Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1504 E. 2020/717 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1504 Esas
KARAR NO : 2020/717

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 11/12/2018
KARAR TARİHİ : 17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, —– tarihli özel —- görevlisi için Ödenmesi gereken miktarın aylık —— ödenmesi gereken miktarın aylık 19.000,00 TL+KDV olduğunu, her iki sözleşmenin her ayın hizmet bedelinin o ayın son gününde fatura edileceği ve fatura tarihinden sonra 30 günlük vade ile tahsil edileceğinin düzenlendiğini, müvekkili şirketin sözleşme doğrultusunda yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmiş olmasına rağmen, davalının hizmet bedelini ödemediğini, davalı tarafından ödenmemiş toplam hizmet bedelinin 293.705,86 TL olduğunu, müvekkili şirketin tüm çabalarına rağmen davalının borcunu ödememesi üzerine davalı aleyhine İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, borçlunun kısmi itirazı ile takibin durduğunu belirtmiş olup, davanın kabulüne, davalının icra takibine itirazının iptali İle takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının tüm alacağının müvekkili şirket tarafından ödendiğini, davacının her ne kadar —–bedelli icra takibi başlatmış ise de, asıl alacağın 238.953,33 TLlik kısmının —- tarihinde, İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyası hesabına ödendiğini, geriye kalan 79.891.61 TLlik kısmına, bu kısma işletilen faize, faiz oranına ve tüm ferilerine borçlan olmadığı gerekçesi ile itiraz edildiğini, davacının müvekkili şirket ile imzaladığı —— ile edindiği yükümlülükleri gereği gibi ifa etmediğini, müvekkili şirketin zarara uğramasına neden olduğunu, davacının taraflar arasındaki anlaşmaya istinaden müvekkili şirketin —————-tarihlerinde hırsızlık olayları meydana geldiğini, 28.05.2017 tarihinde yaşanan hırsızlık neticesinde müvekkili şirketin taşeronuna ait malzeme deposu olarak kullanılan—– tarihinde yaşanan olay neticesinde ise maddi değeri 17.704,75 TL olan malzeme çalındığını, sözleşme gereği davacının müvekkili———- güvenliği eksiksiz olarak sağlamakla mükellef olduğunu, müvekkiline ait şantiyede meydana gelen hırsızlık olaylarında tüm sorumluluğun da davacı firmada olduğunu, hırsızlık olayında davacının ağır kusur ve ihmali sonucu yaşandığını, davacının müvekkili şirketi maddi zarara uğratmasında ağır kusur ve ihmali olması sebebiyle uğranılan KDV dahil ———– hasar bedellerinin davacıya fatura edildiğini, faturaların iade edildiğini, davacının davada talep etmiş olduğu kısmın bu tutarlara ilişkin olduğunu belirtmiş olup, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacının icra inkar tazminatına çarptırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; İstanbul Anadolu —–İcra dairesinin —-esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İstanbul Anadolu —. İcra dairesinin — esas sayılı dosyası celp edilip incelenmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Taraf delilleri toplanılmış, uyuşmazlığın çözüm için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ,—- tarihli bilirkişi rapor içeriğine göre; “Tacir olan davacı ve davalı şirketin incelenen 2017 ve 2018 yılı ticari defterlerinin ———onaylı beratlarının süresinde alındığı, TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, davacı ——sözleşmesi çerçevesinde koruma ve —-üstlendiği,—- görevlendirdiği mevcut ———- bu inşaat alanındaki risklere göre yeterince eğitip inşaat alanında görevlendirmesi gerekirken bunu eksik yaptığı, yine personellerinin görev yönünden yeterli eğitime sahip olmadığı, ———- hazırlayarak bu doğrultuda hizmete devam etmesi gerekirken bunu da yapmadığı, —– sorumlu bulunduğu inşaat alanında koruma ve —- esas ve usullerini yeterince uygulamadığından dolayı hırsızlık olayının meydana gelmesinde —yaşanmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla, davacı——— tedbirleri yeterince almadığı, davacı ——–tarafından şantiyede görevlendirilen ————- ile alakalı ———– görevini eksik yerine getirmesi nedeniyle hırsızlık olayının meydana gelmesinde etkisinin olduğu ve güvenlik zafiyetine sebebiyet verdiğinden dolayı, davalı—–oranında kusur atfedildiği, açıklanan gerekçelerle, davalıya ait işyerinde meydana gelen hırsızlık sebebiyle davacının %70 kusurlu bulunduğu, çalınan malzemelerin değerinin çalındığı tarihteki birim fiyatının uygun rayiçlerde olduğu, bu kabule göre de davacının 79.891,61 TL alacağından 55.924,13 TL’yi isteyemeyeceği, davacının 17.99.2018 takip tarihi itibarıyla davalının %30 kusur karşılımı olan 23.967.41 TL kadar alacağının bulunduğu; davalı—– Davacı/alacaklı takip öncesinde faiz talebinde bulunmadığı için taleple bağlılık kuralı gereği bu konuda değerlendirmenin yapılmadığı, mahkeme’nin kısmen ya da tamamen davacı lehine hüküm kurması halinde: tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle. takip sonrasında asıl alacaûı kin 3095 s.k m.2/2 kapsamında avans faiz talebinin verinde olduğu, takdiri mahkemeye ait olmak üzere, dosyanın mevcut delil durumuna göre davacının; davalı tarafından İstanbul Anadolu ——–Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 23.967,41 TL davacı asıl alacağı yönünden iptalini isteyebileceği, mahkemenin savunmalarının tümüne hasren tamamen davalı müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar bulunduğu, icra inkâr tazminatı ve sair hususların yüce yargı makamının münhasır takdiri içinde kaldığı,” yönünde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre yapılan değerlendirmede; İstanbul Anadolu —. İcra dairesinin —-esas sayılı dosyası üzerinden 293.705, 86 TL asıl alacağa ilişkin ,cari hesap alacağına yönelik davacı tarafından davalı aleyhine takip yapıldığı, süresinde kısmi itiraz üzerine takibin durduğu, borçlu davalı tarafından——-ödenmediği. eldeki davanın yasal süresi içinde açıldığı, taraflar arasında ——- tarihli iki farklı —– imzalandığı, iki sözleşmenin davalının farklı yerlerdeki ———verilmesine ilişkin olduğu, sözleşmelerin geçerli olduğu zaman diliminde iki hırsızlık olayının gerçekleştiği, bunlardan——- tarihinde gerçekleştiği, hırsızlık olayında davalıya ait şantiyelerinden bir kısım malzemelerin çalındığı, yaşanan bu olaylardan dolayı davalının zarara uğradığı, davalı tarafından davacı adına kesilen—–bedelli malzeme hırsızlık bedeli/ malzeme hırsızlık yansıtma bedeli açıklamalı fatura kesildiği, yapılan mali incelemede davacının defterlerinde davalıdan 79.891,61 TL alacaklı olduğu, davalı tarafından davacı adına kesilen 28.02.2018 tarihli iki adet toplamda 79.891,61 TL bedelli malzeme hırsızlık bedeli/ malzeme hırsızlık yansıtma bedeli açıklamalı faturaların davacı defterinde bulunmayıp davalı defterinde kayıtlı olduğu, yaşanan iki ayrı hırsızlık olayında tarafların sorumlulukların tespitinin hükme esas alınan raporda yapıldığı, buna göre——– görevlendirilen mevcut —-bu inşaat alanındaki risklere göre yeterince eğitilmediği, inşaat alanında görevlendirilmesi gerekirken bunun eksik yapıldığı, yine davacı personellerinin görev yönünden yeterli eğitime sahip olmadığı,— bir_risk raporu hazırlayarak bu doğrultuda hizmete devam etmesi gerekirken bunu da yapmadığı, koruma ve güvenliğinden sorumlu bulunduğu inşaat alanında koruma ve güvenlik esas ve usullerini yeterince uygulamadığından dolayı hırsızlık olayının meydana gelmesinde —- yaşanmasına sebebiyet verdiğinden davacı ——- alanının özellikle———–yeterince almadığı, davacı güvenlik şirketi tarafından —– ile alakalı denetim ve kontrol görevini eksik yerine getirmesi nedeniyle hırsızlık olayının meydana gelmesinde etkisinin olduğu ve —- sebebiyet verdiğinden dolayı, davalı —– oranında kusurlu olduğu anlaşılmış, çalınan eşyaların değerinin çalındığı tarih birim fiyatının uygun rayiçlerde olduğu, davacının davalının %30 kusur oranına göre alacağının 23.967,41 TL olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile İstanbul Anadolu –. İcra dairesinin ——- esas sayılı dosyasına davalının 23.967,41 TL yönünden yaptığı itirazın İPTALİNE,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Alınması gerekli karar harcı 1.637,21 TL’den peşin olarak yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile 1.601,31 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile,
hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan 35,90 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 41,10 TL ilk dava masrafı, 78,15 TL tebligat, müzekkere gideri, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.119,25 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%30 kabul) 935,77 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan 2.183,48 TL yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan — uyarınca hesaplanan 3.595,11 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan — uyarınca hesaplanan 11.185,91 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.