Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/857 E. 2020/615 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/857 Esas
KARAR NO : 2020/615
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 02/08/2017
KARAR TARİHİ : 27/10/2020
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacı şirket aleyhine—— dosya ile icra takibi başlattığını, davacının icra takibini tesadüfen ve haricen ——- tarihinde öğrendiğini, icra takibinde yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunmadığını, davalı tarafından teslim edilen mal ve hizmet olmadığını belirtmiş, davacı şirketin davalıya bprçlu olmadığının tespitine, haciz baskısı altında ödenen kısmın istirdadına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; bir yıllık hak düşürücü sürenin dolduğunu, borç icra dosyasına ödendikten sonra menfi tespit davası açılamayacağını, davacının aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirtmiş, cevap dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında davanın reddine, davacının aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; borçlu olunmadığının tespiti ve haciz baskısı altında ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; ——takip dosyası nedeniyle davalının alacaklı olup olmadığı, ödenen tutarın istirdadının şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadırç
———-sayılı takip dosyası içeriğine göre; —- tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı —– borçlusunun davalı — olduğu, asıl alacak + işlemiş faiz toplamı —– tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, örnek no:7 ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlu tarafından itiraz edilmemesi üzerine takibin kesinleştiği, —- tarihinde dosya borcuna hasren yapılan ödemenin —– tarihli reddiyat makbuzu ile tahsil edildiği görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında her ne kadar bilirkişi raporu alınmış ise de çözümü hukuk dışında özel veya teknik bilgiyi gerektiren bir hâl bulunmadığı anlaşıldığından bilirkişi raporuna itibar edilmemiş, mahkememiz —– tarihli oturumun (1) numaralı ara kararı ile tüm ara kararlardan dönülerek tahkikat aşamasına son verilmiştir.
İİK.’nun 72/7. maddesi uyarınca istirdat davası, borçlunun borçlu olmadığı bir parayı icra tehdidi altında ödediği tarihten itibaren bir yıl içinde açılabilir. Bu süre zamanaşımı süresi olmayıp hak düşürücü süre niteliğindedir. Bu nedenle, anılan hususun mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerekir. İcra takibine konu alacağın —– tarihinde tahsil edildiği, istirdat davasının, alacağın tahsil tarihinden itibaren bir yıl içerisinde açılması gerekirken hak düşürücü süre geçirildikten sonra tahsil tarihinden yaklaşık ——— tarihinde açıldığı, ödeme tarihiyle dava tarihi arasında İİK.’nun 72/7. maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olduğu anlaşılmıştır. Borçlu olunmadığının tespiti talebi yönünden ise; borcun ödenmesinden sonra menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığından ve hukuki yarar dava şartı olduğundan davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının menfi tespit isteminin dava açmakta hukuki yararı olmadığından dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE , davacının istirdat isteminin ise hak düşürücü süre nedeniyle REDDİNE,
Davalının tazminat istemlerinin şartları oluşmadığından REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 766,32 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 711,92 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine (m. 7/2) göre hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı 7,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2020