Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1189 E. 2020/402 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-KARAR-
ESAS NO : 2018/1189 Esas
KARAR NO : 2020/402

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 10/10/2018
KARAR TARİHİ : 08/09/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06/08/2018 tarihinde ———— istikametinden —– —– istikametinde seyir halindeyken—–karşısındaki trafik ışıklı kavşakta viraja hızlı girmesi sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek kaldırımda bulunan yayalara çarpması soncu çift taraflı trafik kazası meydana geldiğini; meydana gelen kazada ——— vefat ettiğini; desteğin vefatı nedeniyle davacıların maddi açıdan mağdur olduğunu, müteveffa ——- ile davacı ..—- imam nikahlı olarak evli olduğunu, kazanın oluşumunda—- plaklı araç sürücüsü —-kusurlu olduğunu—– plaklı aracın davalı tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, davalı … şirketine başvuru yapıldığını, başvurunun 19.09.2018 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının 02.10.2018 tarihinde temerrüte düştüğünü belirtmiş, davacıların müteveffa—— desteğinden yoksun kalması nedeniyle 3.000 TL destekten yoksun kalma tazminat bedelinin 02.10.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı tebliğ edilen dava dilekçesine karşı süresinde cevap dilekçesi vermemiş, aşamalarda beyan dilekçesi sunmuştur.
Dava; trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat/ destekten yoksun kalma tazminatı istemine; ilişkindir
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; 06/08/2018 tarihinde davalı … şirketinin ZMSS’i olduğu dava dışı———- sevk ve idaresindeki ———- plakalı aracın yaya destek —–çarpması neticesinde meydana gelen kaza nedeniyle davalının kusuru bulunup bulunmadığı, kazanın oluşumunda varsa kusur oranlarının ne olduğu davacıların destek —–vefat etmesi nedeniyle destek yoksun kalıp kalmadıkları, hangi miktarda maddi zararının oluştuğu noktasında toplanmaktadır.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; —- plakalı aracın, —- başlangıç ve bitiş tarihli — sayılı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile—–tarafından sigortalandığı; poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle kişi başına ölüm ve sakatlanma için teminat limitinin 330.000,00 TL olduğu; görüldü.
İstanbul Anadolu ——-.Ağır Ceza Mahkemesi’nin —– esas sayılı dosyasından alınan ATK Trafik İhtisas Kürsüsü kusur raporu içeriğine göre; sürücü ——————- kazanın meydana gelmesinde asli ve tamamen kusurlu olduğu, destek—– herhangi bir kusurunun bulunmadığı tespit edilmiş, mahkememizce de alınan bilirkişi raporuna iştirak edilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi ———– tarafından düzenlenen 16/04/2020 tarihli rapora göre; dava konusu kazada destek ——————— ölümü nedeniyle davacıların uğradığı destekten yoksun kalma zararının davacı … için ——– olduğu tespit edilmiştir.
Davacılar vekilince verilen 16/06/2020 kayıtlı dava değerinin artırılması konulu harcıda yatırılan talep dilekçesinde; davacı … yönünden dava değerinin ———– artırılarak toplamda 247.425,00 TL’ye, davacı küçük ————yönünden dava değerinin 1.000,00 TL’den, 36.493,00 TL arttırılarak toplamda 37.493,00 TL’ye çıkartıldığı; talep artırım dilekçesinin bir nüshasının davetiye ile davalı vekiline tebliğ edildiği; görülmüştür.
Bir insanın ölümü hukukî anlamda bir zarar olmamakla beraber, bu yüzden yine de bazı zararlar meydana gelmiş olabilir. İşte 6098 sayılı TBK m. 53’ün öngörmüş olduğu hal, ölüm sonucu vukua gelen bir kısım zararların tazminini hükme bağlamaktadır. Destekten yoksun kalma tazminatı Borçlar Kanununun 53 maddesinde düzenlenmiş olup “ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları zarar” şeklinde hükme bağlanmıştır.
Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Ancak, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi için öncelikle ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir. Hukuk Genel Kurulu’nun —- sayılı kararında da belirtildiği gibi; “BK’nın 45. maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanır, sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır. O halde destek sayılabilmek için yardımın eylemli olması ve ölümden sonra da düzenli bir biçimde devam edeceğinin anlaşılması yeterli görülür”. Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı kişi, ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. Burada önemli olan, bakılanın ve ailesinin temsil ettiği sosyal ve ekonomik düzeye göre normal karşılanan giderlerdir.
Destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin bu temel açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında, —————desteğinden yoksun kaldığı iddiasıyla imam nikahlı eşi … davacı olarak destek tazminatı talep etmiş, mahkememizce bu yönden inceleme yapılmıştır.
Tanık … beyanında; abisi ——- vefattan 6 ay öncesinde imam nikahı yaptıklarını, bu tarihten itibaren beraber yaşamaya başladıklarını, evli hayatı yaşadıklarını, müteveffanın davacıya destek olduğunu, imam nikahına şahitlik ettiğini, destek ile davacının maddi sıkıntılar olmasaydı yakın zamanda resmi nikah yapacaklarını belirtmiştir.
Dosya kapsamındaki delil durumu, tanık beyanı, murislerin yazılı beyanı ve sunulan fotoğraflar nazara alındığında müteveffa ——- eylemli olarak destek ve geçimini sağlamasında yardımcı olduğunun kabulü gerekir.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; KTK’nun 91/1 nci maddesi uyarınca işletenlerin aynı Kanunun 85/1 nci maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanması için yaptırılması zorunlu bir sigorta türüdür. KTK’nun 85/1 nci maddesinde ise bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı öngörülmüştür. Zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı, işletenin yasadan kaynaklanan hukuki sorumluluğunu belirli limitler içinde üzerine almış bulunmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; —- tarihinde davalı … şirketinin ZMSS’i olduğu dava dışı —– sevk ve idaresindeki —– plakalı aracın sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %100 oranda kusurlu olduğu, kaza neticesinde destek —- vefat ettiği, mahkememizce de benimsenen hesap raporuna göre dava konusu kazada destek —- ölümü nedeniyle davacıların uğradığı destekten yoksun kalma zararının davacı … için 247.425,93 TL, davacı … için 38.398,75 TL, davacı ——–olduğu, davalı sigortadan gelen yazı cevabına göre davacının 19.09.2018 tarihinde zararının tazmini amacıyla davalıya başvuru yaptığı, davalının 02.10.2018 tarihinde temerrüte düştüğü, aracın ticari bir araç olmadığı, bu itibarla davacının ticari faiz talebinin haksız olduğu, mahkememizce kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne,
Davacı … için —— için —-, davacı .—- 247.425,00 TL hesaplanan toplam 323.317,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 02.10.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 22.085,78 TL karar ve ilam harcından 35,90 TL peşin harç ile 960,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 21.089,88 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı … davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ————————-göre hesaplanan 5.759,70 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı ——- davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——————–göre hesaplanan 5.623,95 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı … davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——————– göre hesaplanan 25.769,75 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı ve 35,90 TL peşin harç ile 960,00 TL ıslah harcı ve 5,20 TL vekalet harcı toplamı:1.037,00 TL ile aşağıda dökümü yazılı 1.333,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.