Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/954 E. 2021/20 K. 12.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/954 Esas
KARAR NO: 2021/20
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/08/2017
KARAR TARİHİ : 12/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı —- tarihinde — sıralarında sürücüsü dava dışı — kullandığı tescilsiz—- — çarpması sonucu müvekkilinin ağır yaralanması ve malul kalmasına neden olan çift taraflı trafik kazasının meydana geldiğini, sigortalı araç sürücüsünün sola dönüş kurallarına riayet etmemiş olması nedeni ile kusurlu olduğunun trafik kazası tespit tutanağında belirtildiğini, müvekkilinin sağ femur kırığı nedeni ile operasyon geçirdiğini ve vücut bütünlüğünün bozulduğunu, davalı —- yazılı olarak başvurulduğunu ancak kazanın —- tarihinde meydana gelmiş olması nedeni ile maluliyet oranının tespiti için ihtiyaç duyulan sürenin tamamlanmadığını, sigorta şirketinin yasal süre —gün içerisinde müvekkilinin maddi zararının karşılanması yönünde cevap vermediğini belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik,— maddi tazminatın davalı —başvuru tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, — tarihli talep arttırım dilekçesi ile dava dilekçesinde davacı için ——- davalıdan alınarak davacıya verilmesini, davalı — temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesini sonuç olarak —- temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, dava konusu kazaya karışan — plakalı aracın müvekkil sigorta şirketinde —tarihleri arasında teminat altında olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri —- sınırlı olduğunu, davacının güvenlik önlemleri almaksızın motosiklet kullandığını- müterafık kusurunun bulunduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacının kaza sonrası—- rücuya tabi bir gelir elde edip etmediğinin tespitini ve olması halinde tenzilinin gerektiğini, geçici iş göremezlik zararlarının yeni genel şartlarda yapılan düzenleme gereği tedavi giderlerinden sayılması nedeni ile sigorta şirketinin sorumlu olmadığını, —–rapor alınarak davacının kaza ile illiyeti de irdelenerek oranlarının tespitinin gerektiğini, maluliyet raporunun ve tazminat hesaplamasının yeni genel şartlarda belirtildiği gibi yapılmasını, kaza tarihinden itibaren avans faizi talep edildiğini ancak davaya konu tazminatın bir haksız fiil olması nedeni ile ancak yasal faiz talep edilebileceğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmıştır.
Bilirkişi rapor içeriğine göre; Kusur bilirkişi raporunda—- dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareket eden, davalı —-sürücüsü dava dışı — % 60 (yüzde altmış) oranında Asli Kusurlu olduğu, —-eden, dikkat ve özen yükümlülüklerini yerine getirmeyen, tescilsiz motosiklet sürücüsü davacı — % 40 (yüzde kırk) oranında —- model kamyonetin davalı — nezdinde— tarihinde tanzim edildiği ve azami kişi başı limitin — olduğu, —- tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının—-değerlendirildiğinde; Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 20 (yüzdeyirmi) olduğu, – İyileşme (iş göremezlik) süresinin, kaza tarihinden itibaren 18 (onsekiz aya kadar uzayabileceğine. oy birliği ile mütalaa edildiği, aktüer bilirkişi raporunda ise; davacı — tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu, —- teminat altında olan araç sürücüsünün %60 kusurunun bulunduğunun Sayın Mahkeme tarafından kabulü durumunda davacının davalı —-geçici iş göremezlik zararı talep edebileceği, daimi / sürekli iş göremezlik- efor kaybının ise % 20 maluliyet oranı sonrası — olduğu, davalı —teminat altında olan araç sürücüsünün %60 kusurunun bulunduğunun Sayın Mahkeme tarafından kabulü durumunda davacının davalı —- sürekli iş göremezlik zararı talep edebileceği, davacının davalı —teminat altında olan aracın sürücünün kusuru oranında toplam talep edebileceği maddi zararının — olabileceği, — teminat limiti dahilinde bulunduğu, temerrüt tarihi ve faiz; dava konusu olayla ilgili olarak davacı tarafından dava konusu kaza ile ilgili — şirketine yazılı başvuru yapıldığı, — tarihini takip den— temerrüt tarihi olarak kabulünün ve yasal faiz talep edilebileceğinin takdir ve münakaşasının Sayın Mahkemeye ait olduğu,—— ancak, mahkemenin savunmalarının tümüne hasren tamamen davalı müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar bulunduğu, sair hususların mahkemenin takdirine olduğu” yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekili — tarihli talep artırım dilekçesi ile talep sonucunu aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda artırmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; davacının belirlenen geçici iş göremediği — aylık devrede davalının sorumluluğunda bulunan araç sürücüsünün—- kusuru oranında —- sürekli iş göremezlik zararının oluştuğu, hesaplanan tazminat miktarından indirim gerektiren bir hususun bulunmadığı, davalının — olarak zarardan sorumlu olduğu, davalı —- tarihinde temerrüte düştüğü anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE; — sürekli iş göremezlik tazminatı ile — geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam— tazminatın — temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizli birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar harcı 7.766,04 TL’den peşin olarak yatırılan 31,40 TL, tamamlama harcı harcı olarak yatırılan 383,00 TL olmak üzere toplam, 414,40 TL harcın mahsubu ile 7.351,64 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan toplam 414,40 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk dava masrafı, 416,00 TL tebligat-müzekkere gideri, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 687,00 TL Adli Tıp Gideri olmak üzere toplam 2.369,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 14.750,35 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, —– Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/01/2021