Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/161 E. 2019/1121 K. 25.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/161 Esas
KARAR NO: 2019/1121
DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 07/02/2018
KARAR TARİHİ: 25/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin ———– tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketi nezdinde ———- numaralı ———– sigortalı olan dava dışı ————–tarafından ithal edilen araçların davalı sorumluluğunda ———adlı gemiden tahliyesi sırasında hasarlanması sonucu dava dışı sigortalıya ödenen hasar tazminatının rücuen tahsili amacıyla öncelikle alacağın sağlanması amacıyla davalıya rücu başvurusunda bulunulduğunu, sonuç alınmaması nedeniyle davalı aleyhine ———-İcra Müdürlüğünün ———- E. sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığını, davalı/borçlunun söz konusu takibe haksız ve dayanaksız itirazı ile takibin durduğunu, alacaklı müvekkil nezdinde nakliyat poliçesi ile sigortalı dava dışı ———-tarafından——– isimli firmadan ithal edilen muhtelif adetteki araçların ——— tarihinde davalı firmanın sorumluluğunda ——– adlı gemiden yapılan tahliye sırasında hasarlandığının davalı ile emtiaları teslim alan kara nakliyecisi arasında tutulan hasar tutanağı ile tespit edildiğini ve hasarın müvekkil sigorta şirketine ihbarı ile, olayın nasıl gerçekleştiği ve hasar miktarının belirlenebilmesi için ekspertiz incelemesinin yapıldığı ve rapor düzenlendiğini, tanzim edilen eksper raporunda sigortalı araçta ön hasar tespitinin yapıldığını ve dava dışı sigortalıya/servise ———– tarihinde toplam ———TL tutarında hasar ödendiğini, bu ödeme ile TTK 1472 maddesi uyarınca halef olunduğu ve rücu hakkının doğduğunu belirterek, davalının —— İcra Müdürlüğünün —— E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile icra takibinin devamına, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin ——— tarihli cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın, dava konusu gemi tahliye işlemini fiili olarak gerçekleştiren —————————- ihbarını talep ettiklerini, bu firmanın davaya fer’i müdahil olarak katılmasının hukuki yararının bulunduğunu, dava konusu yirmi bir ayrı araçta oluşan hasarın müvekkilinin şirketi tarafından gerçekleştirilen tahliye işlemi sırasında değil, denizyolu taşıması sırasında gemide oluştuğunun gemi tahliye raporlarında sabit olduğunu, ——– tarihinde müvekkil şirket tarafından ————gerçekleştirilen gemiden karaya tahliye işlemine başlanılmadan önce ——— gemisinde bulunan her bir aracın, denizyolu taşıması aşamasında gemide hasar alıp almadığına ilişkin tespit yapıldığını, yapılan bu tespit neticesinde tanzim edilen —— tarihli————– nda denizyolu taşıması sırasında gemide hasarlanan araçların açıkça belirtildiği ve söz konusu raporun gemi temsilcisi tarafından da mühürlenerek imzalandığını, söz konusu rapor incelendiğinde dava konusu araçların şase numaralan ile raporda belirtilen araçların şase numaralarının aynı olduğunun görülebileceğini, dolayısıyla dava konusu araçlarda meydana gelen hasarların müvekkil şirket tarafından işletilen ——— gerçekleştirilen tahliye işlemleri sırasında değil, taşıma sırasında gemide tasarlandığını, davacının aksi yöndeki beyanlarını kabul etmediklerini, bu itibarla müvekkil aleyhine açılmış bulunan işbu haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan vekilinin ———tarihli cevap dilekçesinde özetle; —— tarihli ————- denizyolu taşıması sırasında gemide hasarlanan araçların açıkça belirtildiğini ve söz konusu raporun gemi temsilcisi tarafından da mühürlenerek imzalandığını, söz konusu rapor incelendiğinde dava konusu araçların şase numaraları ile raporda belirtilen araçların şase numaralarının aynı olduğunu, dava konusu araçlarda meydana gelen hasarların davalı şirket tarafından işletilen ———gerçekleştirilen tahliye işlemi sırasında değil, taşıma sırasında gemide hasarlandığını, hasarların araçların gemiden tahliyesi esnasında olduğuna dair herhangi bir tutanak ve delilin olmadığını, ilgili hasarların davalının sorumluluğu dışında meydana geldiğini, dolayısıyla davalının ilgili hasarlar konusunda sorumluluğunun bulunmadığını, dava konusu araçların, ———–gemisinden tahliye edilirken ve/veya limanda değil; denizyolu taşıma sürecinde hasar gördüğünü, söz konusu geminin temsilcinin mührü ile kaşelenip imzalanan ——- tarihli ———– göre de sabit olduğunu, davanın bu haklı bu tespitler sonucunda davalı yönünden ve İhbar olunan konumunda bulunan Müvekkil Şirket yönünden reddi gerektiğini, davacı————– tarafından yine dava konusu ile benzer şekilde araçların hasarlandığı iddiası ile kendileri tarafından ödenen tazminatın rücu talepli olarak davalı ————— yöneltilen ve Müvekkil Şirket’in ihbar olunan konumunda bulunduğu muhtelif davalarda da, bilirkişiler tarafından hazırlanan Bilirkişi Raporlarında iddia konusu hasarların deniz taşıması sırasında meydana geldiğinin tespit edilmesi sonucu hasar bedelinden davalının ve ihbar olunan konumunda bulunan Müvekkil şirketin sorumlu olmadığını, işbu davaların reddedildiğini, ihbar olunan müvekkil şirkete herhangi bir kusur atfedilemeyeceğini, bilirkişi raporu ile teyit edildiğini, bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerekmektiğini beyan etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacı nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı dava dışı şirket tarafından ithal edilen araçların davalının sorumluluğunda tahliye sırasında hasarlanması nedeniyle ödenen hasar tazminatının rücuen tahsili amacıyla başlattığı icra takibine davalının yaptığı itirazın iptalini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
——— tarihli bilirkişi raporunda özetle; ekspertiz raporundaki onarım ve değişen parçalar ile birlikte verilen hizmetlere karşı belirtilen bedellerin piyasa koşullarına uygun olduğunu, ancak ———— şasi numaralı —– aracın ——– isimli gemi tarafından taşınması esnasında hasarlanması sonucu nakliyat hasar raporu tutulduğu, hasarların araçların gemiden tahliyesi esnasında olduğun dair delil olmadığı tespit edilmiştir.
Kazanın oluşumuna ilişkin dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin bilirkişi raporunda değerlendirildiği, bilirkişi raporu gerekçeli ve denetime elverişli bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Açıklanan nedenlerle takibe konu hasarın tahliye esnasında değil deniz yolu taşıması sırasında gemide oluştuğu bu hususunda ——–tarihli gemi tahliye raporu ile sabit olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 43,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Tarafların yatırdıkları gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra taraflara iadesine,
Dair, miktar itibari ile kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/11/2018