Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1517 E. 2022/422 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1517 Esas
KARAR NO: 2022/422
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 12/12/2018
KARAR TARİHİ: 24/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalıya iş güvenliği ve iş sağlığı hizmeti verdiğini, bu hizmetten kaynaklı faturalar düzenlendiğini, faturaların davalıya teslim edildiğini, alacağın tahsili için borçlu hakkında —— sayılı dosyasından icra takibine girişildiğini, takibe borçlunun kötüniyetli olarak itiraz ettiğini belirtmiş; itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davalının süresinde cevap dilekçesi vermediği görüldü. Süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalı, Hmk. 128. maddesi gereği ileri sürülen tüm vakıaları inkar etmiştir.
Dava, tacirler arasındaki hizmet alımından kaynaklanan fatura alacağının tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davacının faturalara konu mal ve hizmeti davalıya teslim edip etmediği, davalının karşı edimini ifa edip etmediği, bu itibarla ——- sayılı takip dosyasına yapılan itirazın haklı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
—- sayılı takip dosyasının incelenmesinde—- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı —- davalı olduğu, takip talebinde yazılı faturalara dayalı toplam —- fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, örnek no: 7 ödeme emrinin borçluya — tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilince — tarihinde verilen itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, hak düşürücü sürede davanın açıldığı görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi —- tarafından düzenlenen —– tarihli kök ve —- tarihli ek raporda; davacının davalıdan takip tarihinde —– alacaklı olduğu mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi —-tarafından düzenlenen raporda; davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacının ticari defterlerine göre davalıdan — alacaklı olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı, davalıya hizmet teslim edildiğini, bu nedenle alacağının bulunduğunu belirtmekte olup, icra takibinde talep etmiş olduğu alacağının varlığını ispatlamakla yükümlüdür.
Tek başına fatura düzenlenmesi akdi ilişkinin varlığının ve mal tesliminin kanıtı olamaz. Ayrıca faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olması da teslimini kanıtlamaya yeterli değildir —–
Yazılı sözleşme olmasa da sözleşmenin varlığını ortaya koyan davalının veya onun adına hareket eden kişinin imzasını taşıyan teslim belgesi, irsaliyeli fatura ile de sözleşme ilişkisinin ispatı mümkündür. Yazılı delil niteliğinde olmayan ancak kesin delil niteliğindeki ticari defterler ve yemin delilleri ile de sözleşme ilişkisi ve teslim olgusu ispatlanabilir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222’nci maddesinin —numaralı fıkralarında; ticari defterlerin ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için yasaya göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olmasının şart olduğu; bu şekilde tutulan defterlerin sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olmasının gerektiği ve fakat diğer tarafın usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kullanılamayacağı belirtilmiştir. Bu kurallar birlikte değerlendirildiğinde, ticari davalarda ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Somut olayda; —- numaralı ara kararı ile ticari defterlerin ibraz edilmesine karar verilmiş, buna ilişkin ihtarlı davetiye —– tarihinde davalı şirkete tebliğ edilmiş, ticari defter ve kayıtlar davalı şirket tarafından ibraz edilmemiştir. Bu durumda, davacı şirketin usulüne uygun tutulmuş ticari defterleri ile denetime elverişli bilirkişi raporları gereği aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
KARAR: Yukarı açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne; —- sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın —– asıl alacak yönünden iptaline, takibin anılan tutar için devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari avans faizi uygulanmasına, aşan istemin reddine,
Kabul edilen 18.895,00 TL’nin %20’sine tekabül eden 3.779,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.290,72 TL karar ve ilam harcından 350,01 TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 940,71 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan 350,01 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın kabul (%92) oranına göre hesaplanan 1.492,98 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle——-Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/05/2022