Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1206 E. 2019/996 K. 22.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1206 Esas
KARAR NO : 2019/996

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/10/2018
KARAR TARİHİ : 22/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekilinin 15/10/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili arasında ticari ilişki olduğunu, davalının bu ticari ilişki kapsamında mal satın aldığım ve bu malların müvekkili şirket tarafından teslim edildiğini, akabinde müvekkili tarafından davalı adına —– 12.03.2018 tarihli — tutarında fatura kesildiğini, faturanın davalıya tebliğ edildiğini, davalının ticari ilişkiden dolayı borcunu ödemediğini, müvekkilinin davalı ile olan ticari ilişkisinden doğan söz konusu alacağını almak amacıyla davalıya borcunu ödemesi konusunda gerek sözlü gerekse yazılı ihtarda bulunmasına rağmen davalının borcu ödemediğini, bu nedenle alacağı tahsili amacıyla İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğü ‘nün — esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının söz konusu takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek davalının kötü niyeti itirazının iptali ile takibin devamına, davalı hakkında %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesine, yargılama giderleri vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin —tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davacı ile olan ticari ilişki çerçevesinde tüm borcunu ifa ettiğini, alacağın likit ve muayyen olmadığını, bu bakımdan davacının icra inkar tazminatı taleplerinin reddi gerektiğini belirterek davanın reddine, %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dosya konusunda uzman Mali Müşavir bilirkiş—– tevdi edilerek bilirkişi raporu alındığı ve mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup, İİK.’ nun 67 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünü’ nün — esas sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine —- tarihli — bedelli faturadan kaynaklı bakiye alacak açıklaması ile 21.633,25 TL asıl alacak ve 34,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 21.667,92 TL nin haciz yoluyla tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek itiraz ettiği, icra takibinin durduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak konunun teknik uzmanlık gerektirir bir alan olması nedeni ile taraflara ait ticari defter ve dayanak kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmıştır.
Yapılan yargılama ile taraflar arasında bir satım ilişkisinin bulunduğu davacı tarafça malların teslim edildiği hususlarında bir ihtilaf bulunmadığı görülmüş, uyuşmazlığın davalı vekilinin cevap dilekçesinde belirtildiği üzere yapılan ticaret kapsamında borcun ödenip ödenmediği noktalarında toplandığı anlaşılmıştır. Tarafların incelenen ticari defter ve kayıtlarında davacı şirketin kendi defterlerine göre 21.633,25 TL alacaklı bulunduğu davalı şirketin ise kendi defterlerine göre 21.633,25 TL borçlu olduğu görülmüştür. Ayrıca davalının BA formlarının incelenmesinde davacı tarafça keşide edilen faturanın BA bildirimine konu edildiği yani fatura kapsamındaki malların teslim edildiğinin bu yönden de ispatlandığı görülmüştür. Bu noktada borcun ödendiğine ilişkin ispat yükü davalı şirkete geçecektir, fakat davalı şirket tarafından dosyaya borcun ödendiğine dair herhangi bir delil sunulmamıştır. Bu nedenle davacının talep etmiş olduğu alacak kaleminin ispatlandığı görülmüştür. Diğer bir alacak talebi ise işlemiş faiz kalemi olup bu hususta davacı tarafça dosyaya sunulan bir ihtarname bulunuyor olsa da işbu ihtarnamenin tebliğ şerhinin dosyada bulunmuyor olması nedeniyle işlemiş faiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan gerekçeler ışığında davacının davası kısmen sübut bulduğu için davanın kısmen kabulü ile İstanbul Anadolu –. İcra Müdürlüğü’nün —————sayılı takip dosyasında; davalının 21.633,25 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına, işlemiş faize ilişkin istemin reddine karar verilmiş olup her ne kadar talep edilen alacağın likit niteliği göz önünde bulundurulsa da mahkememizce sehven davacı lehine hükmedilen alacak kaleminin %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmemiş ve kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişkiye mahal verilmemesi adına bu hususta hüküm kurulmamış ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
Davanın kısmen kabulü ile;
1-İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğünün —esas sayılı takibene yapılan itirazın —- fatura alacağı üzerinden iptali ile takibin aynen bu miktar üzerinden devamına,
2-Aşana istemin reddine,
3-Davacı tarafça yapılmış 35,90 TL başvurma harcı, 261,70 TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 302,80 TL harç gideri ile tebligat ve bilirkişi ücreti olarak 895,20 TL masraf olmak üzere toplam 1.198,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4——-uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Alınması gereken 1.477,76 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 261,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.216,06TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından sarfı yapılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.