Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/574 E. 2021/1216 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/574 Esas
KARAR NO: 2021/1216
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/05/2017
KARAR TARİHİ: 16/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekilinin — tarihli dava dilekçesinde özetle; dava dışı — tarafından davalı şirketle imzaladığı iş sözleşmesinden kaynaklı bir takim tazminat ve ücret alacaklarının tahsiline karar verilmesini temin için müvekkili idare ile davalı şirket hakkında —esasına kayden alacak davası açıldığını, müvekkili idarenin dava dışı —- istihdam edildiği iş açısından iş sahibi konumunda olduğunu, davalı şirketin ihale yoluyla müvekkil idareden iş aldığını, müvekkil idarenin yetki ve görevi kapsamına giren birtakım iş ve hizmetlerini ihale yolu ile yürüttüğünü, yüklenici firma ile müvekkil idare arasında akdedilen sözleşme hükümleri uyarınca yüklenici firmanın bahse konu işte çalıştırdığı işçilerin her türlü ücret ve tazminatlarından sorumlu olduğunu, müvekkil idarenin sözleşme kapsamında bir sorumluluğunun bulunmadığını, iş davasının görüldüğü mahkemece müvekkil idarenin asıl işveren olarak kabul edildiğini, ve davaya konu edilen ücret ve tazminatların, müvekkil idare ile davalı şirketten müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiğini, yargılama hitamında görüleceği üzere, işbu dava ile rücuen tahsili istenilen bedelin hukuken salt sorumlusunun davalı şirket olduğunu, zira müvekkil idarenin ihale makamı, davalı şirketin ise asıl işveren konumunda olduğunu, ayrıca söz konusu şirketin müvekkil idareden hiçbir alacağının olmadığını, müvekkil idarenin , yukarıda adı geçen dava dışı işçi de dahil olmak üzere, ihale konusu işte çalışan kişilerin tüm kanuni haklarını, işi üstlenen ve o işte eleman çalıştıran şirkete tastamam ödediğini, ilgililerin kanuni haklarını ödemeyenin davalı şirket olduğunu belirterek mahkeme kararı gereğince, haciz tazyiki altında — —– işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermediği gibi hiçbir duruşmaya da katılmamıştır.
DELİLLER:
—-yazılan müzekkerelere cevap verildiği,
Dosya alanında uzman nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişisi —- tevdii edilerek bilirkişi raporunun alındığı ve raporun dosyamız arasına konulduğu görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDERME VE GEREKÇE:
Dava davacı—–taşeronu olan davalı şirketin işçisine yaptığı işçilik alacağına dayalı ödemenin davalıya rücu istemine ilikindir.
Mahkememizce gerekli tüm deliller celbedilmiş olup dosya kapsamında inceleme yapılabilmesi için bir nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişiye dosya tevdi edilmiş bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmıştır.
Dosya kapsamında yapılan incelemede taraflar arasında sayaç okuma vbe benzeri işlere ilişkin ihale neticesinde — yılında bir sözleşme imzalanmış olup işin süresi sözleşmede — gün olarak belirtilmiştir. Akabinde davalının çalışanı olan — tarafından kesinleşmiş——– ödeme yapılmıştır. Bilirkişi raporunun incelenmesinde ise eldeki uyuşmazlık konusunun dışına çıkılarak farklı tespitlerde bulunulduğu ve mahkemece asıl istenen husus olan taraflar arasındaki sözleşme kapsamındaki rücu meselesinin eksik olarak irdelendiği anlaşılmış yapılan hesaplama ise soyut ve denetime elverişsiz bulunarak hükme esas alınmamıştır. Taraflar arasındaki sözleşmeler teknik şartnameler vb tüm dosya ekleri mahkememizce incelendiğinde —– —- incelenmiş burada bazı hususlar dikkatimizi celp etmiştir. Öncelikle taraflar arasında davacının ödemek durumunda kaldığı işçilik alacağının davalıya rücu edileceğine dair doğrudan bir hüküm yoktur. ——- işyerinde çalışanlar arasında yüklenici veya alt yüklenicilerce ücretleri ödenmeyenlerin bulunup bulunmadığını, vasıflı personel çalıştırılması ihale dökümanında öngörülen işlerde bu personele asgari ücretin üzerinde bir ödeme yapılması istenmişse, belirlenen asgari ödeme tutarının ilgili personele ödenip ödenmediğini kontrol ederek veya bu konuda kendisine gelen talep ve ihbarları değerlendirerek, yükleniciden ve alt yüklenicilerden istenecek bordrolara göre bu ücretlerin yüklenicinin hakedişinden ödenmesini sağlar.” denilerek altı çizili kısımdan anlaşılacağı üzere yüklenicilere rücu hakkını saklı tutmuştur. Her ne kadar bu durumda davacı tarafından davalıya yapılan hakedişler incelenmeli olarak düşünülse de sözleşme tarihinin —- olduğu sözleşme süresinin yalnız — gün olduğu fakat işçi tarafından açılan davanın esas yılının —yılı karar tarihinin ise —olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin bitimi ile işçinin davacıya karşı dava açması arasında geçen sürenin yaklaşık —- yıl olduğu, buna bağlı olarak davacı tarafından aksi iddia olunmadığı için dosyadaki yazılı deliller uyarınca hakedişlerden bir kesinti yapıldığına dair hiç bir delil görülememiştir. Diğer yandan sözleşmede açıkça rücuya dair bir madde olmasa da ihale yapıp bunun için yüklü miktarda para ödeyen — yaptığı hakediş ödemelerinin içerisinde davalıların çalıştıracağı işçilerin de ücretlerinin dahil olduğu diğer bir anlatımla —– tarafından çalışanların maaşlarının ödenmesine dair bir edim üstlenilmediği açıktır. Bu nedenle — tarafından hakediş bedeline ek olarak işçilik alacağından da sorumlu tutulması doğru olmayacaktır —bu nedenle de sözleşmenin az yukarıda izah edildiği üzere yorumlanması yoluna gidilerek—- rücu hakkının mevcut olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Diğer yandan bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada yüklenici ve alt yüklenici arasında ödenmesi gereken ücrete dair bir kısım oranlama ve hesaplamalar yapılmışsa da bu oranlamalar yalnız yüklenici ve alt yüklenicilerin iç ilişkisi olup ihale makamı yani işveren sıfatını haiz olan davacıyı ilgilendiren bir durum değildir zira davacının sözleşme imzaladığı ve hukuki ilişki kurduğu taraf yalnız davalı şirkettir. Bu nedenle de —– kendi ödediği tutarı aradaki sözleşme gereği davalıya rücu hakkı vardır.
İzah olunan gerekçeler ışığında davacının davasının sübut bulduğu kanaati ile davanın kabulüne —— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
1-Davanın KABULÜ ile; —– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafça yapılmış 938,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan maktu 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 1.476,33 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan harç bulunmadığından bakiye 1.476,33 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından sarfı yapılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair; gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/11/2021