Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/648 E. 2019/833 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-KARAR-
ESAS NO : 2017/648 Esas
KARAR NO : 2019/833

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 07/06/2017
KARAR TARİHİ : 24/09/2019

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı müflis şirkette—– tarihinden 05/03/2012 tarihine kadar işletme müdürü olarak çalıştığını; ancak iş akdinin haksız bir şekilde İş Kanunu’nun 17. maddesi gerekçe gösterilerek feshedildiğini; davacıya tazminat ödemesi yapılmadığını; bunun üzerine kıdem ve ihbar tazminatı alacağı için İzmir —. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5470 sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını; dosyanın kesinleştiğini; şirket araçlarına haciz konulduğunu; ancak takip devam ederken borçlunun iflas sürecine girdiğini; bunun üzerine İstanbul Anadolu —. İcra ve İflas Müdürlüğü’nün 2014/47 iflas dosyasına ——– no ile alacak kaydının yapıldığını; iflas masasına kayıt talebine müflis şirket tarafından itiraz edildiğini; itiraz üzerine ve yeterli belge sunulmadığı gerekçesi ile talebin reddedildiğini; müflis şirketin itirazını ve iflas idaresinin kararının kabul edilmediğini; davacıya ait işçi alacaklarının iflas masasına kaydına karar verilmesini; yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ekli açıklamalı davetiye tebliğ edilmiş; ancak, yasal süresi içinde davaya karşı cevap dilekçesi vermemiş olduğu; görülmüştür.
Dava; kayıt kabul istemine; ilişkindir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre;
Taraflar arasında; davacının müflis şirketten alacaklı olduğundan bahisle müflis şirketin sıra cetveline kayıt edilmesi için alacak kayıt talebinde bulunulduğu; ancak talebin reddedildiği; hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının müflisin sıra cetveline kaydını talep ettiği alacağının sıra cetveline kayıt şartlarının oluşup oluşmadığı; davanın hak düşürücü süre de açılıp açılmadığı noktalarında; toplanmaktadır.
İİK. m. 235 sıra cetveline dava yoluyla itirazı düzenlemektedir. İflas Masasına alacağının kaydını talep eden alacaklının talebinin reddedilmesi halinde alacaklı iflas idaresine karşı açacağı dava ile kabul edilmeyen alacağının iflas masasına kaydını isteyebilir. İş bu davaya uygulamada kayıt kabul davası denilmektedir.
İİK’nın 234/1. maddesi, “iflas idaresi sıra cetvelini iflas dairesine verir ve alacaklıları 166. maddenin 2. fıkrasındaki usule göre ilan yoluyla haberdar eder.” hükmünü, İİK’nın 235/1. maddesinin ilk iki cümlesi “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223. maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur.” hükmünü içermektedir. Kanunda belirlenen süre hak düşürücü süre olup re’sen gözetilmesi gerekir. İİK’nın 234/2. madde hükmü uyarınca yapılan tebligat bilgi verme mahiyetinde olup, dava açma süresi bu tebligat ile başlamaz. Bu madde hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, iflas, sıra cetveline itiraz davaları süreye tabi olup, bu süre kural olarak sıra cetvelinin İcra ve İflas Kanunu’nun 166. maddesinde gösterilen usulde ilanından itibaren işlemeye başlar. Eğer davacı aynı Kanun’un 223. maddesine göre tebliğe elverişli adres gösterir ve gerekli masrafı avans olarak yatırırsa, süre kendisine yapılan tebliğden itibaren hesaplanır.
Somut olayda sıra cetveli 06.05.2017 tarihinde ulusal bir gazetede, 11.05.2017 tarihinde de ———–ilan edilmiş, 22.05.2017 tarihinde de davacıya tebliğ edilmiştir. İstanbul Anadolu —-. İcra Dairesi’nin 17.07.2019 tarih ve — sayılı yazısında ise, davacının tebliğ masrafı yatırmadığı belirtilmiştir. Dava açılış tarihi ise 07/06/2017 tarihi olup bu tarih itibariyle hak düşürücü süre dolmuştur. Bu durumda mahkememizce, en son ilan ve tebliğ tarihine göre, davanın, hak düşürücü süre içinde açılmış olmasına ilişkin özel dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın HMK’nın 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekir. Açıklanan gerekçelerle; davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK’nın 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine,
2-Alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 13,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 10 günlük süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.