Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/402 E. 2021/499 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/520 Esas
KARAR NO : 2021/492

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2017
KARAR TARİHİ : 22/04/2021

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız İstanbul Anadolu—- Asliye Ticaret Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
I.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili; davalı ile müvekkili arasında mevcut satım sözleşmesinde,——- üzerinden ödemeleri yaptığını, bu durumda müvekkilinin —– — alacağının ortaya çıktığını, müvekkili bu —–alacağını davalının cari hesabına yansıttığını, bu yansıtma sonucu müvekkilinin bakiye —- bulunduğunu, davalı — alacağı faturasını kabul etmeyerek iadesi neticesinde Beykoz —. Noterliği’nin —— yevmiye no.lu ihtarnamesi ile davalıya ——alacağı faturası tebliğ edilerek fatura bedelini ödemesi ihtar edildiğini ancak davalı bu faturayı kabul etmediğini ve ödeme de yapmadığını, bu alacak sebebi ile İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğü’nün—- esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı bu tarihte kötü niyetle itiraz ettiğini belirtmiş olup, açıklanan nedenlerle davalının İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- esas sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20 ‘den az olmamak üzere inkar tazminatı ile yargılama gideri ve vekalet ücreti ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalı vekili; davacının her ne kadar taraflar arasında ürün bedelleri ve —– olarak yapılacağı şeklinde bir anlaşma olduğunu iddia etmiş ise de bu yönde bir anlaşma mevcut olmadığını, dolayısı ile ödemelerin —– olarak yapılmamış ve kayıtlara da bu şekilde girilmediğini, müvekkili davalıya olan ödemeleri hep TL üzerinden yaptığını ve iade ürün nedeni ile alacaklı konuma geldiğini, davalı ise tek taraflı olarak kur farkı faturası düzenlediğini, bu fatura müvekkili firma tarafından kabul edilmediğini ve iade edildiğini belirtmiş olup, açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacıya bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, —– doğan fatura alacağının ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyasının tetkikinde —- tarafından borçluya ———- alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, akabinde takibin durduğu anlaşılmıştır.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler,— ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Uyuşmazlık, davacının davalıdan —- fatura alacağı bulunup bulunmadığı hususundadır.
Mahkemimizce yapılan yargılama sırasında taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri bulunduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 02.10.2018 tarihli raporda, Davalı tarafın inceleme gününe katılmadığı ile defter ve belgelerini ibraz etmediğini, davacı yanın ticari defterlerin incelemeye tabi tutulduğu, takip tarihi itibari ile —- alacaklı olduğu, belirtilmiştir.
Tüm Dosya Münderecaatı Kapsamında Yapılan Değerlendirmede;
Taraflar arasındaki yazılı sözleşme ile açıkça belirlenmemiş olsa da, dava — bulunan —- —- yazışmalarında satışı yapılacak ürünlerin tamamının —- olması, bu tekliflerle bire bir uyumlu olan faturalar içeriğindeki ürünlerin———- olması, taraflar arasında ihtilafsız olan tüm faturalarda dövizin ön planda olması,————— göre döviz cinsinden belirlenmesi sebepleriyle taraflar arasındaki ticari ilişkinin döviz karşılığı yapıldığı değerlendirilmekle,
Davacı tarafın tanzim ettiği bütün faturaların döviz karşılığını da o günkü kurdan davalı tarafa borç yazmış olmasına rağmen karşılığında almış olduğu ödemelerin büyük bir çoğunluğunun vadeli çek ile yapıldığı, bilirkişi ek raporunda da belirtildiği üzere davacının davacıya toplamda ——- tutarında fatura ve çek olmak üzere borç girdiği, karşılığında da toplamda ——-kur farkı alacağının bulunduğu, bu nedenle davacının düzenlemiş olduğu —- tutarında —-farkı talep edebileceği,
Davacı tarafından 2015 yılından, takip konusu cari hesap alacağını oluşturan — düzenlenene kadar, davalı ——– fatura düzenlenmiş olduğu, karşılığında davalı tarafından yapılan havale, çek ve alış faturalarının——–alacak hesaplandığı, bu tutarın — farkı olarak davacı tarafından talep edilebileceği, dava yönünden ise takipteki taleple bağlılık gereği davacının—— bulunduğu saptanmakla, davacı tarafından yapılan takibe davalının yaptığı itirazın iptaline karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
İİK’nın 67/2. maddesine göre, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra —-itiraz —- işin —bitirilmesine engel olan, borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurların bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. ( —-BAM —
Bu kapsamda somut olayda, itiraza konu alacağın likit olduğu anlaşılmakla, kabul edilen alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
2–Davalının İstanbul Anadolu—-.İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin aynen devamına
3-Alacak likit bulunmakla asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4—— alınan miktar üzerinden hesaplanan 287,25 TL karar ve ilam harcından 71,82 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 215,43 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 103,22 TL harç ile 1.350,00 TL bilirkişi ücreti ve 1.323,60 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.673,6 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar okunup usulen anlatıldı.