Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/388 E. 2020/91 K. 04.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/388 Esas
KARAR NO: 2020/91
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/04/2017
KARAR TARİHİ: 04/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ve davalı şirket arasında —— yılından itibaren devam eden cari hesap ilişkisi mevcut olduğunu, davalı şirketin ————ayında davacı şirketten muhtelif ürünler için teklif istediğini ve talep edilen ürünlere ilişkin fiyat teklifinin davalı şirketin ————- gönderildiğini, sipariş edilen ürünlerin davalı firmanın çalışanı ——— adına teslim edildiğini, davalı şirketin davacı şirkete ödeme yaparken faturaların ödeme günündeki ——- değerinden değil, fatura tarihindeki düşük kur bedelini esas alarak ödeme yaptığını, davalı firma tarafından —– tarihinde ——– İcra Müdürlüğü’ nde —– E. Sayılı dosyaya ilamsız takip başlatılmış olduğunu, davalı firma tarafından ———- borca ve fer’ ilerine itiraz edildiğini; itiraz üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği; davacı ve davalı firmalar arasında cari hesap ilişkisi ve borcun likit olduğunu, davalı firma yetkilisinin kabul beyanı ile davacı şirketin alacağının sabit olduğunu belirtmiş, davanın kabulü ile likit olan borç nedeniyle İİK 67. maddesi gereği asıl alacak olan —- karşılığı—- TL’ nin %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı firmanın, dava konusu faturalardan dolayı davacı şirkete borcunun bulunmadığını; davacı tarafın alacaklı olduğunu ispat etmekle yükümlü olduğunu, davacının haksız ve kötüniyetli icra takibi başlattığını belirtmiş, davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesini talep etmektedir.
——- İcra Müdürlüğü’nün ——- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; ——— tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ——- borçlusunun ——olduğu; —– asıl alacak ve —- işlemiş faiz olmak üzere toplam ——–fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:7 ödeme emrinin borçlu şirkete —— tarihinde tebliğ edildiği; borçlu vekilince verilen——– havale tarihli itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği; icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği; görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi — tarafından müştereken düzenlenen — tarihli esas rapor ve — tarihli ek rapora göre; davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan —- alacaklı olduğu mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi —— Asliye Hukuk Mahkemesi’nin — Talimat sayılı dosyasından alınan] ——– havale tarihli bilirkişi raporuna göre; —- faturalarını —- olarak düzenlemiş olduğu, ödemelerini ise ödeme tarihindeki ——-olarak kayıtlarına aldığı, ———— faturaları fatura tarihindeki — göre kayıtlarına aldığı, ödemelerin de — kayıtlara alındığı, —- yılı sonu itibariyle davacının ticari defterlerine göre davalıdan ———- alacaklı olduğu, ticari defter ve kayıtların birbiri ile uyumlu olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi raporunda tespit edilen alacak tutarının davacı vekilinin ——- tarihli beyan dilekçesi ile benimsendiği, davalı vekilinin ise —— tarihli beyan dilekçesi ile borcun ödeme günündeki rayiç ———— üzerinden ifa edildiğini belirttiği görülmüştür.
Dava kur farkı alacağının tahsili istemine ilişkindir.
—- farkı alacağının talep edilebilmesi, taraflar arasındaki sözleşmede bu konuda bir hüküm bulunmasına veya akdi ilişkinin yabancı para cinsinden olmasına bağlıdır. Taraflar arasındaki kur farkı alacağını öngören sözleşme bulunmuyor ise de dosyada bulunan satış faturasının incelenmesinde döviz karşılığının gösterildiği ve davalının da bu faturaya itiraz etmediği böylece akdi ilişkinin yabancı para cinsinden olduğu görülmektedir. Bu durumda davalı kur farkı alacağından dolayı sorumlu olduğunun kabulü gerekir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli raporların içeriklerine göre; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın kur farkı alacağı bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı, uyuşmazlığın halli ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için defter incelemesine karar verildiği, davacının ticari defterlerine göre davalıdan ———- alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre davacıya borcunun bulunmadığı, dava konusu faturaların ise davalı ticari deftelerinde kayıtlı olduğu, davaya konu faturalara konu emtianın davalıya teslim edildiği, davaya dayanak teşkil eden faturalar incelendiğinde faturaların mali mevzuat gereği TL üzerinden kesildiği, ancak döviz karşılığının da yazıldığı, alıcının yasal süre içinde fatura içeriğine itiraz etmemesi halinde alışverişin döviz bazında yapıldığının kabulü gerektiği ve davacı satıcı kur farkı talebinde bulunabileceği, ——— alacak tutarının davacı vekilinin ——- tarihli beyan dilekçesi ile benimsendiği, kur farkı alacağına ilişkin başlatılan icra takibinde alacağın likit olduğu (Yarg. —. HD. ——– Karar) anlaşıldığından açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
——–. İcra Müdürlüğü’nün ——-sayılı takip dosyasında yapılan itirazın ———– asıl alacak yönünden iptaline, takibin belirtilen tutar yönünden aynen devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Hükmolunan döviz alacağının TL karşılığının %20’si üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 315,55 TL harçtan peşin alınan 94,51 TL harcın mahsubu ile bakiye 221,04 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.400,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 924,44 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı ve 94,51 TL peşin harç ve 4,60 TL vekalet harcı toplamı: 130,51 TL ile aşağıda dökümü yazılı yargılama giderinden davanın red %16,67 ve kabul %83,33 oranına göre hesaplanan 1.272,45 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.04/02/2020