Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/956 E. 2022/898 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/956
KARAR NO : 2022/898

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2017
KARAR TARİHİ : 06/12/2022

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/01/2018
KARAR TARİHİ : 06/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA İDDİA: davalı (muhatap banka) —— IBAN No:——- Çek No:—–olan, 31.08.2017 tarihli ve 9.000-TL bedelli çek, 31.03.2917 tarihli tahsilat makbuzu ile davalı —— adlı satıcı şirket lehine keşide ve teslim edildiği, bu çekin karşılığında alınan—– ve izolasyon malzemeleri ayıplı/kusurlu olduğu bir sitenin —- tane bağımsız villası ve bir yönetim binası işleri tamamlandıktan sonra yağan yağışla ortaya çıktığı, hem satıcı şirkete hem de——adlı üretici şirkete durum 3 defa bildirildiği, davalı imalatçı şirket sorunu çözmek yerine, inkar yolunu tercih ettiği, davacı şirket ——odasından keşif istemiş, keşfe gelen —— bilirkişinin verdiği rapor (EK-1) malzemenin kusurlu olduğunu teyit ettiği, söz konusu bilirkişi raporu makbuz çek fatura suretleriyle birlikte bir ihtarname ile her üç davalıya gönderildiği, çekin ve fatura bedelinin ödenmeyeceği bildirilerek bunu aşan zararların da ödenmesi talep edildiği, çekilen ihtarnameler, 17.08.2017 tarihinde imalatçı şirkete, 18.08.2017 tarihinde muhatap bankaya ve 23.08.2017’de satıcı şirkete tebliğ edildiği, muhatap banka yetkilileri, yapılan görüşmelerde: ihtarnamenin kendilerini bağlamayacağını, mahkemeden men kararı alınmadıkça çekin günü gelince kim ibraz ederse, bedeli ona ödeyeceklerini söylediklerini, bedelsiz hale gelen çekin, davalılarca veya meçhul cirantalarca tahsil edilmesi halinde (yeniden yapılan işlerin bedeliyle birlikte) davacının maddi zararı( 88.425,92-TL = çek bedelinin 10 misli kadar) telafisi çok zor bir meblağa ulaşacağı belirtilerek, davalı——olan, 31.08.2017 tarihli ve 9.000-TL bedelli çekin bedelsizliği nedeniyle acilen ödemeden men yönünde ihtiyati tedbir kararı verilip taraflara bildirilmesini ve davacıya elden takipli suret verilmesini, ibraz tarihinden önce (TBK ayıba karşı tekeffül hükümleri ve haksız fiil sorumluluğu nedeniyle) teminatsız ihtiyati tedbirle: Söz konusu çekin bedelsiz kaldığının tespiti ile iptaline ve davacı tarafa iadesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini vekaleten talep etmiştir.
ASIL DAVADA SAVUNMA:Davalı——savunma dilekçesinde;
davalının ürettiği ürünlerin —–marka patentli ürünler olduğu ve —–marka standartlarına göre üretildiğini bu nedenle, davacının şikâyeti üzerine davacının şantiyesine 14.07.2017 tarihinde giderek kabaran yerleri incelemiş ve hatanın uygulama hatası olduğunu, davacı şirketin uygulamacı ve aynı zamanda kullanılan—– kaplı panellerin tedarikçisi olduğunu, davacı şirketin kendi internet sitelerinde panellerin doğru uygulama yöntemini tanımladığını, yatay ve dikey eklem noktalarında suya karşı yüksek dayanımlı ve güçlü yapıştırma özelliği olan—–kullanılması gerektiğini, davacı
şirketçe şantiyede yapılan uygulamalarda eklem yerlerinde —– kullanılmadığının tespit edildiğini, davacı şirket yetkililerine müvekkili şirket uzmanlarınca beyan edildiğini, davacı şirket uygulamacılarının, bu kadar önemli bir uygulama noktasını tamamen boş bırakarak, panellerin birbirine uygun şekilde sabitlemediğini, bu uygulama hatası sebebiyle yüzeyde kılcal ve yer yer iri çatlaklar oluştuğunu, şikâyet konusu villalar incelendiğinde sorunların tüm yüzeylerde değil birleşim noktalarında lokal olarak ortaya çıktığının tespit edildiğini, oluşan bu çatlakların yüzeye temas edecek herhangi bir su damlasının alt yüzeye ulaşmasına ve panel içinde hızla yayılmasına sebep olacağını, panele nüfuz etmiş olan su dış yüzeye çıkmak istediği noktada su buharına dönüşür boyanmış yüzeyde kabarcıklanma ve soyulma olarak kendini gösterir dediğini, ayrıca davacı şirketçe panel üzerine doğrudan 1.kat olarak dış cephe —– uygulaması yapıldığının tespit edildiğini, —— panellerin su emiciliği standart ——ısı yalıtım levhalarından çok daha yüksek olduğunu, böylesi bir yüzeyin üzerine dış cephe —— uygulamasının yapılmasının yanlış olduğunu, bu bilginin ürünlerine ait ambalaj etiketlerinde açıkça belirtildiğini, böylesi özel bir malzeme üzerinde kullanılması gereken müvekkili şirkete ait ürünün ultra—- 1/7 konsantre —– sonrasında ise dış cephe —— olduğunu, bu ürün ile —— yüksek emiciliği giderilerek —— yüzeye tutunması ve dayanımı arttırılabileceğini, dış cephe —— ambalaj etiketinde böylesine hataların önüne geçilebilmesi için uygulama şeklinin özellikle belirtildiğini, davacı şirkete ait uygulamacıların kendi yanlış ve eksik bilgileriyle ezbere hareket ettiğini, ambalaj bilgilerini dahi okumadığını ya da okumasına rağmen dikkate almadığının dendiğini, üçüncü hatanın ise —— üzerine ——- uygulaması yapılması olduğunu, oysa astarlamanın ürünün kendisi olan ——– dış cephe boyasının %20 inceltilmiş şekli ile uygulanması gerektiğini, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle;
davacı şirketin müvekkili şirketten eklerdeki fatura döküm ekstrasında görüldüğü gibi
——- malzemesi 15/1 lik 16 Adet (240 kg), dış cephe —— 25/1 lik 95 adet (2375 kg) diş cephe boyası 15/1 lik 73 adet (1095 kg) malzeme satın alındığını, kullanılan malzemelerden anlaşılacağı gibi yapılan işte —- malzemesi kısıtlaması yapıldığını, —— yaklaşık aynı oranda —— kullanılması gerekirken, kullanılan ——- 1/10 oranında ——satın alındığını, ——- uygulamasının yapılmamış olduğunun ortada olduğunu, boyada kabarma ve dökülmenin kaçınılmaz hale geldiğini, beyanla davanın reddini talep etmiştir.Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı ile müvekkili banka arasında imzalanan kredi sözleşmesi hükümleri uyarınca davacıya teslim edilen ve yasadaki tanımıyla gayri nakdi kredi olarak tanımlanan çek ile ilgili olarak diğer davalılar ile birlikte açılan menfi tespit davasında husumetin bankaya yöneltilemeyeceğini, bu nedenle öncelikle husumet itirazında bulunduklarını, çek hamilinin bankadan çekte gösterilen meblağın kendisine ödenmesini isteme hususunda hakkı, keşideci ile muhatap banka arasında yapılmış olan çek anlaşmasına dayandığını, keşideciden çeki alan hamil çekten kaynaklanan haktan yararlanma hakkını elde etmekte ve yasal düzenlemeler doğrultusunda zamanında ibraz edilen çek karşılığı varsa nakden ödenmekte aksi taktirde ödenmeme keyfiyetini usulüne uygun olarak tespit ettiren hamil keşideci ve diğer cirantalara müracaat hakkını kazandığını, somut olayda davacı keşidecinin muhatap olarak müvekkili bankanın—– şubesine keşide ettiği—–numaralı 31.08.2017 keşide tarihli ve 9.000 TL. bedelli çekin 31.08.2017 tarihinde——- tarafından takasa sunulduğunu ve hesapta karşılığı bulunmadığı için bu hususun çekin arkasına belgelendirildiğini, müvekkilinin bu ilişkide muhatap Banka konumunda olmakla keşideci ile hamil ve cirantalar arasındaki ilişkileri bilmesinin mümkün olmadığını, bu doğrultuda müvekkilinin bankaya konu ile ilgili olarak keşide edilen —— 15.08.2017 tarih ve—— sayılı ve ——-noterliğinin 25.08.2017 tarihli ve ——sayılı ihtarnamelerine——sayılı cevabi ihtarnamesi ile “ —— cevabi ihtarnamemize konu olan ihtarnamelerde yazılı hususlarla ilgili bankanın 3.kişi konumunda Türk Ticaret Kanununun 799. Maddesine göre çekten cayma ancak ibraz süresi geçtikten sonra hüküm ifade etiğini, işbu ihtarnameye konu çekin ibraz süresi içinde bankalarına ibrazı halinde Türk Ticaret Kanunu ve Çek Kanununa göre gerekli kontrollerinin Bankaca yapılarak çekle gerekli işlemler yapılacaktır.” şeklinde belirtilmek suretiyle davacı şirkete ve davalılara bildirildiğini, bu nedenle müvekkili hakkında açılan davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı şirketin ——yapımını üstlendiği —–müstakil ve —- villa ile bir sosyal tesis ve bir yüzme
havuzu dış cephe boya——- kaplama inşa işi için gerekli malzemeleri davalı şirketlerden aldığını, davalı——marka inşaat boya kaplama malzemelerinin bölge bayisi olan satıcı firma olduğunu, diğer davalı ——boya kaplama malzemelerinin marka sahibi üretici firma olduğundan ayıba karşı birlikte sorumlu olduğunu, bu malzemelerle yapılan iş sırasında yağan sağanak yağmurlardan 5 tane villanın dış cephe boyalarının kabarıp balonlaştığını, kabararak ayıplara yol açan malzemenin —— marka malzemeler olduğu anlaşılınca davalı şirketlerden yardım talep edildiğini, davalı şirket yetkilisinin 27.07.2017 tarihli müraacatı üzerine——şubesi tarafından görevlendirilen iki——– 07.08.2017 tarihli teknik rapor düzenledikleri, bu teknik rapora göre davacı tarafından davalılara ——- sayılı ihtarname gönderilerek, zarar ziyan için toplam 88.425,92 TL talep edildiğini, bunlardan muhatap satıcı
ve üretici şirketlerin müteselsil sorumlu olduğunu, ayıplı olduğu yağmurdan sonra anlaşılan mala ilişkin olan ve üç ayrı görüşmeye rağmen kusuru giderilmeyip inkar edildiği için 16.175,92 TL bedelli faturanın karşılığının ödenmeyeceğini, hatta işveren şirket ile villa sahiplerinin acelesi ile menfi zan manevi zararının artmaması için—— villanın yeniden boyanacak, ayıplı malzeme artan kutuları maddi ve manevi zarar giderildikten sonra iade edileceğini, 31.03.2017 tarihli tahsilat makbuzu ile muhatap ve satıcı şirkete ciro ve teslim edilen, ——- çek nolu 9.000 TL bedelli çekin bedelsiz kalmış olması sebebiyle ödemesinin yapılamayacağı, bu yüzden bu çekin ödenmeyeceğini beyanla, 3.kişilere ödenmesinden de muhatap bankayı men ederiz denilerek 16.175,92 TL fatura ve 9.000,00 TL çek karşılığı ayıplı ürünler nedeniyle bedelsiz kaldığından, başka ürünler ile işi yeniden yapmak için iskele kurma boyama maliyetleri olarak 60.000 TL, işin gecikmesi, yeni iş fırsatları kaçırma, olumsuz zan ve söylentiler için 50.000 TL manevi zarar talep edileceğinin bildirildiğini, davalı şirketlerin bu açık net bildirime karşı uzlaşmayı açıkça reddettiğini ileri sürerek, 9.000,00 TL çekin ve bundan doğan davacı borcunun iptali ile borçla ilgili olarak açılan—— esas sayılı dosyasının menfi tespitine, 19/06/2017 tarihli ——- nolu 16.175,92 TL bedelli faturanın ve doğan borcun iptaline, davalılar lehine davacıya yönelik toplam 25.175,92 TL borcun iptali ile maddi tazminine, yapılan işleri ayıbından ötürü yeniden kazıp yapmak zorunda kalan davacı şirketin bu ek maliyeti olan şimdilik 24.824,08 TL belirsiz alacağın ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; asıl dava, menfi tespit; birleşen dava ise ticari satımdan kaynaklı ve ayıplı ürün iddiasına dayalı açılan tazminat davasıdır.Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı şirketin ——- ilinde yapımını üstenlendiği taşınmazların dış cephe ——- kaplaması işi için davalı ——- aldığı, diğer davalı —–Kimyanın üretici firma olarak sorumlu tutulduğu ——- markalı boya-kaplama malzemesinin yağan yağmur akabinde —–adet villanın ve yönetim binasının dış cephesinde kabarıp balonlanması nedeniyle bu boya malzemelerinin kusurlu üretilip üretilmediği, bu olayda davalıların sorumlu bulunup bulunmadığı, bu amaçla asıl davada davacı tarafından bedel ödenmesi amacıyla —— ait ——- çek nolu 31/08/2017 keşide tarihli 9.000,00 TL bedelli çekin bedelsiz kaldığının tespiti ile muhatap bankadan bedelini talep edilip edilemeyeceği, birleşen davada meydana gelen zarar nedeniyle sözleşmenin feshi, doğmuş maddi zararların ve manevi zararların ——- tazmin hakkının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Davacı vekili 22/05/2019 tarihli beyan dilekçesi ile; asıl davada davalı —– Bankası aleyhine açtıkları davadan feragat ettiklerini bildirmiş olup davacı vekilinin vekaletnamede feragat özel yetkisinin bulunduğu, feragatin kesin hüküm gibi sonuç doğurduğu anlaşılmakla davalı——-aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiştir.Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
01/09/2020 tarihli ve keşif sonucu düzenlenen raporda özetle; davalıların üretmiş olduğu boya malzemesinde hata ve bozuk üretim olduğuna dair bir bulgu ve tesbite rastlanmadığı, davacının boya uygulamasını bizzat kendisinin yaptırdığı, satın almış olduğu boya malzemesinin boya kullanım şartnamesindeki gibi uygulamayı yaptırmadığı, boyanın yapıldığı panel,—– profil malzemelerin hatalı montaj imalatından ve özelliklerinden kaynaklanan sebeplerle malzeme birleşim yerlerinde oluşan çatlaklardan cephenin su aldığı ve boya uygulamasının işçiliğinin hatalı yapılması ve boya malzeme oranlarının hatalı kullanımı sebepleriyle söz konusu kusurların oluştuğu kanaatine varıldığı, bildirilmiştir.Rapora itirazlar üzerine——- bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış, rapor içeriğine göre; öncelikle, söz konusu dış cephe kaplama ve boyalarının ayıplı ve hatalı olduğunu söyleyebilmek için,
ürünlerin bir laboratuvar ortamında incelenmesi gerektiği, ancak ——-gibi dünyaca kabul edilmiş standartlara uygun üretim yapan firmaların ürünlerinin hatalı olması en son düşünülecek bir ihtimal olduğunu,özelikle dış cephe kaplamalarında oluşan hatalar genellikle uygulama hatası veya izolasyon hatalarından kaynaklandığını, dış cephelerde kullanılan boya altı uygulamalarında dış cephe kaplamasına uygun malzemeden yapılması gerektiği, dış cephelerde dikkatle uygulanması gereken pencere ve balkon detayları, eğer cephede bindirme malzeme kullanılıyorsa ek yerleri, ——, cephe beton kıvrımları ve——- ile çatı —–detayları ile cephe çıkmalarında bulunan birleşim yerlerinin detayları boşluk bırakılmayacak şekilde izolasyonları standartlara uygun biçimde yeterli esnek malzemeler kullanılarak uygulama yapılması gerektiği, yapılan inceleme ve araştırmalara dayanarak ve heyetin bilgi ve tecrübeleri sonucu söz konusu ürünlerin standartlar dışı hatalı üretim olduğuna dair herhangi bir kanıt olmadığından, meydana gelen ayıplı işin, uygulamadan kaynaklandığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.—— İcra Dairesinin ——-esas sayılı dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; alacaklının—–borçlunun ——- olduğu, 31/08/2017 keşide tarihli, 9.000,000 TL bedelli çeke istinaden toplam 9.110,96 TL üzerinden kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip olduğu, yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesi için alacaklı vekilince talepte bulunuduğu anlaşılmıştır.Takip konusu ve ayıplı ürün için verildiğinden bedelsiz kaldığı iddia edilen çekin incelenmesinde; —–hesabına kayıtlı, ——çek nolu, 31/08/2017 keşide tarihli, 9.000 TL, bedelli, çekin keşidecisinin davacı ——, lehtarının ise davalı ——– olduğu, çekin ibraz edildiği ve karşılıksız olarak işlem gördüğü anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli bilirkişi rapor içeriklerine göre; davacının—–yapımını üstlendiği —–müstakil ve —- ikiz villa ile bir sosyal tesis ve bir yüzme havuzu dış cephe boya- —– inşa işi için gerekli malzemeleri davalı – satıcı şirket ——marka inşaat boya kaplama malzemelerinin marka sahibi üretici firma olduğu, davalı satıcıdan alınan ürünler kullanıldıktan sonra ve yağmur yağmasının akabinde bahse konu malzemelerle yapılan uygulamaların bazılarında dış cephe boyalarınınkabarıp balonlaştığını, kabardığı iddiası ile davacı tarafça davalı satıcı ve üretici firmaya ihtarname gönderildiği, içerikte zarar ziyan için toplam 88.425,92 TL maddi zarar ve 50.000,00 TL talep edildiği, davalıların ihtarname karşılığında herhangi bir ödeme yapmadığı, davacı- alıcının ayıplı ürün nedeniyle sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullandığını bildirdiği, ayrıca dönme nedeniyle verilen çek bedeli (9.000,00 TL) ile ürün bedeli olan 16.174,92 TL yönünden borçlu olmadığının tespiti ve yeniden yapılmak durumunda kalının işlemler için harcanan 60.000,00 TL ile manevi zarar olarak ta 50.000,00 TLnin talep edildiği, davacı – alıcının ayıplı ürün sebebiyle üretici ve satıcıdan zararının tazminini talep etmesinin TBK 227 vd. Maddelerine göre mümkün olduğu, ancak düzenlenen bilirkişi raporlarına göre davacının kullandığı ve davalıların satıcısı – üreticisi olduğu dış cephe boya ve izalosyon malzemelerinin üretiminde hata bulunmadığı, davacının zarara uğradığını iddia ettiği zararların meydana gelmesinin uygulama hatasından kaynaklandığı anlaşılmıştır. Davacı tarafça ilgili site yönetimine müzekkere yazılması talebinin, iddianın genişletilmesi kapsamında kaldığı ve davalı tarafça muvafakat olmadığından talebin reddine karar verilmiştir.Asıl davaya konu talebin; ayıplı olduğu iddia edilen ürün bedeline karşılık verilen——hesabına kayıtlı, ——- çek nolu, 31/08/2017 keşide tarihli, 9.000 TL, bedelli çekin bedelsiz kaldığının tespiti ve iptali ile iadesinin olduğu ancak çekte lehtarın davalı —– göründüğü, davalı —— Kimyanın herhangi bir sıfatının ve dolayısıyla işbu davada taraf sıfatının bulunmadığı, ürünlerin ayıplı olmadığının tespiti neticesinde davalı —– aleyhine açılan davanın esastan reddine, davalı——aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddine dair karar vermek gerekmiştir.
Birleşen davaya konu taleplerin incelenmesinde; ayıplı olduğu iddia edilen ürün bedeli için verilen 9.000,00 TLlik çekin iptali ve bundan dolayı açılan takip dosyası —– İcra Dairesinin—— esas sayılı dosyası kapsamında menfi tespit isteminin, asıl davada zaten aynı çekin bedelsiz kaldığı ve iptali istendiğinden ——İcra Dairesinin ——esas sayılı dosya yönünden borçlu olunmadığının tespitine yönelik davalı ——-aleyhine açılan davanın derdestlik nedeniyle usulden reddine, yine anılı çekte ve takip dosyasında sıfatı bulunmayan davalı —–yönünden,—— esas sayılı dosya yönünden borçlu olunmadığının tespitine yönelik davalı——- aleyhine açılan davanın husumet pasif husumet yokluğundan usulden reddine dair karar vermek gerekmiştir.Davacının davalı —— aleyhine açılan ayıp nedeniyle yeniden kazıp yaptırılmak zorunda kalınan işlere ilişkin ek maliyet talebi hakkındaki talebinin satın alınan ürünlerin ayıplı olmaması nedeniyle davanın esastan reddine dair karar vermek gerekmiştir.Davacının 16.175,92 Tl lik ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerle ilgili borçlu olunmadığının tespitine yönelik talebinin değerlendirilmesinde; alacaklının davalı ——-Olması ve ürünlerin ayıplı olduğunun ispatlanamaması nedeniyle anılan davalı aleyhine açılan davanın esastan reddine, davalı —— ürün satış sözleşmesinin tarafı olmadığından 16.175,92 Tl lik ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerle ilgili borçlu olunmadığının tespitine yönelik davalı——-aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine dair karar vermek gerekmiştir.Davacının manevi tazminat talebinin değerlendirilmesinde; manevi tazminat için 6098 sayılı TBK nun 49. Ve 58. Madde kapsamındaki şartların oluşmadığı kanaatiyle davalı——– aleyhine açılan manevi tazminat talebine ilişkin davanın esastan reddine dair karar verilmiştir.Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT 3. Madde uyarınca birden fazla davalı aleyhine açılan ve ret sebebi farklı olan durumda ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden hüküm kısmında bu duruma göre karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Ana dava dosyası ——–esas sayılı dosyasında;
1-Davalı ——- aleyhine açılan davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2- Davalı ——-aleyhine açılan davanın ESASTAN REDDİNE,
3-Davalı ——-aleyhine açılan davanın HUSUMET YOKLUĞUNDAN REDDİNE,
Birleşen dava dosyası —— esas sayılı dosyasında;
1- Davalı ——– aleyhine açılan ayıp nedeniyle yeniden kazıp yaptırılmak zorunda kalınan işlere ilişkin ek maliyet talebi hakkında davanın esastan reddine,
2- Davalı ——– aleyhine açılan manevi tazminat talebine ilişkin davanın esastan reddine,
3-a) ——esas sayılı dosya yönünden borçlu olunmadığının tespitine yönelik davalı—— aleyhine açılan davanın derdestlik nedeniyle usulden reddine,
b)—— esas sayılı dosya yönünden borçlu olunmadığının tespitine yönelik davalı .——- aleyhine açılan davanın husumet pasif husumet yokluğundan usulden reddine,
4-16.175,92 Tl lik ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerle ilgili borçlu olunmadığının tespitine yönelik davalı——— aleyhine açılan davanın esastan reddine
-16.175,92 Tl lik ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerle ilgili borçlu olunmadığının tespitine yönelik davalı ——— aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine,
5- Mahkememizin 15/09/2019 tarihli tensip tutanağı gereği verilen; dava konusu; —— muhataplı, —— nolu hesapta düzenlenen, ——çek seri nolu, 31/08/2017 keşide tarihli, 9.000 TL bedelli çek hakkında; işbu dava sonuna kadar y.TTK 818/s. Maddesi göndermesiyle y.TTK 757 md uyarınca ödeme yasağı konulmasına, dair kararın 2004 sayılı İİK 72/4 maddesi gereğince kaldırılmasına,
Asıl dava yönünden;
6-Asıl davada alınması gerekli 80,70 TL karar harcının başlangıçta alınan 153,70 TL harçtan mahsubu ile 73,00 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
7-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Asıl davada davalılardan ——-tarafından sarfedilen ——- ve davalılardan—— tarafından sarfedilen ——-yargılama giderinin davacıdan tahsili ile anılan davalılara verilmesine,
9- Davalı——-. kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan——- uyarınca hesaplanan —– nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
10- Davalı ——.kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan —— uyarınca hesaplanan ——nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
11- Davalı —— kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan ve diğer davalılardan ret sebebi farklı olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan ——uyarınca hesaplanan ——-nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
12-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Birleşen dava yönünden;
13- Alınması gerekli 80,70 TL karar harcının başlangıçta alınan 1.707,75 TL harçtan mahsubu ile 1.627,05 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
14-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
13-Birleşen davada davalı taraflarca sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
15-Davalı ———aleyhine açılan ayıp nedeniyle yeniden kazıp yaptırılmak zorunda kalınan işlere ilişkin ek maliyet talebi hakkında ( ayrıca davalı —— yönünden 16.175,92 Tl lik talep ile ilgili esasa dair ret miktarları dahil edilmek suretiyle) dava ile ilgili davalı —— kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan —— uyarınca hesaplanan ——-nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalılara verilmesine,
16——- İcra Dairesinin——– esas sayılı dosya yönünden borçlu olunmadığının tespitine yönelik davalı ——- aleyhine açılan dava yönünden ( ayrıca davalı ——yönünden 16.175,92 Tl lik talep ile ilgili- usule dair ret miktarları dahil edilmek suretiyle) davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan —— davacıdan alınarak anılan davalılara verilmesine,
17-Birleşen davada manevi tazminat talebi açısından davalı ——-kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan —– 10/3. Madde uyarınca hesaplanan——- nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalılara verilmesine,Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı ve davalı ——–vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.