Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/788 E. 2021/979 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/788 Esas
KARAR NO: 2021/979
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
ASIL DAVA TARİHİ: 18/07/2017
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 10/12/2018
KARAR TARİHİ: 28/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, dava konusu alacağın taraflar arasında gerçekleştirilen ticari ilişkiye dayandığını, söz konusu ticari ilişkiye göre davalı şirketin ürünlerinin davacı şirketin sağlamış olduğu tırlar ile taşınması neticesi davalıya ——- tarihli faturaların tanzim edildiği, davacı alacağının faturaya dayalı sabit, belirlenebilir ve hesaplanabilir bir alacak olması nedeniyle likit olduğu, ancak fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine—–takip dosyasından başlatılan takibe yapılan itiraz nedeniyle takibin durduğu beyan edilerek, açıklanan nedenlerle, davalı/borçlunun —- dosyasına yapılan haksız itirazın asıl alacak miktarını oluşturan — yönünden iptali ile takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren—– mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz uygulanmasına, takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz eden davalı aleyhine asıl alacağın %20 den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVA SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında davalı firmaca——- davacı firmaca taşınması üzerine bir ticari ilişki olduğu, bu ilişkide davalı firma yetkilisi——- teklifi verilmekte ve davalı firmanın gönderilen teklif üzerinden emtiayı taşıdığı, bu teklife göre kesilen faturaları karşı firmaya ödediği, davalı firmanın davacı firmaya mail üzerinden gönderilen fiyatlara göre fatura kesildiği zannıyla ödeme yaptığı ancak —-sonra verilen fiyat teklifleriyle davacı firma tarafından kesilen faturaların aynı olmadığını, teklifin çok üstünde fatura ödemiş bulunduğunu fark ettiği, bunun üzerine davacı firma yetkilisine —- ayları arasında kesilen —adet fazla tutarlarda faturalandırma yapıldığının tespit edildiğinin ve fazla kesilmiş olan —– düzenlendiğinin, derhal ödenmesi gerektiğinin bildirildiği, kesilen iade faturasının davacı firma tarafından noter aracılığıyla iade edildiği, mail yazışmalarında verilen teklifler ile faturaların karşılaştırılmasında teklifin çok üzerinde fatura kesildiğinin anlaşılacağı, davalı firmanın yanıltılarak haksız kazanç temin edildiği, bu nedenle davalı firmanın borçlu değil alacaklı olduğu beyan edilerek, açıklanan nedenlerle, haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine, davacı aleyhine %10’dan az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA İDDİA:
Davalı firma ile davacı firmanın bir süredir davacı firmaca üretilen cinsi —- olan ürünlerin davalı firmaca taşınması üzerine bir ticari ilişki yürüttüklerini, bu konuda aralarında geliştirmiş oldukları usul ve genel ticari teamül üzerine davacı firmanın bu konudaki yetkilisi —- üzerinden taşınacak emtianınyükleme teslimat yeri ve miktarını bildirerek fiyat teklifi istenmekte ve davalı firmanın konuyla ilgili ——-üzerinden fiyat teklifi verildiğini ve davacı firmanın gönderilen teklif üzerinden emtiayı taşıttığını, davacı firmanın taşımayla ilgili diğer firmalarla da ilişkisinin bu şekilde e-mail üzerinden fiyat teklifiyle yürüdüğünü, verilen en uygun teklif kabul edilerek bu teklife göre kesilen faturaları karşı firmaya ödediğini, davacı firmanın davalı firmaya mail üzerinden gönderilen fiyatlara göre fatura kesildiği zannıyla ödeme yaptığını ancak —– sonra verilen fiyat teklifleriyle davacı firma tarafindan kesilen faturaların aynı olmadığı ve teklifin çok üstünde fatura ödenmiş bulunduğunun fark edildiğini, bunun üzerine davalı firma yetkilisine —- tarihinde yazılı bir açıklama ile durumun bildirildiğini, bunun üzerine sürdürülen sözlü görüşmelerde durumun karşı tarafça kabul edilmiş olmasına rağmen konunun çözüme ulaşmadığını, akabinde davacı firma tarafından kesilen —–davalı firma tarafindan noter aracılığıyla iade edildiğini, davalı firma noterden gönderdiği itirazda işi tam olarak ifa ettiğini ve kesilen faturalar itiraz edilmediğini ve belli dönemlerde mutabakat yapılmış olmasına dayandığını, davalı firmaca, davacı firma yanıltılarak haksız kazanç temin edildiğinin açık olduğunu, sebepsiz zenginleşme dolayısıyla davacı firmaya gönderilen tekliflerin üzerinde kestiği faturalardan tahsil ettiği fazla bedelleri iade etmesi gerektiğini, icra takibine konu fazla ödemelerle ilgili olarak kesilen — fatura olmakla davalı tarafından takibe itiraz edilmesinin haksız ve hukuksuz olduğunu, bu sebeplerle davalı-borçlu aleyhine —–dosyası ile başlatılan takibe yapılmış bulunan haksız itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu davalı aleyhine takip konusu alacağın %20’siden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA SAVUNMA:
Davacı tarafından belirtilen aleyhe hususları kabul etmediklerini ve delil niteliğinde olmayacağını, davacı tarafından gönderilen —- bedelli fiyat farkı faturasının haksız ve hukuka aykırı olması nedeni ile işbu fatura davalı tarafından keşide edilen —–yevmiye nolu ihtarnamesi ile iade edildiğini, fiyat farkı faturası içerisinde yer alan ve davacı tarafından ödenmeyen faturalara istinaden davacı aleyhine —– sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ancak davacı tarafından işbu icra dosyasına itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali ile —— dosyası ile dava açıldığını, davacı tarafından davalıya işbu davaya konu icra takibi başlatılmasının davacnın açıkça kötüniyetli olduğunun göstergesi olduğunu haksız ve kötü niyeteli davanın reddi ile %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Asıl ve birleşen dava, hukuki niteliği itibari ile; icra takibine yapılan itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
——dosyasında verilen birleştirme kararı neticesinde dosya mahkememize gönderilmiştir.
—- edilip incelenmiştir.
—- göre; alacaklısının—-tarihli faturadan doğan alacak için takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun bila tarihli itiraz dilekçesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
—-esas sayılı dosyası içeriğine göre; alacaklısının —-tarihli faturalardan doğan alacak için takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya—– havale tarihli itiraz dilekçesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Her iki dava yönünden dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşmaları sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır.
—- tarihli taşıma alanında uzman bilirkişi rapor içeriğinde” Uyuşmazlık davacının, davalının ürünlerini taşımasından kaynaklı ticari ilişki sebebiyle davacı ile davalı arasında kurulan sözleşme gereği davacının davalıya sözleşmeye aykırı olarak yüksek bedelli fatura kesip kesmediği, sözleşmeye uygun fatura kesildi ise davacının davalıdan—- adet fatura nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı şeklinde belirlenmiştir.
Birleşen —– dosyasında taraflar arasında meydana gelen uyuşmazlık konuları; Faturaya dayalı başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline dair olduğu; şeklinde belirlenmiştir.
İnceleme:
Dosyadaki mevcut bilgi ve mübrez belgelerin incelenmesi sonucunda aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir:
1. BİLİRKİŞİ RAPORLARI:
– Bilirkişi —— tarihli raporun sonuç kısmında, “davacı ve davalının tacir oldukları, davacının davalıya uluslararası taşımacılık hizmeti verdiği, davacı, davalı adına yapmış olduğu her bir taşımacılık hizmeti için davalıdan taşımacılık yükleme talimatı aldığı, davalı tarafından tüm talimatların imzalı veya antetli kağıdı ile kaşe imzalı olarak davacıya gönderdiği ancak yükleme talimatlarında taşıma bedelinin bulunmadığı, fatura eklerinde gümrük çıkış beyannamelerini sunduğu, taşıma tutarlarının tümünün döviz cinsinden —-olarak anlaşıldığı, davacının yasal süreleri içinde noter açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırdığı ve usulüne uygun olarak tuttuğu ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan —- hesap bakiye alacağı göründüğü, davacının icra takibinde —- tarihli dilekçe ekinde sunmuş olduğu e- mail yazışmalarındaki fiyatlar ile faturalar üzerinde fiyatların bir birini tutmadığı görüldüğü, ancak davacının —- cevaba cevap dilekçesindeki beyanlarında parsiyel fiyatı hesaplanırken özellikle——taşınan yükün ağırlığı ile birlikte hacminin de önemli olduğu, kara yolu taşımacılığında metreküp ağırlık ve lademetre hesap ölçülerinin kullanılarak yapıldığı, bedelin işin sonunda çıktığı, tarafların iddia ve savunmalarının teknik bir konu olup uzmanlık alanı dışında kaldığından buna ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı, davalı tarafından cevap dilekçesinde sunulan tabloda davacı tarafından teklif edilen tutar ile faturalandırılan tutarlar asında —– olduğu iddia edildiği, davalının ticari defter ve kayıtlarını incelemek üzere sunmadığından davacının kayıtları ile karşılaştırma yapılamadığı,” şeklinde tespitte bulunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi — tarafından sunulan —— arasında ticari bir ilişki bulunduğu, davalının taşıttıracağı ihraç mallarına ilişkin olarak önceden—- şeklinde teklifini vererek, taşımadan sonra faturalarını düzenlediği, davalı davacı tarafından kendisine düzenlenen —– bazındaki faturalar tutarlarının verilen fiyat teklifleriyle örtüşüp örtüşmediğini kontrol etmeden ödemelerini yaptığı, ancak kendi beyanlarına göre — sonra yaptıkları kontrolde fatura tutarlarının verilen teklif fiyatlarıyla örtüşmediğini fark ederek, tespit ettiği —– fiyat farkı faturası düzenlediği görülmüştür.
Davacı söz konusu faturayı noter kanalı ile iade ettiği ve davalının ödemediği son —- icra takibi başlattığı incelenen dosya kapsamında tespit edilmiştir. Tarafların incelenen yasal ticari defterlerinin TTK ve VUK’un ticari defterlere ilişkin hükümlerine uygun olarak tutuldukları, açılış kapanış tasdiklerinin yasal sürelerinde yapıldığı, kayıtların birbirini doğruladığı, sahipleri lehine delil olma niteliğinde oldukları tespit edilmiştir. Davacının —- bildirimi ile davalının— bildirimlerinin örtüştüğü, davacının noter kanalı ile iade ettiği davalının — tutarlı faturasının defterlerinde kayıtlı olmadığı ve —bildiriminde bulunmadığı, davalının ise kendisine iade edilen — tutarlı faturasının ticari defterinde kayıt gördüğü ve — formu ile beyan ettiği tespit edilmiştir. Tarafların incelenen ticari defter kayıtlarına ve muavin hesap —- davacının düzenlediği taşıma faturaları ile davalının yapmış olduğu ödemelerin her iki taraf ticari defterlerinde kayıtlı oldukları, kur farkları kayıtları ve banka havale masrafları ile —- davalının fark faturası dışında faturalar ve ödeme kayıtlarında mutabık oldukları tespit edilmiştir. Davalının düzenlenen faturalar ile fiyat tekliflerinin örtüşmediği, toplamda——olduğunu ilişkin olarak yapılan incelemede —- adet faturanın mail tekliflerinin bulunduğu —- olduğu, dosya kapsamında mail teklifleri bulunmayan diğer —-cinsinden olduğu, ancak düzenlenen faturalarla örtüşmediği, —- maddesine göre fatura tutarlarına — gün içinde itiraz etmediği, sonradan fark ettiğinde—- fiyat farkı faturası düzenlediği, söz konusu faturanın davacı tarafından noter kanalı ile iade edildiği, davalının bu nedenle davacının — tutarlı faturalarını ödemediği,” şeklinde tespitte bulunulmuştur.
C) DEĞERLENDİRME:
Dosya kapsamındaki belgelerin incelenmesi neticesinde, asıl davada davacı ——ihraç ettiği emtianın karayolu ile dava dışı müşterilerine nakliyesini işini üstlendiği, üstlenmiş olduğu nakliye hizmetini sorunsuz olarak ifa ettiği, sunulan —— göre herhangi bir hasar şerhinin bulunmadığı, davalının da bu yönde bir beyanının söz konusu olmadığı tespit edilmiştir. Dosya kapsamındaki yer alan davalı ile davacı arasındaki e-posta yazışmalarından, her bir nakliye öncesi, davalı göndericinin, taşınacak emtianın, teslim ——– durumlarını içeren bilgileri davacı taşımacıya açık bir şeklide bildirerek, navlun fiyat teklifi talep ettiğinin taraflar arasında teamül haline geldiği,——- aralarında her bir taşıma öncesi bir taşıma sözleşmesi akdedildiği tespit edilmiştir.
Davacı tarafından düzenlenen —navlun faturasından toplam— ait navlun öncesi verilen fiyat tekliflerinin dosyada sunulan e-posta yazışmalarında yer aldığı tespit edilmiştir. Sadece Davacı—–numaralı fatura muhtevası —ağırlığındaki emtianın nakliyesi için verilen bir teklife rastlanmamıştır. Ancak—–verildiği tespit olunduğundan, teklifi dosyada mevcut olmayan emtianın parsiyel taşıma ücretinin—–olabileceği görüşüne ulaşılmıştır. Böylelikle dosyada bulunmayan bu taşımaya yönelik olarak taşıma öncesi teklifin tutarına ilişkin görüş oluşturulmasıyla, dava konusu yapılan — taşımaya ait taşıması öncesi teklifler tamamlanmış olmaktadır.
Daha önce Bilirkişi —– hesaplanırken özellikle taşımacılık sektöründe taşınan yükün ağırlığı ile birlikte hacminin de önemli olduğu, karayolu taşımacılığında —— hesap ölçütlerinin kullanılarak yapıldığı bedelin işin sonunda——— iddia ve savunmalarının teknik bir konu olup, uzmanlık alanı dışında kaldığını belirttiği görülmüştür. —- etki eden pek çok faktör mevcuttur. Ancak dava konusu taşıma işine ait —— yazışmalarından da açıkça anlaşıldığı üzere, davalı taşıtan, taşınacak emtiaya ait tüm verileri taşıyıcıya bildirerek nihai fiyat talep etmiş, davacı taşıyıcı ise, taşınacak eşyanın brüt ağırlığı veya araçta kapladığı alan olarak hacmi ile hesaplanabilecek bir birim fiyat değil, kapıdan kapıya teslim taşıma hizmetine ait taşınacak yüke komple bir fiyat teklifi sunduğu görülmüştür. Rekabetçi sektör şartlarında e- posta yazışmalarında verilen tekliflerin anılan tarihler için piyasa koşullarına uygun olduğu görüşüne ulaşılmıştır.
——hesabının sadece istiflenemeyen emtia olarak beyan edilen, bir diğer ifadeyle araç içerisinde üstüne başka bir paletin veya eşyanın konmasına izin verilmeyen taşımalara ilişkin taşıma fiyatının belirlenmesinde kullanıldığı, ancak taşıtan tarafından bu durumun da teklif alma aşamasında bu özelliğin talep edildiği taşımalar için beyan edilerek teklif talep edildiği göz önüne alındığında, bu konudaki beyanın bir anlamı olmadığı anlaşılmaktadır.
—– faturalandırmanın taşıma sonrası hesaplandığı durumlar; taşıma öncesi ağırlık veya emtianın hacminin bilinmediği, farklı adreslerden toplanan emtianın varlığı veya farklı adreslere, farklı ağırlık ve hacimdeki emtianın dağıtıldığı özel hallerdir. Bu gibi durumlarda ise, taşıyan tarafından birim parsiyel taşıma fiyatının önceden taşıtana bildirilmesi sektör teamülüdür. Taşıma öncesi böyle bir birim fiyatın bildirimi söz konusu olsun olmasın, düzenlenen navlun faturasında mutlaka, navlunun hesaplanmasına ait açıklamanın ve izahatın olması veya bu hesaplamaya ait bir dekont benzeri evrakın fatura müstenidatı olarak taşıtana verilmesi, bu sayede fatura tutarının denetlenebileceği açıktır.
Davacı taraf, faturalara —— günlük süre içerisinde itiraz edilmediğinden kabulünün gerektiği ile taşıma sonrası fatura tutarının hesaplandığını iddia ettiğine göre, bu hesaplamanın nasıl yapıldığına dair de bir hesaplama tablosu sunması gerekirken, fatura tutarlarının bu yönde denetlenebileceği bir tabloya dosya kapsamında rastlanmamıştır.
Tüm bu açıklamalar ışığında, söz konusu taşımaya ait faturalardaki tutarların denetlenebileceği dosya içerisindeki tek dayanak ise taşıtan tarafından alınan fiyat teklifleri olacaktır.
—- yazışmasında verilen fiyat teklifleri ve bir taşımada çok yakın tarihli faturadaki emsal teklife göre hesap edilen teklife göre, toplam — hizmeti için taşıma öncesi üzerinde mutabık kalınan — — fatura düzenlediği tespit edilmiştir.
Fiyat teklifleri ile fatura tutarları arasındaki farkın —- olduğu görülmektedir. Toplamda —–farklı olduğu tespit edilmiştir.
Fatura üzerinde yer alan hizmet bedelini denetleyebildiğimiz tek dayanak e-posta yazışmaları olduğundan, ilk tabloda yer alan fark tutarının geçerli olacağı, Esas davada davacı/birleşen davada davalı —– asıl davada davalı/birleşen davada davacı—– fazladan navlun faturası düzenlediği tespit edilmiştir.
Asıl davada davacı —- nolu dosya ile başlatmış olduğu takipteki asıl alacak tutarı —- Ancak davacının, e-posta yoluyla yapılan sözleşmeler hilafına toplamda —- faturalama yaptığı sübuta erdiğine göre, davalı/takip borçlusu —– borcu olmadığından, aksine davalıdan fark kadar alacağı olduğu anlaşıldığından takibe vaki itirazının yerinde olacağı görüşlerine ulaşılmıştır.
Birleşen davada davacı —— olduğu, bu tutarın da aynı zamanda davacı —- sayılı dosyası ile takip borçlusu/davalı—- başlattığı takipteki asıl alacak tutarı olduğu görülmektedir. Ancak, fazladan düzenlenen navlun tutarı faturadaki gibi —– değil, tarafımızdan yukarıda detaylı olarak da izah edildiği üzere, —–olarak hesap edilecektir.
Dosyaya daha önce rapor sunan bilirkişilerden Bilirkişi —- raporunda taraflardan — ticari kayıtlarında hem —- bazında tutulan hesaplara yer verildiği, —-hesap hareketlerine göre; — alacaklı olduğu görülmektedir. — alacaklıdır. Ancak taraflar arasında faturaların ihracat navlun faturası olmasından dolayı — olarak düzenlendiği, ödemelerin de hizmet alan — tarafından — cinsinden yapıldığı,— kısmına sadece fatura ve ödeme günü geçerli olan kurdan—karşılığının yazıldığı, dönemler itibarıyla da muhasebe tekniği açısından kur farklarının hesap edilerek — hesabında ilgili alana kaydedildiği görülmüştür. Bilirkişi — tarafından — tarihine kadar ticari defterlerini ibraz etmediği için inceleme yapılmadığı beyan edilmiştir. Dosyaya ikinci kez rapor sunan Bilirkişilerden —- raporunda yer alan bilgilere göre, — sadece — bazlı cari muavin hareketleri ile —–cari muavin hesap hareketleri döküm olarak verilmiştir. Ancak yukarıda da değindiğimiz gibi; taraflar arasında faturaların ihracat navlun faturası olmasından dolayı—- olarak düzenlendiği, ödemelerin de hizmet alan —tarafından —- cinsinden yapıldığı, — kısmına sadece fatura ve ödeme günü geçerli olan kurdan —-karşılığının yazıldığı, dönemler itibarıyla da muhasebe tekniği açısından kur farklarının hesap edilerek — hesabında ilgili alana kaydedildiği anlaşılmaktadır. —hesaplamaları çıkartıldığında, aslında — ödemelerinin de —- kayıtlarındakilerle hemen hemen aynı olduğu, bazı ödemelere ait —– cinsinden karşılıklardaki küçük farkların farklı kur karşılıklarının alınmalasından kaynaklanmış olabileceği, asıl hesabın — bazında olduğu tespit edilmiştir. —- kayıtları da bunu teyit etmektedir. Şu halde her iki tarafın—– alacaklı seklinde olduğu tespit edilmiştir.
— fazladan faturalandırılan alacağı —- olduğu ve bu tutardan kendi borcu olan—- düşülmesiyle, —- düzenlediği fatura tarihindeki kurdan, —— olarak hesap edilecektir. Sonuç itibarıyla da Birleşen davada davacı ve takip alacaklısı —, davalı ve takip borçlusu —aleyhine başlatmış olduğu takipteki asıl alacağın —–kadar yerinde olacağı, davacının takibin bu kadarlık kısmına olan itirazın iptalini talep edebileceği sonuç ve görüşlerine ulaşılmıştır.
SONUÇ :
Dosyada sunulu olan —- yazışmalarına göre, —- taşıtacağı emtiaya ait varış adresi, ağırlık, hacim, istiflenebilme durumları gibi gerekli bilgileri vererek taşıyıcı firmadan fiyat teklifi talep ettiği, Taşıyıcı firmanın da kapıdan kapıya parsiyel taşıma olarak toplam —-taşımada fiyat bilgisi sunduğu, taşıtanın fiyat teyidi ile taşımanın sorunsuzca yapıldığı,—- taşımada vermiş olduğu fiyatlardan farkı olarak toplamda —-tutarda navlun faturası düzenlediği,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN:
1. Davacı —- vukarıda izah edildiği şekliyle sözleşme hilafına— fazladan navlun faturası düzenlediği sübuta ermekle,— dosyası ile başlatmış olduğu takibe, davalı takip borçlusu—- olacağı,
BİRLEŞEN —- DOSYA YÖNÜNDEN:
2. Davacı —- —borcu bulunduğu, fazla faturalamadan dolayı ise — alacağı olduğu, bu sonuçla da Davacı takip alacaklısı — sayılı dosyası ile başlatmış olduğu takibin, asıl alacak tutarı olarak— fatura ile talep tarihindeki — karşılığı olan — kadar yerinde olabileceği,
3. Davacı takip alacaklısının hesap edilen —- asıl alacak tutarına, 3095 Sayılı Kanun’un 2/2 maddesi gereği takip tarihinden itibaren avans faizi oranında faiz talep edebileceği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığı, keyfiyetin nihai takdirinin mahkemeye ait olduğu, yönünde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi rapor içeriklerine göre, taraflar arasında İntermax’ın taşıyıcı, —– olarak yer aldığı taşıma ilişkisinin bulunduğu, asıl davacının davalıya uluslararası taşımacılık hizmeti verdiği, asıl davacının, davalı adına yapmış olduğu her bir taşımacılık hizmeti için davalıdan —–yükleme talimatı aldığı, davalı tarafından tüm talimatların imzalı veya antetli kağıdı ile kaşe imzalı olarak davacıya gönderdiği, dosya kapsamında yer alan davalı ile asıl davacı arasındaki e-posta yazışmalarından, her bir nakliye öncesi, davalı göndericinin, taşınacak emtianın, —– istiflenebilme durumlarını içeren bilgileri davacı taşımacıya açık bir şeklide bildirerek, navlun fiyat teklifi talep ettiğinin taraflar arasında teamül haline geldiği, bu e-posta yazışmalarıyla aralarında her bir taşıma öncesi bir taşıma sözleşmesi akdedildiği, İntermax tarafından davacıya verilen taşıma hizmeti karşılığı düzenlenen ve ödenmeyen —- faturaya dayalı olarak —- aleyhine takip yapıldığı,—tarafından ise taşıma kaynaklı ticari ilişkileri kapsamında teamül hale geldiği üzere taşıma işleminden önce teklif edilen fiyatlar esas alınarak fatura düzenlendiği zannı ile faturaların ödendiği, ancak bir süre sonra fiyat teklifi ile fatura bedeli arasında fark olduğu anlaşılması üzerine teklif ile fatura bedeli arasındaki fark tutarı için fatura tanzim edilip —- gönderildiği,—– tarafından faturanın iade edildiği, bunun üzerine — tarafından işbu faturaya konu takibin başlatıldığı, —tarafından takibe konu – adet fatura içeriği taşıma —–verildiği, bu konuda uyuşmazlık bulunmadığı, teamül gereği taşıma öncesi —- onayladığı fiyat teklifi ile düzenlenen fatura bedellerinin farklı olmasının değerlendirilmesi gerektiği,—- ileri sürülen —- hesaplanırken özellikle taşımacılık sektöründe taşınan yükün ağırlığı ile birlikte hacminin de önemli olduğu,—– hesap ölçütlerinin kullanılarak yapıldığı bedelin işin sonunda çıktığı iddiasının yerinde olmadığı, zira parsiyel taşımacılıkta, faturalandırmanın taşıma sonrası hesaplandığı durumlar; taşıma öncesi ağırlık veya emtianın hacminin bilinmediği, farklı adreslerden toplanan emtianın varlığı veya farklı adreslere, farklı ağırlık ve hacimdeki emtianın dağıtıldığı özel haller olduğu, bu gibi durumlarda ise, taşıyan tarafından birim parsiyel taşıma fiyatının önceden taşıtana bildirilmesi sektör teamülü olduğunun, taşıma öncesi böyle bir birim fiyatın bildirimi söz konusu olsun olmasın, düzenlenen navlun faturasında mutlaka, navlunun hesaplanmasına ait açıklamanın ve izahatın olması veya bu hesaplamaya ait bir dekont benzeri evrakın fatura müstenidatı olarak taşıtana verilmesi, bu sayede fatura tutarının denetlenebileceğinin açık olduğu, —– tarafından taşıma sonrası fatura tutarının hesaplandığı iddia edilmiş ise de bu hesaplamanın nasıl yapıldığına dair de bir hesaplama tablosu sunması gerekirken, fatura tutarlarının bu yönde denetlenebileceği bir tablonun sunulmadığının uzman bilirkişi raporunda tespit edildiği ve mahkememizce bu görüşün benimsendiği, —– verilen fiyat teklifleri ve bir taşımada çok yakın tarihli faturadaki emsal teklife göre hesap edilen teklife göre, toplam — taşıma hizmeti için taşıma öncesi üzerinde mutabık kalınan —- tarafından taşıma ücretinin anlaşılanın üstünde olduğunu ispatlaması gerektiği, —- borcu bulunduğu, fazla faturalamadan dolayı ise — alacağı olduğu, bu sonuçla da davacı takip alacaklısı —-dosyası ile başlatmış olduğu takibin, asıl alacak tutarı olarak—- alacağı olduğu işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, alacağın likit olduğu kanaati ile aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-a)Mahkememizin —–sayılı esas davanın REDDİNE,
b)Birleşen —- dosya açısından davanın KISMEN KABULÜ İLE;—sayılı dosyası kapsamında davalı – esas dosya davacısı borçlunun—- borca itirazının İPTALİNE; takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya dair talebin REDDİNE,
-Hüküm altına alınan alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalı- esas dosya davacısı borçludan alınarak davacıya verilmesine;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
3- Asıl davada alınması gereken 59,30 TL karar harcının başlangıçta yatırılan 915,68 TL’den mahsubu ile 836,58 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı — iadesine,
4-Davacı tarafça sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça sarfedilen 1.000,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı —- verilmesine,
6-Asıl davada davalı —- vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 8.330,87 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
7-Birleşen davada alınması gerekli 1.870,22 TL harçtan, başlangıçta yatırılan 1.037,26 TL’nin mahsubu ile 832,96 TL eksik harcın —- tahsili ile hazineye irad kaydına,
8-Birleşen dava davacısı tarafından yatırılan 1.037,26 TL peşin harcın birleşen dava davalısı —-verilmesine,
9-Birleşen davada davacı —endisini vekille temsil ettirdiğinden 4.106,76 TL ücreti vekaletin —— verilmesine,
10-Birleşen davada davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 8.467,66 TL ücreti vekaletin —–verilmesine,
11-Birleşen davada sarfedilen 41,10 TL ilk masraf, 81,00 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 122,10 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%32 kabul) 38,71 TL’sinin davalı —- tahsili ile davacı’ya verilmesine, kalanın anılan davalı üzerinde bırakılmasına,
14-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
——- sayılı dosyalarının karar kesinleştiğinde iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ——– Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/09/2021