Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/957 E. 2020/799 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/957 Esas
KARAR NO : 2020/799
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/08/2017
KARAR TARİHİ : 01/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı——-nezdinde—– olduğunu ve işleteni —– —- plakalı aracın sürücüsü tarafından alkollü bir şekilde işletilmesinden ve davacının kullandığı ———— plakalı——- olduğu şeride karşıdan gelip girmesi ve davacının aracına çarpması sonucundan gerçekleşen trafik kazasında davacının ağır bir şekilde yaralandığını, kaza sonrasında alınan ifade tutanakları, kaza tespit tutanağı ve ceza dosyası belgelerine göre davalı sigortacının sigortaladığı aracın asli ve tamamen kusurlu olduğunu davacı atfı kabilin herhangi bir kusurunun olmadığını davacıya çarpan araç sürücüsü, kaza tespit tutanağında da belirttiği alkollü bir şekilde ve tedbirsiz ve dikkatsiz bir şekilde ve hızını ve manevralarını ayarlayamadan ve şerit izleme ve değiştirme kurallarına uymamaktan dolayı karşı şeride geçip davacının kullandığı araca çarpmasından dolayı davacının herhangi bir kusur bulunmadığını tüm kusurun davalının sigortalığı —– plaka sayılı araca tevdi ettiğini, davacı —– kazadan sonra kaldırıldığı ———- gerekli tetkiklerin yapıldığını ve tedavilerini uzunca sürdüğünü ancak iyileşemediğini, davacının tedavi ve kontrollerini yapmasına rağmen uzun zamandır hareket etmekte zorlandığı için en son başvurduğu ——- %56 oranında malul kaldığını bu yüzden bu davayı açma mecburiyetinin doğduğunu, kazayı yapan —– plaka kayıtlı aracın davalı ——— olduğunu, iş bu dava açılmadan önce davalı ——- şirketine başvurulduğunu ve açılan hasar dosyasından maluliyet ve sağlık gideri tazminatına karşılanmadığından iş bu davanın ikame edildiğini, kaza tarihinde geçerli poliçenin teminat tutarının —- olduğunu, davacı —— şoförlük yaparak geçimini sağladığını, davacının iş gereği sabit bir gelire sahip olmadığını, ancak gelirini aylık ortalama—- bulduğunu, —- sitesinde alınan —- gelirini aylık ———- olduğunu, yani net asgari ücretinin neredeyse tam —– katı olduğunun tespit edildiğini, kaza da araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olması karşısında davacının gerek kazanın verdiği travmayı atlatması ve en önemlisi devamlı surette malul kalmasından dolayı duyduğu acıların birazda hafifletilmesine yardımcı olması ve bundan sonra yaşamındaki boşluğun ve eksikliğin karşılığı olarak——- manevi tazminatın davalı sürücü ve işletenden kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ettiğini ayrıca dava sonuna kadar alacağının güvence altına alınabilmesi için———- plakalı kazaya neden olan aracın üzerine ihtiyati tedbir konulması ile davalılar sürücü ve işletenin tüm taşınır ve taşınmaz malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacakları ile üzerine dava değeri kadar ihtiyati haciz konulmasını, kazada beden gücü kaybına uğrayan davacı için maddi tazminat tutarı belirlenerek şimdilik —-sigortacı yönünden teminat limitinin aşmamak üzere temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi tahsili ile, ——— manevi tazminatın sürücü ve işletenden kaza tarihinden itibaren işletilecek avans faizi yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalılardan tahsiline,
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen—– plakalı aracın davalı şirket ————– arasında geçerli olmak üzere —- sigortalandığını, ——– olmadığından, poliçe de üst limit olarak belirlenen tutarın her olayda ödenmesinin mümkün olmadığını, davalı şirketin ancak sigortaladığı aracın işletenini sorumluluğu nispetinde zarardan sorumlu tutabileceğini, bunun içinde tespitin gerektiğini, dava konusu olayın haksız fiil iddiasına dayalı bedensel zararın tazminine ilişkin olduğunu, gerek TBK gerekse de KTK’da yer alan halefiyet kuralı gereği aracın ticari olmadığını bu yüzden ticari faiz taleplerinin de reddine karar verilmesini, haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanılmış, gerçek kişi tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması sonucu hazırlanan tutanaklar dosya arasına alınmış, —— dosyası uyaptan dosyaya kazandırılarak incelenmiş, ceza dosyasında alınan kusur raporuna göre davacının kusursuz, davalı —— asli kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
——— kayıt tarihli davalı tarafça sunulan dilekçede özetle; ekte sunulan ibraname ve sulh anlaşması gereği davacı taraf ile sulh olunduğu, sözü geçen sulh anlaşması gereği davacının ekte yer alan beyanları ile davadan ve fazlaya ilişkin haklarından feragat etmiş olduğunu, yapılan sulh anlaşması gereği, davacı taraf ile karşılıklı şekilde avukatlık vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin de bulunmadığı ifade edilmiştir.
Tarafların maddi tazminat talebi konusunda sulh oldukları anlaşıldığından dava konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden ise yapılan yargılama neticesinde, tazminat miktarının belirlenmesinde gözetilen hususların açıklanması gerekir: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/2. maddesi gereğince hakimin, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi —— olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.————- gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel —– göstermelidir. Manevi tazminat, bozulan ruh huzurunun, duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabın kısmen ve imkan nispetinde iadesini amaçladığından hâkim, M.K’nun 4.maddesi gereğince hak ve nesafete göre takdir hakkını kullanarak, manevi tazminat miktarını tespit etmelidir. Hakim belirlemeyi yaparken somut olayın özelliğini, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumunu, paranın alım gücünü, duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabı gözetmelidir. ——–
Davacının davalı——— sebebiyet verdiği kazada yaralanması nedeniyle çektiği acı ve elemin dosyadaki tedavi evraklarından ve raporlardan sabit olduğu, davacının yaşı, kazanın meydana geldiği tarih ve oluş şekli, davalı —– ve davacının kusur durumu, tarafların gelir durumu ve tüm dosya kapsamına göre yapılan tespitler uyarınca manevi tazminat miktarı tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde takdir olunmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminata ilişkin davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına
2-Davacının manevi tazminata ilişkin davasının kısmen kabulü ile; —– tazminatın kaza tarihi —-itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar ———— müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
3-Fazlaya ilişkin talebin reddin
MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN
4-Alınması gerekli —– harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan —- harçtan mahsubu kalan ——- davalılar —— müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar ——– alınarak davacıya verilmesine ,
6- Davalılar —— vekili bulunmadığından lehlerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 387,80 TL ile davacı tarafından sarfedilen 572,05 TL posta ücretinin toplamı 959,85 TL’den haklılık oranına göre (kabul oranı %15, red %75 ) 1143,97 TL ‘nin davalı ———– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, arta kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
9-Davalı ——– vekilinin davada yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından ve dava esasen konusuz kaldığından——— vekalet ücreti ile yargılama gideri hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ———- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/12/2020