Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1330 E. 2019/600 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-KARAR-
ESAS NO : 2018/1389 Esas
KARAR NO : 2019/662

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2018
KARAR TARİHİ : 11/07/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 30/04/2013 tarihli sözleşme akdedildiğini, davalının hak edişleri düzenlerken sadece sayacı okuduğunu, faturası tahakhuk bağlanmış abonelerin iş bedellerini ödediğini, bir kısım hizmet bedellerinin ise davalı tarafından dikkate alınmadığını, bu kısım işler için hizmet bedellerinin ödenmediğini belirtmiş, ifa edildiği halde hizmet bedeli ödenmeyen iş ve iş bedellerinin tespiti ile şimdilik 50.000 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesini dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından süresinde verilen cevap dilekçesinde özetle; İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacının alacak iddiasının zamanaşımına uğradığını, taraflar arasında akdedilen sözleşme ve teknik şartnamede ödemenin tahakkuk şartına bağlandığını, davacının edimini gereği gibi ifa etmediğini, hak edişlerin davacı tarafından kabul edilerek imza altına alındığını belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında 30/04/2013 tarihli sözleşme akdedildiği ve uyuşmazlığın temelini bu sözleşmenin oluşturduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Yetki sözleşmesi tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapıldığı takdirde HMK’nın 17. maddesi uyarınca geçerlidir. Yalnızca tacirler ve kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 19. maddesinin 2. bendi “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içermektedir.
HMK.’nun 17. maddesi gereğince yer alan yetki şartı da munhasır yetki şartı olup kesin yetki şartı değildir.HMK.’nun 19. maddesi gereğince, munhasır yetki şartı davalı tarafça usulüne uygun şekilde ileri sürülmediği takdirde, sanki bir kesin yetki şartıymış gibi mahkemece re’sen dikkate alınamaz. Görüldüğü üzere, taraflar, salt bir münhasır yetki sözleşmesiyle, kanunun öngörmüş olduğu genel ve özel yetkili mahkemelerin yetkisini kaldırmış olmaktadırlar. Taraflar, bu sonucun ortaya çıkmasını istemiyorsa, yani genel ve özel yetkili mahkemelerin yetkisinin devam etmesini istiyorlarsa yetki sözleşmesinde bunu ayrıca belirtmek zorundadırlar. Buna göre, münhasır yetki sözleşmesinden kasıt, tarafların yetki sözleşmesi ile kararlaştırılan mahkemeden başka bir mahkemede dava açılamaması üzerinde anlaşmalarıdır.
Somut olay incelendiğinde; davacı ile davalının aralarında akdedilen sözleşmenin 37. maddesi gereği münhasır olarak İstanbul Mahkemeleri’ni yetkili kıldıkları, mahkememiz İstanbul Anadolu Mahkemesi olup, yargılamaya İstanbul Merkez Mahkemeleri’nde devam edilmesi gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalı vekilince cevap süresi içinde yetki itirazında bulunması, dosya içeriğinden de yetkili mahkemenin İstanbul (Merkez) Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun anlaşılması nedeniyle mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
HMK.nun. 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde taraflarca müracaat edilmesi halinde dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul (Merkez) Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
HMK.nun. 331/2. maddesi uyarınca harç ve yargılama giderleri hususunun görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.