Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1500 E. 2019/1149 K. 03.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1500 Esas
KARAR NO : 2019/1149
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/12/2018
KARAR TARİHİ: 03/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacılar vekilinin ——— tarihli dava dilekçesinde özetle; ——— için davalı firmayla kapı/kapı kasası tedariki için ——-tarihinde anlaştığını, bu sözleşme çerçevesinde davalı firmaya —— tarihli,—- TL bedelli ——– numaralı çekinin keşide edildiğini, davalı tarafından malzemenin teslimi ve montajı sağlandığında işe———- TL nin daha ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalının davacılar tarafından verilen sipariş konusu malzemeleri teslimini ve montajını yapmadığı, işin gecikmemesi ve herhangi bir ceza ödenmemesi için dava dışı ———— üzerinden anlaşıldığını ve bedelin ödendiğini, davalı ile yapılan sözleşme tarihi ile dava dışı üçüncü şirket ile ———- TL üzerinden anlaşıldığını ve bedelin ödendiğini, davalı ile yapılan sözleşme tarihi ile dava dışı üçüncü şirket ile yapılan sözleşme arasında geçen sürede ülke ekonomisindeki yüksek artış nedeni ile müvekkillerinin aynı iş için daha yüksek bir bedel ödemek zorunda kaldıklarını, —— tarihinde keşide edilen ihtarname ile davalı şirketten bahse konu çekin ivedilikle iadesinin istendiği, davalı tarafa keşide edilen bahse konu çekin ödenmek zorunda kalındığı, davalı tarafın sözleşmeye açık aykırı hareketlerinden dolayı müvekkillerinin sebepsiz olarak ödediği ——— tarihli——– TL bedelli ————numaralı çekin bedelinin ve yine davalının sözleşmeye açık aykırı eylemlerinin sebebiyle dava dışı ———-ödenen fazladan ——- TL üzere toplam ——– TL nin ——–tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle bilikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin——- tarihli cevap dilekçesinde özetle; işin teklifte yazılı bedelinin tahsili için —– tarihinde davalı şirket yetkilisi———- davacılara gittiğini, çekin aracın içinde kaldığını ve aracın da —– olduğunun söylenmesi üzerine ——- hareket edildiğini, şiddetli yağış sebebiyle aracın yolda suya gömüldüğünü, yağış nedeni ile aracın onarımı için ——- harcandığını, aniden döviz kurlarının fırlamasının ticari yaşamda belirsizliklerin doğurduğunu, davalının piyasada oluşan belirsizlik nedeni ile hammadde tedarik edemediğini, bu nedenle taahhütte bulunduğu başka işleri de gününde teslim edemediğini ancak gecikmeli olarak yerine getirdiğini, davacının beklemeyip işi başkasına yaptırdığını, gününde yerine getirilmeyen edim nedeniyle sözleşmenin belirli sürede ifa edilmemesi halinde feshedileceği ihtar edildiğini, —— oluşmadan işin bin başkasına yaptırıldığını, aradaki farkın talep edilmesi yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
————-Noterliğine yazılan müzekkere cevabının geldiği ve mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Dosya konusunda uzman İnşaat Mühendisi ——– Sözleşme uzman ——tevdi edilerek bilirkişi raporunun alındığı ve mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava eser sözleşmesine bağlı olarak verilen avans bedelinin ve uğranıldığı iddia olunan menfi zararın tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların tüm delilleri toplanmış ve konunun teknik uzmanlık gerektiren bir alan olması nedeniyle dosya bir makine mühendisi ve sözleşmenin yorumlanması hususunda bir sözleşme uzmanı olarak akademisyen bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi neticesinde davacı tarafça avans olarak —— bedelli çekin davalıya teslim edildiği, çekin banka üzerinden tahsil edildiği ve sözleşme konusu eser olan kapının taraflar arasındaki anlaşılan tarihte ifa edilmediği hususları uyuşmazlık dışı olup, taraflar arasındaki temel ihtilaf davalının edimini süresinde ifa edememesinin nedeni olarak cevap dilekçesinde belirttiği hususlar neticesinde ——-düşüp düşmediği noktasındadır.
Dosya kapsamındaki bilirkişi raporunun irdelenmesinde akademisyen vasfını haiz bilirkişi tarafından her ne kadar ödenen bedelin iadesi hususunda Sebepsiz Zenginleşme kurumundan dem vurularak bir takım açıklamalar yapılmışsa da bu yöndeki mütalaaya itibar edilmemiştir. Zira bilindiği üzere Sebepsiz zenginleşme kurumu ancak ve ancak bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığı zaman uygulanabilecektir. Fakat davamızda taraflar arasında geçerli bir eser sözleşmesi mevcuttur. Burada devreye girmesi gereken müessese ancak akde aykırı işlem neticesinde sözleşmeden dönme olmalıdır. Davacı adi ortakların davalı şirkete keşide ettikleri ihtarname ile süresinde ifa edilmeyen edim neticesinde sözleşmeden dönme haklarını kullandıkları o ana kadar yapılmış bulunan ———– avans ödemesinin ise iadesini talep etmişlerdir. Bu noktada davacı adi ortakların bu taleplerinin haklı olduğu anlaşılmıştır.
Diğer bir talep kalemi olan menfi zararın incelenmesinde ise; davacı taraflarca iddia edildiği üzere davalı şirket ile yapılan anlaşmanın —– bedelli olduğu, sözleşmeden dönülmesine müteakiben dava dışı başka bir şirkete bu işin fazladan —- üzerinden yaptırıldığı belirtilmiş olup dosyadaki bilirkişi raporunda her ne kadar TBK 113 hükümlerince talep edilemeyeceği mütalaa olunmuşsa da mahkememizce menfi zararın talep edilemeyeceği kanaatine iştirak edilmiş fakat hukuki nitelendirme yönünden rapora itibar edilmemiştir. Şöyle ki davalı şirketin edimini ifa etmekte temerrüde düştüğü hususunda tereddüt bulunmamaktadır ve buna binaen davacı adi ortaklarca davalı şirkete keşide edilen ihtarname ile menfi zararın tazmini talep edilmiştir. Tam bu noktada devreye TBK 125 maddesi uyarınca alacaklının seçimlik hakları devreye girmiştir. Alacaklı taraf TBK 125/3 uyarınca sözleşmeden dönme verilenlerin iadesi ve uğranılan menfi zararın tazminini talep etmiştir. Fakat davacı taraf henüz davalı borçluya dönme beyanını içeren ihtarnameyi keşide etmeden ve sözleşmeden dönme hakkını kullandığını karşı tarafa ihbar etmeden önce dava dışı şirket ile anlaşarak işi yaptırmış olması nedeniyle menfi zararının tazminini talep edemeyeceği anlaşılmıştır.
Faiz yönünden ise tarafların tüzel kişi tacir vasıfları gözetilerek adi iş sahalarının bulunmaması nedeniyle avans faizi talebi uygun bulunmuş olup her ne kadar ihtarnamenin tebliğ tarihi ve verilen —— günlük mühlet sonunda ——– oluştuğu gün daha önceki bir tarihe isabet etse de taleple bağlılık ilkesi gereğince davacı tarafın daha sonraki bir tarih olan çekin ödenme tarihi ——gününden itibaren faiz işletilmesi talebinin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçeler doğrultusunda davacının davasını yalnız peşin ödenen iş bedeli olan—— TL üzerinden kabul etmek ve talep edilen diğer alacak kalemi olan menfi zarar yönünden ise reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davanın kısmen kabulü ile;
1——-peşin ödenen iş bedelinin ——— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
2-Aşan istemin reddine,
3-Davacı vekili tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 410,28 TL peşin harç, 10,40 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 456,58 TL, tebligat, müzekkere ve bilirkişi masrafı olarak toplam 1.686,00 TL masrafı olmak üzere toplam 2.142,58 TL yargılama giderinden kabul edilen kısma isabet eden 1.778,34 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Alınması gereken 1.366,20 TL karar ve ilam harcından peşin harcı ödenen 410,28 TL harcın mahsubu ile bakiye 955,92 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı tarafca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/12/2019