Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/515 E. 2021/1323 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/515 Esas
KARAR NO : 2021/1323

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/05/2017
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin—–ihtiyacı olan—– sunduğunu, Müşterilerin isteğine uygun olarak—- projelendirmekte—-devreye almakta ve 7 gün 24 saat servis vermekte, yurt içerisinde ve—— satışını ve kurulumunu gerçekleştirme olduğunu, Müvekkilinin ürettiği ürünler —– olduğunu, müvekkilin uygulama geliştirmeleri,———– yayınlandığını, Müvekkilin —— karşılayan, sektörün önde gelen kuruluşlarından birisi olduğunu, Davalılar —– kayıtları ile sabit olduğunu, davalılar —-davalı şirkette çalışmasını sonlandırdıktan sonra davalı —- davacı ile aynı alanda ticari faaliyette bulunmaya başladıklarını, aynı şekilde —– davacı şirkette çalışırken oradan ayrıldıktan sonra davalı şirkette çalışmaya başladığını, diğer davalılarla birlikte hareket ettiklerini,——- bulunmadığını, davacı şirketin ticari sırlarını, ürünlerini kullandığını, Davalıların çalıştıkları dönemde elde ettikleri davacı şirkete ait ——-almadan kullandığını, müvekkiline ait müşteri ve fiyat —-müvekkilinin müşterilerine daha uygun fiyatlarda mal ve hizmet sunumu vaatlerinde bulunduğunu müvekkilinin yetiştirdiği deneyimli —- —- ettiğini, müvekkiline —– —–koyduğunu, ——– biçimde kullandıklarını, kendilerine ait çeşitli ———— kendilerine—— edip pazarladıklarını, ve davacı şirkete ait buluşları kendilerine aitmiş gibi—– Müvekkiline ait — niteliğindeki teknik bilgilerin ve buluları kullanılarak kamu kurumlarına haksız müracaatlar yapılması ve haksız menfaat temin edildiğini, dava açmak hakkı bulunan kimsenin aksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabetin önlenmesine ve yanlış veya yanıltıcı beyanların düzeltilmesine ve diğer tedbirlere hükmedilmesinin talep edileceği TTK 61/1 hükmünde ifade edildiğini, Davalı tarafın yargılama boyunca yukarıda sayılan haksız rekabet eylemlerine devam etmesi durumunda, davacı vekilinin telafisi güç yahut imkansız zararları doğacağından, İş bu sebeplerle ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile; davalı tarafın müvekkiline — almadan kullanma, müvekkili işyerinden haksız biçimde elde ettikleri müvekkiline ait müşteri ve fiyat bilgileri sayesinde müvekkilinin müşterilerine daha uygun fiyatlarda mal ve hizmet sunumu vaatlerinde bulunduğunu, müvekkilinin yetiştirdiği deneyimli — etme, müvekkile ——— ——-kullanmak, kendilerine ait çeşitli internet sitelerinde ve internet alanlarında —- kendilerine ait ürünlermiş gibi teşhir edilip pazarlanmak, davacı şirket ile iltibas oluşturmak fiillerinin yargılama sonuna kadar durdurulmasını, müvekkiline ait teknik bilgilerin—— davalıya ait yukarıda beyan edilen —– sitelerinden, davalıya—- kaldırılmasına/silinmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı—- cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde davacı yanında çalışırken ayrılıp— çalışmaya başladığı ileri sürülmüş ise — şirketinde çalışmadığını davacı şirketten kendisinin ayrılmadığını, davacı şirketin onu işten çıkarıldığını, ve tazminatını ödediğini, davacı şirket tarafından işten çıkarıldığında kısa bir süre başka bir şirkette çalıştığını, akabinde başka bir şirkette çalışmaya başladığını, — sabit olduğunu, davacı şirkette ile arasında rekabet etmeme sözleşmesinin bulunmadığını bu husun İş Mahkemesinde tartışılacağından görev itirazında bulunduğunu, ayrıca iddia edilen hususların üzerinden 1 ile 3 yıl geçtiği için zamanaşımı ilk itirazında bulunduğunu, davanın haksız ve hukuka aykırı olduğundan davanın esastan reddini, yargılama ücreti ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı — dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin —- —- hizmet verdiğini,——– sağladığını, Müşterilerinin sistemlerine uygun —- ekibiyle devreye alınıp,—- müvekkili şirkete ortakları olduğunu——– olduğunu, Dava dilekçesinin ileri sürülenlerin aksine; davalılardan —–davacı şirkette sadece 6 ay çalıştığını, müvekkili —– davacı şirketten ayrıldıktan sonra başka bir firmada çalıştığını, Müvekkili —-davacı şirketten sonra çalıştığı diğer firmadan ayrıldıktan sonra davalı şirkette çalışmaya başladığını, Diğer davalı —– davacı şirketten anlaşarak ayrıldığını, davalı müvekkili şirketin kurulduğunda davacının haberinin de bulunduğunu, müvekkillerinin ——- —-yaptığını, davacı ile aynı sektörde dahi iş yapmadıklarını, davacı ile rekabet etme yükümlülüklerinin olmadığını bu hususun İş Mahkemesi konusuna girdiğini bu sebeple Müvekkilleri açısından görev itirazında bulunduğunu, ayrıca iddia edilen hususların üzerinden 1 ile 3 yıl geçtiği için zamanaşımı ilk itirazında bulunduğunu, huzurda bulunan davanın Fikri ve Sinai Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini, bu dava dosyasında görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir. Davanın haksız ve hukuka aykırı olduğundan davanın esastan reddini, davacının tedbir talebi yargılamayı gerektirdiğinden ve haksız olduğundan tedbir talebinin reddini, yargılama ücreti ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- dilekçesinde özetle; Tüm iddiaların gerçek dışı olduğunu, haksız rekabet varlığı için yasada sayılan unsurların hiçi birinin gerçekleşmediğini, bütün dünyada uzun yıllardır kullanılan söz konusu — harcının alem niteliğinde olduğunu, haksız rekabet hükümlerine göre korunmadan yararlanılamayacağını, Davalı — kendi kullanımı için — ürettiğini, —yaparak kullanılacak hale—-üretimin her aşaması davacı tarafından gerçekleştirildiğini, bu süreçte —- aracılığı ile ya da başka bir şekilde davacıya ait ——- kullanıldığını, —- dünyada uzun yıllardır —- tarafından üretilerek kullanılan bir —- sağlamayı amaçladığını, davalı şirketin davacının rakibi olmadığını, aynı ticari iş ile ilgilen Müvekkil şirket —- yapmaktadır. Ticari faaliyetleri arasında “brülör üretip satmak” gibi bir faaliyette yer almadığını, Gelir elde edilmiş ya da gelir elde etmeyi amaçlayan bir üretim olmadığını, üretim sırasında davacıya ait —- diğer davalı vasıtası ile ne de başka bir yol ile kullanılmadığını, Müvekkili şirketin kendi kullanımı için —– ürettiğini, bir kısmını kendisinin gerekli parçaların bir kısmını da piyasadan aldığını, bir kısmını ise sipariş ederek kendisi temin ederek kullanımı için—- ürettiğini, montajını da kendisinin yaptığını, ayrıca çizimlerin izinsiz kullanılmasından bahisle açılan davanın görüleceği mahkemenin ise Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğunu, ihtiyati tedbir konusunda ise davanın muhatabının, talep ve talep sonuçlarının davalı ile bir ilgisi olmadığını Davacı açtığı davayı ispatla yükümlü olduğunu, Bu anlamda ihtiyati tedbir talebi müvekkili bakımından reddinin gerektiğini, tüm bu sebeplerle davanın, görev ve zamanaşımı itirazlarımızın değerlendirilerek usulden reddini, aksi durumda esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
——- tarafından müştereken düzenlenen bilirkişi raporunun mahkememiz dosyasına sunulduğu görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, marka hakkından kaynaklı haksız rekabet ve tazminat davasıdır.
TTK’nın 4.maddesinde yazılı davalar mutlak ticari davalardır ve görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleridir. Fakat eldeki davada her ne kadar haksız rekabet istemine dayalı bir dava olarak düşünülse de dosya içerisinde —- dosyası ve tüm dosya kapsamı kül halinde incelendiğinde davacının —– bünyesinde tescilli olan —- haksız rekabete konu edildiği anlaşılmakla marka hakkından kaynaklı sınai mülkiyet hakkına dayalı davalarda mahkememizin görevsiz olduğu ile görevli mahkemenin Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Davanın HMK 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması ile ilgili dava şartı yokluğu sebebiyle HMK 115/2. Maddesi gereğince usulden reddine,
3-HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşme tarihinden itibaren taraflardan birinin 2 hafta içerisinde mahkememize başvurması halinde dosyanın görevli ———-HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
4-Aksi taktirde davanın açılmamış sayılmasına,
5-HMK 331/2. Maddesi uyarınca yargılama giderleri hakkında görevli mahkemece karar verilmesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.