Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1089 E. 2022/163 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1089 Esas
KARAR NO: 2022/163
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 18/09/2018
KARAR TARİHİ: 17/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki bulunduğunu, davalının faturadaki ürünleri satın aldığını, davacı tarafından mal tesliminin gerçekleştirilmesine rağmen davalının herhangi bir ödeme yapmadığını, cari hesaba istinaden —– sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, davalının borcu ödememek adına haksız ve kötüniyetli olarak borca ve ferilerine kısmen itiraz ettiğini belirtmiş; davalının——- dosyasına yapmış olduğu kısmi itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu aleyhine İİK. m. 67/2 gereği alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı borçlu üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davalının süresinde cevap dilekçesi vermediği görüldü. Süresinde cevap dilekçesi vermeyen davalı, Hmk. 128. maddesi gereği ileri sürülen tüm vakıaları inkar etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında faturalara konu mal ve hizmetin davalıya teslim edilip edilmediği, teslim edilen mal ve hizmetler karşılığı bedelin davalı tarafından ifa edilip edilmediği, ifa edilen tutarın ne olduğu, davacının bakiye alacağı bulunup bulunmadığı, bu itibarla —– sayılı takip dosyasına yapılan kısmi itirazın haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dava, —– kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan kısmi itirazın iptaline ilişkindir.
—– sayılı takip dosyası içeriğine göre; —- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı—–alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi yapıldığı,—- tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından verilen — havale tarihli itiraz dilekçesinde borca kısmen itiraz edildiği, —–tarihinde icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, davanın hak düşürücü sürede açıldığı görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi — tarafından düzenlenen—- tarihli raporda; davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davacının kendi ticari defterlerinde davalıdan —alacaklı olduğu, davacının dava tarihi itibarıyla davalıdan — alacaklı olduğu, mal veya hizmetin davalıya teslimine dair belge sunulmadığı mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi—- tarafından düzenlenen —- tarihli raporda; davalının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davalının kendi ticari defterlerinde davacıya — borcu bulunduğu, ticari defterlerin —tutarındaki fatura dışında birbirini teyit ettiği, bu faturanın —-tarihinde davacıya iade edildiği, faturanın mal alan kısmının imzasız olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı, davalıya hizmet teslim edildiğini, bu nedenle alacağının bulunduğunu belirtmekte olup, icra takibinde talep etmiş olduğu alacağının varlığını ispatlamakla yükümlüdür.
Tek başına fatura düzenlenmesi akdi ilişkinin varlığının ve mal tesliminin kanıtı olamaz. Ayrıca faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olması da teslimini kanıtlamaya yeterli değildir ——-
Yemin, taraflardan birinin davanın çözümlenmesine etkili olan bir vakıanın doğru olup olmadığı hakkında kanunun belirlediği şekilde mahkeme ——önünde beyanda bulunmasıdır. Yemin eden taraf bu beyanın doğruluğunu namus, şeref ve kutsal saydığı bütün inanç ve değerleri ile teyit etmektedir. Medeni Usul Hukukumuzda yemin delili kesin delil niteliğindedir. Yemin davanın taraflarınca yerine getirilir, yemin teklif edecek taraf ispat yükü kendisine düşen fakat iddiasını veya savunmasını ispat edememiş olan taraftır. Taraf delillerini yemine hasretmedikçe önce diğer delilleri incelenir ve iddianın ispatlanmaması halinde son çare olarak yemin deliline başvurulur. Eğer iddia diğer delillerle ispatlanmışsa, yemin teklifine gerek yoktur.
İtiraza uğrayan tutar yönünden alacağın yazılı delille ispatlanamadığı kanaati ile —– tarihli oturumda davacı vekiline yemin deliline dayanıp dayanmadığı sorulmuştur. Davacı vekilinin yemin deliline dayanması üzerine, davalı şirket yetkilisinin yemin eda etmesi için —-Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmıştır.
Davalı şirket yetkilisi —– yeminli beyanında; — tarafından gönderilen faturalarda belirtilen ürünlerin teslim alındığını,—– borcunun olduğunu, icra takibine haksız yere kısmi itirazda bulunulduğunu belirtmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için yapılan yargılama sonucunda; dava konusu —–tutarındaki faturanın davalının ticari deftelerinde kayıtlı olmadığı, para ediminin ifasını isteyen davacının malı teslim ettiğini usulüne uygun delillerle ispatlaması gerektiği —-, davacının ticari defterlerinin irsaliye veya teslim belgesi gibi dayanakları bulunmadığı takdirde defterlerdeki kayıtların tek başına malın teslimini ispatlamaya yeterli olmayacağı —, teslim hususunun tanık beyanı ile ispatlanamayacağı —- davacının dava dilekçesinde yemin deliline dayandığı, davalı şirkete uyuşmazlık noktalarına ilişkin yemin teklif edildiği, davalı şirket yetkilisin usulüne uygun yapılan yemininde takibe yapılan kısmi itirazın haksız olduğunu açıkça kabul ettiği, alacağın likit ve belirlenebilir olduğu anlaşıldığından; aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne; —– takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan kısmi itirazın iptaline, takibin itiraz edilen —- yönünden aynen devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari avans faizi uygulanmasına,
Kabul edilen — %20’sine tekabül eden —– icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 360,76 TL karar harcından 48,07 TL peşin harç ile 42,12 TL icra harcının mahsubuna, bakiye 270,57TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 48,07 TL peşin harç ve 42,12 TL icra harcı toplamı: 131,29 TL ile 3.439,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, miktar itibarıyla kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı karar verildi. 17/02/2022