Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/670 Esas
KARAR NO: 2019/255
DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ: 13/06/2017
KARAR TARİHİ: 26/03/2019
Davacılar vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili dava dilekçesinde: davacılardan …’ın dava ile ilgili ——- no’lu tesisatın abonesi olduğunu, diğer davacının da davaya konu dönemde abone olunan konutun kiracısı olduğunu, davalı tarafın ——- tarihinde elektrik enerji hırsızlığı suçunu işlediğinden bahisle, kiracı müvekkili ——– aleyhine —— Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu, ayrıca kaçak elektrik kullanımı nedeniyle ceza ve faizleriyle birlikte———TL civarında bir ödeme talep ettiğini, müvekkillerinin elektriğinin kesilmesi tehlikesiyle karşı karşıya olduklarından, bu bedeli birlikte ödemek zorunda kaldıklarını, Davalı tarafın şikayeti hakkında tahkikat yapıldığını ve Sultanbeyli Cumhuriyet Başsavcılığının ——— tarih ——- k numaralı kararıyla kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, müvekkillerinin kaçak elektrik kullanmadıklarını iddiası ile haksız olarak ödemek zorunda kaldıkları cezalı elektrik bedelinin fazla ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 7000 TL’sinin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; istirdat davasının 1 yıllık süresi içinde açılması gerektiğini savunarak zamanaşımı nedeniyle bu davanın reddini savunmuş, ayrıca bu tesisata ait ——- no’lu Köhler markalı sayacın —— tarihinde ————- müfettişlerince kontrolünün yapıldığını, raporda mühürleriyle oynanmış olduğundan muayeneye alınmadığının belirtildiğini, —————tarafından yapılan kontrolde ise kapak camının film şeridi girecek şekilde aralandığının tespit edildiğini, laboratuvarda kontrol edildiğinde —— sayılı yazıya istinaden ——- sayılı zabıt sonucunda toplam ——-Wh ———- TL asıl alacak tahakkuk ettirildiğini bu zabıt ile birlikte 4 normal fatura toplamı ———— TL asıl alacak birleştirilerek, taksitlendirme yapıldığını ve beş faturanın borcunun 10 taksite bölündüğünü, dava dilekçesinde davanın hangi faturaya dayanılarak açıldığının belli olmadığını, müvekkili kurumca yapılan tespit ve tahakkukların hukuka ve EPDK mevzuatına uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Başlangıçta; İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——— tarih ve——— esas, ——-sayılı kararı ile “bilirkişi heyeti raporuna ve ceza dosyasında alınan bilirkişi raporuna göre kaçak elektrik kullanımı söz konusu değildir.” gerekçesi ile ——— TL asıl alacak ——TL dava tarihine kadar faizi olmak üzere toplam ——–TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş, Yargıtay——. HD’nin —- Esas, ———– Karar sayılı ilamı ile Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesinde düzenlenmiş olan sayaca müdahale edilerek mevzuata aykırı şekilde elektrik enerjisi tüketilmesi eyleminin sübut bulduğundan bahisle bu karar bozulmuştur.
Bozma üzerine, İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —— tarih ve ——- esas, ——- sayılı kararı ile “Toplanan deliller ile mahkememizce denetlenip benimsenen 7.1.2015 tarihli bilirkişi heyeti 2.ek raporu ile 24.5.2015 tarihli faiz hesaplanmasına ilişkin rapor gereğince davacıların kaçak elektrik kullandığı kabul edilerek davacılardan tahsil edilen miktarın ceza mahkemesindeki beraat kararları ile sebepsiz kaldığı anlaşılmış, sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davacıların ödedikleri fazla miktarın davalı taraftan geri isteyebileceklerinden ve bu miktarın —— TL asıl alacak ile —— TL dava tarihine kadar faizi olmak üzere toplam ——– TL olduğu asıl alacak tutarı olan ——– TL’ye dava tarihi olan ——- tarihinden itibaren faiz uygulanmasına, —– TL asıl alacak ile———- TL’ye ıslah tarihi olan ———- tarihine kadar faiz olmak üzere toplam ——— TL’nin davalıdan alınıp davacılara verilmesine, asıl alacak olan 5.769,92 TL’ye ıslah tarihi olan 1.10.2010 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına karar verilmesi sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde karar verilmiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazı üzerine Yargıtay ——. Hukuk Dairesi’nin —– esas, ——–sayılı kararı ile ——– tarihli ilamı ile “Mahkemece yapılacak iş; uyulan bozma kararında belirtilen ilkelere göre, davalı şirketin davacılardan talep (ve tahsil) ettiği kaçak elektrik bedelinin, Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve bu yönetmelik gereğince yayımlanan usul ve esaslarda açıklanan yönteme göre belirlenip belirlenmediği hususunda rapor aldırılmak suretiyle ulaşılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz ve bozma kapsamına aykırı bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir./ Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenler ile sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenler ile hükmün HUMK 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA” şeklinde kararı ile ikinci defa bozularak mahkememizin ——– esasına kaydı kayılmıştır.
Bozmadan sonra; mahkememizin ———- esasına kaydedilen davada; usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmadan önce yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler——– tarafından verilen —– havale tarihli 2.ek rapor ve ——-tarihli ek rapor içeriğine göre; Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin kaçak elektrik kullanımı ile ilgili 13. maddesi hükümleri ve kurul kararlarına göre kullanılan kaçak elektrik bedeli hesaplanmış, davalı tarafından 24.05.2004 son ödeme tarihli 16.212,70 TL’lik fatura düzenlendiği, anılan bedelin dört dönem normal fatura bedeli ile birlikte taksitlendirildiği, davacının sekiz taksit bedelini ödediği, iki taksit bedelini ise ödemediği tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesinde düzenlenmiş olan sayaca müdahale edilerek mevzuata aykırı şekilde elektrik enerjisi tüketilmesi eyleminin sübut bulduğu, davalının laboratuvar raporuna istinaden davacılardan toplam 85.065 kwh tüketim miktarı karşılığı olarak 16.212,72 TL asıl alacak bedeli talep ettiği, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda düzenlenen rapor içeriğine göre hesaplanan kaçak elektrik bedelinin 16.212,72 TL olduğu, davalı tarafından buna ilişkin olarak 16.212,70 TL’lik fatura düzenlendiği bu itibarla faturanın Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve bu yönetmelik gereğince yayımlanan usul ve esaslarda açıklanan yönteme göre belirlendiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Sübut bulmayan davanın reddine,
2-Alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 94,50 TL ve 493,20 TL ıslah harcı olmak üzere toplam = 587,70 harçtan mahsubu ile fazla alınan 543,30 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.773,28 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı 154,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olduğuna dair davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/03/2019