Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1407 E. 2022/554 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1407 Esas
KARAR NO: 2022/554
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 22/11/2018
KARAR TARİHİ: 23/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasındaki ticari ilişkinin sözlü olarak kurulduğunu, tarafların spa projelerinin satış ve teslimine ilişkin anlaştığını,—– ayına kadar teslim edilmek üzere —- ödeneceğini, davalı şirketin davacı şirket hesabına —tarihinde —- daha ödediğini, davacı şirketin — tarihinde teslim tutanağı ile tüm ürünleri teslim ettiğini, ancak bakiye alacağını tahsil edemediğini, —- bedelli faturanın davalıya gönderildiğini, davalının faturaya itiraz ederek iade ettiğini, davalının — borçlu olduğunun sabit olduğunu, alacağın tahsili için —— dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini belirtmiş;——icra takibine vaki itirazın iptaline ve icra takibinin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sözleşme ile işin tam ve kusursuz yapıldığını ispat etmesi gerektiğini, davalı şirketin faturaya ilişkin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından faturanın iade edildiğini, faturanın iade edilmesinin fatura konusu iş ve ürünlerin değerinin kabul edilmediğini gösterdiğini—— tarihli teslim tutanağında imzası bulunan kişilerin davalı şirketi temsile yetkili olmadığını, teslim tutanağında yer alan ürünler için iş bitirme belgesinin aranması gerektiğini, ödemelerin faturaya ilişkin olduğuna dair belge sunulmadığını, aksi halde bile ödemelerin avans niteliğinde olduğunu, alacağın likit olmadığını belirtmiş; davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; tacirler arasındaki ticari alım satım ilişkisinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasında sözleşme bulunup bulunmadığı, davacının edimini tam ve ayıpsız şekilde teslim edip etmediği, mal ve hizmet bedelinin davalı tarafından ifa edilip edilmediği, davacının —- tarihli ve —-bedelli faturadan kaynaklanan bakiye alacağı bulunup bulunmadığı, bu itibarla —–sayılı takip dosyasına yapılan itirazın yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
—-sayılı takip dosyası içeriğine göre; —- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı —- borçlusunun davalı şirket olduğu,—- tutarındaki alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, örnek no:7 ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından verilen —– havale tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—- tarihli yazı cevabına göre; davacı şirketin — aylarına ilişkin —- mahkememize gönderildiği görüldü.
— tarihli yazı cevabına göre; davalı şirketin —– formlarının mahkememize gönderildiği görüldü.
Bilirkişi —tarafından düzenlenen— tarihli bilirkişi raporunda; davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davalı adına düzenlenen —- tutarındaki faturanın davalının hesabına borç ve davacıya yapılan toplam — tutarındaki ödemenin alacak kaydı yapıldığını, davacının ticari defterlerine göre — alacağı bulunduğu, davalının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, — tutarındaki ödemenin davacının hesabına borç kaydı yapıldığı, — tutarındaki faturanın davalının kayıtlarında bulunmadığı, davacının faturayı —– beyan ettiği, davalının bu faturayı beyan etmediği mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi —- tarafından düzenlenen —- tarihli raporda; faturada yer alan hamam ve sauna imalat toplam bedelinin mahalli rayice uygun olduğu mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi —-tarafından düzenlenen—- tarihli raporda; dava konusu irsaliyeli fatura ve teslim tutanağı içeriği emtianın mahalli piyasa rayicine uygun olup olmadığı hususunda kesin bir görüşe varılamayacağı mütalaa edilmiştir.
Davalı şirket yetkilisi—- tarihli oturumda isticvap edilmiş; temsil etmiş olduğu şirketin yasa gereği ——bildirim, yapılmayan personel çalıştırmadığını, dava konusu sevk irsaliyesinde ismi yer alan şahısların davalı şirkette çalışıp çalışmadığını bilmediğini, —– yazı yazılarak çalışan listesinin temin edilebileceğini, davalı şirketin dava konusu mal ve hizmeti teslim almadığını, şirket kapanış evrakında ismi geçen şahısların çalışan olarak yer almadığını belirtilmiştir.
— yazılan yazı cevabında dava dışı —- davalı şirket çalışanı olduğu görülmüştür.
Tanık —–beyanında; davacı şirkette proje müdürü olarak çalıştığını, davalı şirketin adresine teslim tutanağında yazan ürünleri teslim etmek için gittiğini, teslim tutanağında yer alan ürünlerin montajı ve satışınının yapıldığını, davalı şirketin genel müdürü —- verdiği talimat doğrultusunda imalatın eksiksiz ve çalışır vaziyette teslim edildiğini, genel müdür yardımcısı ——nezdinde teslim tutanağı düzenlendiğini, teslim tutanağındaki ürünlerin çalışır vaziyette teslim edildiğini, teslim tutanağında belirtilen ürünlerin tutarının dava konusu irsaliyeli faturaların bedeli kadar olduğunu, bu faturanın bedelinin bir kısmının banka vasıtası ile ödendiğini, kalan tutarın ise ödenmediğini belirtmiştir.
Tanık —- beyanında; —–bir takım ürünlerin tedarik edilmesi hususunda anlaşıldığını, hamam-sauna gibi ürünlerin tedariğinin tarafınca gerçekleştirildiğini, teslim tutanağındaki ürünlerin davacı şirkete tedarik edildiğini, dava konusu işin yapıldığı yere gittiğini, —- nezaretinde bir takım hamam ve sauna işlerinin yapıldığını, bunların bir kısmının tedarik ettiği ürünler olduğunu, teslim tutanağının düzenlendiği esnada orada bulunmadığını, —–ürünler teslim edilirken hazır olup olmadıklarını hatırlayamadığını, teslim edilen ürünlerin tutarının yaklaşık olarak fatura bedeli kadar olduğunu belirtmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama sonucunda; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı, var ise takip dayanağı belgeye konu malın teslim edilip edilmediği hususundan kaynaklandığı, dosya içerisinde yer alan teslim tutanağı ve dekontlar uyarınca taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, uyuşmazlığın halli ve alacak durumunun tespiti için defter incelemesi gerektiği, davacının ticari defterlerine göre davalıdan takip tarihi itibarıyla—- alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre davacıya borcunun bulunmadığı, tek başına davacı ticari defterlerinin alacağın varlığını göstermeyeceği, teslim olgusunun ise irsaliyeli fatura veya teslim tutanağı ile ispat edilebileceği, faturalar üzerinde imzası bulunan kişilerin davalı şirketin çalışanı olduğu, malın tesliminin tutanak ile sabit olması karşısında dava konusu faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olmamasının davaya bir etkisinin bulunmadığ—–, teslim anında hazır bulunan tanıkların anlatımları uyarınca faturaya konu ürünlerin teslim edildiğinin kabul edilmesi gerektiği, irsaliyeli faturanın teslim tutanağındaki ürünlerin bedelini yansıttığı, takibe konu borcun ödendiğinin ise yazılı delil ile ispatlanamadığı, bu hususta yemin deliline de dayanılmadığı, alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşıldığından; aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne;
—— sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağa %9,75 oranını geçmemek üzere ticari avans faizi uygulanmasına,
Asıl alacak olan 62.041,20 TL’nin %20’sine tekabül eden 12.408,24 TL icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 4.238,03 TL karar ve ilam harcından 749,30 TL peşin harç ile 310,21 TL icra harcının mahsubuna, bakiye 3.178,52 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 8.865,36 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 749,30 TL peşin harç, 310,21 TL icra harcı ve 5,20 TL vekalet harcı toplamı: 1.100,61 TL ile 1.799,80 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.23/06/2022