti bulunmakta olduğu tespit edilmiştir. Geçiş esnasında yeterli geçiş ücretinin —– hesabında bulunduğu bu durumda ihlalli geçişin varlığından söz edilemez. Geçiş anında bulunmamakla birlikte geçişi izleyen —- gün içerisinde —— hesabında yeteri kadar geçiş ücreti bulunması halinde ise davacı şirkette bu ücreti tahsil etme yükümlülüğü yüklenemez.
Davacı vekilince dava dilekçesinde de belirtildiği üzere,—– takip dosyasında davalı borçlu tarafından kısmi itirazda bulunulmuş, —- geçiş ücreti yönünden ise borç kabul edilmiştir. Anılan geçiş ücreti tutarı yönünden harç ikame edilerek itirazın iptalini talep etmekte davacının hukuki yararı bulunmamaktadır.
7144 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca yasa değişikliğinin henüz ödenmemiş tüm para cezaları hakkında uygulanması gerektiğinden eldeki davada 4 kat ceza tutarını aşan kısım yönünden davanın konusuz kaldığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Esastan Sonuçlanmayan Davada Yargılama Gideri” başlıklı 331.maddesinin 1. fıkrasında; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceğinin düzenlendiği, bu halde dava açıldığı zaman hangi tarafın haksız olduğunu tespit edilerek tutumuyla dava açılmasına sebep olan tarafın yargılama gideri ile mahkum edilmesi gerektiği ———- buna göre davanın açıldığı tarih itibariyle davacının davasında haklı olduğu, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin buna göre nazara alınması gerektiği yönünde oluşan kanaat ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kısmen Kabulüne;
—–sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan kısmi itirazın —- ceza tutarı yönünden iptaline, anılan tutara takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
—- üzerinden itirazın iptaline konu talebin dava tarihinden sonra gerçekleşen yasal düzenleme gereğince konusu kalmadığından Karar Verilmesine Yer olmadığına,
——- geçiş ücreti yönünden hukuki yarar dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
Aşan istem yönünden davanın reddine,
Davalının İİK 67/2 maddesi gereğince inkar ettiği konusuz kalan kısım da dahil 6.656,00 TL’nin %20’si oranına karşılık gelen 1.331,20 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Reddedilen kısım yönünden koşulları bulunmadığından davalının kötüniyet tazminat talebinin reddine,
Disiplin para cezası talebinin koşulları bulunmadığından reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 181,87 TL harçtan peşin alınan 147,26 TL harcın mahsubu ile bakiye 34,61 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.400,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 5,20 TL vekalet harcı ve 147,26 TL peşin harç toplamı: 188,36 TL ile aşağıda dökümü yazılı yargılama giderinden davanın red 55,41 ve kabul 54,59 oranına göre hesaplanan 519,10 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2020