Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/717 E. 2019/672 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/717 Esas
KARAR NO: 2019/672
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/06/2017
KARAR TARİHİ: 16/07/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasındaki anlaşma neticesinde elektrik elektronik mühendisi olan davacının davalı şirket tarafından satın alınacak led ekranlar için danışmanlık ve aracılık hizmeti verdiğini, bu hizmet nedeniyle led ekran alınması, danışmanlık ve devreye alma bedeli olarak davacı tarafından ——- tarih ve —– sıra numaralı—— TL bedelli faturanın düzenlenerek davalı borçluya teslim edildiğini, düzenlenen bu faturanın tarafların ticari defter ve kayıtlarına işlendiğini, davacı tarafından düzenlenen ihtarnameye rağmen ödemenin yapılmadığını, bunun üzerine İstanbul 2. İcra Müdürlüğü — sayılı dosyası ile borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçlunun yetki itirazı üzerine takibe İstanbul Anadolu 21. İcra Müdürlüğü —– sayılı dosyası ile devam edildiğini, bu takip dosyasından gönderilen ödeme emrine borçlu tarafından haksız olarak itiraz edildiğini belirtmiş, İstanbul Anadolu 21. İcra Müdürlüğü —— sayılı dosyasında borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, borçlu aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ekli açıklamalı davetiyenin tebliğ edildiği; davalının yasal süresi içinde davaya karşı cevap dilekçesi sunmamış olduğu; görüldü.
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı alacak sebebiyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu 21. İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı takip dosyasının incelenmesinde; —–tarihinde başlatılan takibin alacaklısının … borçlusunun ——– olduğu, —–TL asıl alacak + —- TL işlemiş faiz toplamı —–TL tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, örnek no:7 ödeme emrinin borçluya ——- tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilince verilen ——– havale tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği; icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu; görülmüştür.
—–Dairesi’nden gelen —– tarihli yazı cevabına göre; dava konusu ———– tarihli — sayılı KDV dahil toplam —– TL tutarlı faturanın, davalı şirketçe KDV indiriminde kullanılmış olduğu bildirilmiş, ——- dönemine ait BA formu dosya içerisine alınmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi —- tarafından düzenlenen ——-tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı ve davalının—– yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, dava konusu faturanın davalı ticari defterlerinde yer aldığı, davalı şirket tarafından ——– tarihinde iade faturası düzenlendiği, bu faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı şirket arasında sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı, davacının sözleşmeden kaynaklı edimini yerine getirip getirmediği, bu itibarla dava konusu faturadaki tutar kadar davalı şirketten alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
6100 sayılı HMK 200. maddeye göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz.
Yazılı sözleşme olmasa da sözleşmenin varlığını ortaya koyan davalının veya onun adına hareket eden kişinin imzasını taşıyan teslim belgesi, irsaliyeli fatura, ile de sözleşme ilişkisinin ispatı mümkündür. Yazılı delil niteliğinde olmayan ancak kesin delil niteliğindeki ticari defterler, ikrar veya yemin delilleri ile de sözleşme ilişkisi ispatlanabilir.
Tek başına fatura düzenlenmesi akdi ilişkinin varlığının ve mal tesliminin kanıtı olamaz. Ayrıca faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olması da teslimini kanıtlamaya yeterli değildir. ———–
Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (TTK 21/2). Süresi içinde itiraz edilmeyerek kesinleşen faturadaki alacakla ilgili olarak, süre geçtikten sonra iade edilmesi veya ticari defterlere kaydedildikten sonra iade faturası düzenlenmesi, borçtan kurtulmayı sağlayan ve alacağı tartışmalı hale getiren geçerli bir araç değildir. İtiraz süresi geçtikten sonra, faturaların doğrudan iade edilmesi veya iade faturası kesilmesi alacağın varlığını ortadan kaldıran bir sonuç doğurmayacaktır. Faturaya itiraz edilmemesi sözleşme ilişkisini kanıtlamaz ise de, sözleşme ilişkisinin kanıtlanması halinde, bu sözleşme gereğince düzenlenmiş olan ve süresinde itiraz edilmeyen faturadaki miktar kesinleşir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur(HMK 222/4).
Bu kurallar birlikte değerlendirildiğinde ticari davalarda, yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasa’da delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir.
Ticari defterler uyumlu değil ise muntazam tutulmuş olsun veya olmasın sahibi aleyhine delil olacaktır. Ancak defterlerden biri muntazam olsa da her iki defter de sahibi aleyhine kayıt içeriyor ise aleyhe delil sayılma yönünden öncelikle iddiasını ispat yükü altında olan taraf defterleri aleyhine delil sayılmalıdır. Yani ispat yükü altında olan taraf kendi defterindeki aleyhe kayıtları bertaraf edecek şekilde karşı tarafın aleyhine olan ticari defterler kayıtlarından yararlanmamalıdır. Bunun sonucu ise aleyhe kayıtların uyuşmayan kısmındanispat yükü altında olan tarafın yararlanamayacağı kabul edilmelidir.Çünkü ispat yükü, uyuşmazlık konusu hususlar için olup, karşı tarafın ileri sürmediği bir husus için ispat yükü de söz konusu olamayacağından bu sonuca varılması usul kurallarının da temel bir sonucudur.
İfa zamanı taraflarca kararlaştırılmadıkça veya hukuki ilişkinin özelliğinden anlaşılmadıkça her borç, doğumu anında muaccel olur (TBK m. 90). Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer (TBK m. 117/1). Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle borçlu temerrüde düşmüş olur. Aksine sözleşme yoksa, ticari bir borcun faizi, vadenin bitiminden ve belli bir vade yoksa ihtar gününden itibaren işlemeye başlar (TTK m. 10).
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama, yargılama sırasında bilirkişiden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine ve————–Dairesi yazı cevabına göre; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın takip dayanağı belgeye konu mal ve/veya hizmetin teslim edilip edilmediği ve/veya sunulup sunulmadığı hususundan kaynaklandığı, uyuşmazlığın halli ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için defter incelemesine karar verildiği, davacının ticari defterlerine göre davalıdan ———-TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre davacıya borcunun bulunmadığı, dava konusu faturanın ise davalı ticari deftelerinde kayıtlı olduğu, davalının B/A bildirimlerine göre davacının takibe konu faturalarının davalı tarafından vergi dairesine bildirildiği, bu halde davalının B/A formlarının aksini ispatlaması gerektiği, borçlunun faturaları kendi defterlerine kaydetmesi (faturaları deftere kayıt öncesinde ya da sonrasında süresi geçtikten sonra itiraz ve iade etmiş olması) halinde alacaklının (hizmet vermiş olsun ya da olmasın) HMK’nın 222. maddesi uyarınca alacağını ispatladığının kabul edilmesi gerektiği ———— davalının kendi ticari defterlerindeki kayıtların aleyhine delil teşkil edeceği ————-, davalının kendi ticari defter kayıtlarının aksini yazılı delille ispatlaması gerektiği, dosyada böyle bir ispat bulunmadığı, bu nedenle davalı takip borçlusunun icra takibine itirazının haksız ve yersiz olduğu, davalının takipten önce temerrüde düştüğünün ise davacı tarafından ispatlanamadığı anlaşıldığından, açıklanan gerekçeler ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
İstanbul Anadolu 21. İcra Müdürlüğünün——— sayılı takip dosyasında yapılan itirazın 27.565,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, aşan istemin reddine, takibin asıl alacak yönünden aynen devamına,
Asıl alacak olan 27.565,00 TL %20 sine tekabül eden 5.513,00 TL icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.882,97 TL harçtan peşin alınan 340,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.542,17 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.307,80 TL nisbi vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 652,50 TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı ve 340,80 TL peşin harç ve 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplamı: 376,80 TL ile aşağıda dökümü yazılı yargılama giderinden davanın red %2,31 ve kabul %97,69 oranına göre hesaplanan 1.137,11 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/07/2019
Davacı Yargılama Giderleri:
Posta Masrafı: 164,00 TL
Bilirkişi Ücreti:1.000,00 TL
TOPLAM:1.164,00 TL x %97,69=1.137,11 TL