Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/387 E. 2020/637 K. 04.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/387 Esas
KARAR NO: 2020/637
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/04/2017
KARAR TARİHİ : 03/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekesinde özetle; müvekkilinin maliki olduğu ve davalı şirketten satın alınan araç ile ilgili olarak, aracın gizli ayıplı olması nedeni ile meydana gelen zararın tazmini amacı ile işbu davayı ikame etme zarureti hasıl olduğunu, —— maddi zararın ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin bir taşıma kooperatifi olup, nakliye işi ile iştigal ettiğini, işlerinde kullanmak üzere davalı firmadan —— yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile —— plakalı —– özelliğindeki aracı satın aldığını,—-satın alınan aracın bedeli de aynı gün —— numaralı faturaya istinaden davalı firmaya ödendiğini, davalı firma tarafından müvekkiline satışı gerçekleştirilen aracın müvekkiline sağlam, tüm bakımları yapılmış ve sorunsuz biz araç olarak satılıp devredildiğini, müvekkilinin de satın aldığı tarihten itibaren aracın tüm bakımlarını dava dışı—— yaptırdığını, bu hususta dava konusu —— plakalı aracın bakımları ile ilgili bilgi ve belgelerin dava dışı ——- istenilmesini talep ettiklerini, dava konusu araç bir —— olup, konteynır taşıma amacı ile çekici özelliğindeki bir başka araca bağlantı mili vasıtası ile bağlanarak, nakliyenin bu şekilde gerçekleştiğini, teknik olarak bağlantı mili —— işlevini yerine getirmesi için en önemli parça olup, bu parçadaki en küçük bir ayıp durumunun çok büyük zararlara neden olabileceğini, dava konusu somut olayda ise tam olarak böyle bir olumsuz durum yaşandığını, müvekkiline ait olan ve davalı firmadan satın alınan ——- —— plakalı çekiciye bağlı şekilde, —— istikametinde akan trafikte yol alırken bağlantılı milinin kendiliğinden bağlantı yerinden ayrılması sonucunda üzerindeki konteynır yerinden oynayarak bağlı olduğu çekiciye çarpıp çekicinin hasarlanmasına neden olduğunu, meydana gelen bu kaza nedeni ile dava dışı —— mülkiyetinde bulunan —– plakalı çekici tamir amacı ile —-yetkili bayisi olan——-teslim edildiğini, aracın burada meydana gelen hasardan dolayı gerekli şekilde tamir edilmiş ve toplam masrafın —— tarihli fatura ile —–olarak belirlendiğini, bu bedelin, hasar müvekkilin mülkiyetinde olan römorktan kaynaklandığı için müvekkili tarafından tamiratı gerçekleştiren firmaya —— tarihinde ödendiğini, müvekkilinin somut kaza nedeni ile uğramış olduğu zararların bununla da sınırlı olmayıp, ——- kendisinde de bir hasar meydana gediğini, bu hasarların ise dava dışı —– tamir edildiğini, ekte sunulu faturadan görüleceği üzere faturanın —– numarasında belirtilen değişim ve tamiratlar yapıldığını, ———– kendisinde meydana gelen hasarlar sebebi ile de müvekkili tarafından —- fatura bedeli ödendiğini, bu nedenle —- plakalı araca ait bulunan bilgi ve belgelerin dava dışı —————– adresinden sorulmasını talep ettiklerini, dava konusu somut olayda kazanın —- bağlanan milinden kaynaklandığının dosyaya sunulan belgeler ve mahkemece yapılacak olan bilirkişi incelemesi ile anlaşılacağını,——sağlam ve ayıpsız olsa idi, akan trafikte bu milin kopması ve çekiciden ayrılarak bu şekilde bir hasara neden olması ve kendisinin de hasarlanmasının mümkün olmayacağını, —— milinin bu şekilde ayıplı olduğu ilk bakışta yahut muayene ile anlaşılmayacak olup, ancak kullanım sonrasında ortaya çıkabileceğinden, bu durumun gizli ayıp olarak kabulü ile müvekkilin in uğramış olduğu bu zararların ayıba karşı satıcının sorumluluğu kapsamında satıcı firma olan davalı taraftan tazmini gerektiğini, zira aracın satışı esnasında müvekkiline bakımlarının eksiksiz olduğu ve sorunsuz bir araç olduğu taahhüt edilerek satışı gerçekleştirildiğini, meydana gelen bu kaza sonucunda aracın kendi bünyesinden kaynaklanan bir nedenden dolayı müvekkil inin büyük bir zarara uğradığını, dilekçe ekinde kazanın meydana gelmesinin akabinde aracın durumunu gösterir resimleri ibraz ettiklerini, bu nedenle müvekkilin in uğramış olduğu bu zararın satıcı tarafından karşılanması gerektiğini, işbu haklı davamızın kabulünü, dava dışı ——- plakalı araç tamirat bedeli olarak —– tarihinde yapılan —- yine dava dışı——-plakalı araç tamirat bedeli olarak yapılan —-ödeme olmak üzere toplam ——- ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, talep etmiştir.
Davalı —– dilekçesinde özetle; davacı tarafın, satın almış olduğu araç ile ilgili olarak gizli ayıp olduğu iddiasıyla meydana gelen zararın tazmini istemli huzurdaki davayı açtığını, —– tarihinde davaya konu araç, ilk sahibi —– olarak ilk kez trafiğe tescil edildiğini, —– tarihine kadar ilk muayene geçerliliğinin mevcut olduğunu,—– tarihinde davacı, aracı ikinci el olarak satın aldığını, —- tarihinde aracın garanti süresinin —– dolduğunu, —– tarihinde davacı, davaya konu araç ile kaza yaptığını, —– tarihinde davacı aracı, treyler üreticisi firmanın —– teslim ettiğini, müvekkilinin —— yılında kurulmuş olup, ülkenin ağır ticari araç sektöründeki ihtiyacına şirket ortağının—– sektör deneyimi ile cevap vermek istediğini, ———- marka treylerler ile ayrıcalıklı çözümler ve uygun şartlarla, hızlı ve kolay bir şekilde kiralama ve satış imkanı sunduğunu, davacının iddialarının, talepleri mesnetsiz ve hukuka aykırı olup işbu davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirket tarafından, araçların her türlü kontrol ve yasal muayeneleri nin yapıldığını, müvekkili şirket, dava konusu —– plakalı ikinci —– taşıyıcı aracın satışını, —————- yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile gerçekleştirdiğini, müvekkili şirket tarafından, davaya konu olan araç ve diğer tüm satılan araçların her türlü s on kontrol ve yasal muayenelerinin yapıldığını, dava konusu araçta ayıp olmadığını, tüm bu hususların yanında, müvekkil şirket yetkililerince yapılan detaylı araştırmada dava konusu araçta zaten ayıp olmadığını, ilgili aracın satışının sağlam, bakımları yapılmış ve sorunsuz bir şekilde gerçekleştiğinin görüldüğünü, satış sonrasında da iddia edilen tamir hakkında dava dışı yetkili servis ——– yetkilileriyle iletişime geçilip dava konusu araçla ilgili bilgi alındığını, bu araçla ilgili olarak tamiratı gerçekleştiren, araç hakkında bilgi sahibi olan çalışan ustalar kullanıcının kullanımından kaynaklı hatadan dolayı, araçta yük kayması olduğu ve bu sebepten ötürü tamirat yapıldığını beyan ettiklerini, ayıpsız bir şekilde satışı gerçekleştirilen aracın, kullanıcının kendi kusurundan kaynaklanan nedenlerden dolayı satışının üzerinden—– sonra yetkili servis ——— götürüldüğünü, burada yapılan incelemede, araçta yük kaymasının olduğu ve bu yük kaymasının da tecrübeli ustaların bilgilerine göre kullanıcının kusurundan kaynaklı olduğu bilgisi alındığını, müvekkili şirkete, satışı yapılan dava konusu araçla ilgili olarak herhangi bir ayıp ihbarı yapılmadığını, davacı tarafın, iddia etmiş olduğu hususlarla ilgili olarak araçta ayıp olduğuna dair müvekkil i şirkete herhangi bir ihbar, ihtar yapmadığını, oysa ki mevzuat çerçevesinde ayıplı mal iddiasında bulunan tarafın, açık ayıplarda —–gün, gizli ayıplarda ise, malı teslim aldıktan sonra —— içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlü olduğunu, davacı tarafın mevzuatta açıkça belirtilen bu hususa uymadığını, mevzuata aykırı davrandığını, müvekkili şirkete herhangi bir ihbarda bulunmadığını, dava konusu araçla ilgili olarak herhangi bir kabul anlamına gelmemekle birlikte, belirtmek gerekir ki ticari satışlarda ayıplı mal iddiasında olan tacirin seçimlik haklarını kullanabilmesi için ayıp ihbarında bulunması gerektiğini, davacının kötü niyetli davrandığını, huzurdaki davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın kendi üzerine düşen sorumlulukları yapmadığını, araç satışı gerçekleştikten —- sonra böyle bir iddia ile huzurdaki davayı açtığını, satışın ardından geçen —— boyunca davacının ilgili aracı aktif olarak kullandığını, ancak kullanıcının yani muhtemeldir ki kazanın gerçekleştiği gün aracı kullanan şoförün kusurundan kaynaklı, yük kayması nedenli bu zarar olduğunu, zararın giderilmesi amacıyla da kötü niyetli bir şekilde müvekkili şirketin sorumlu tutulmak istendiğini, müvekkili şirketin böyle bir husustan sorumlu tutulması gerek yasal düzenlemeler gerekse——– çerçevesinde hayatın doğal akışına ve hukuka aykırılık oluşturacağını beyan ile, haksız ve hukuka aykırı olduğunun kabulü ile davanın reddini, ortaya çıkacak yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını, talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava; haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanılmış, uyuşmazlığın çözümü bilirkişi incelemesini gerektirdiğinden dosya bilirkişiye tevdi edilmiş—— tarihli bilirkişi ön raporunda mevcut dosya kapsamına göre rapor tanzim edilemediği, zarar gördüğü iddia edilen araçlarla ilgili zarar veren olay nedeniyle düzenlenen ekspertiz raporu ile araçların olay yerindeki fotoğrafları,hasar fotoğrafları ile tamir süreci ve sonrasına ait renkli fotoğrafların dosyaya kazandırılması gerektiği belirtilmiş, ön rapordan sonra davacı vekiline —- tarihli celsede raporda belirtilen eksikliği gidermesi için —–aylık kesin süre verildiği, gerekli ihtaratın yapıldığı ancak zarar gördüğü iddia edilen araçlarla ilgili zarar veren olay nedeniyle düzenlenen ekspertiz raporu ile araçların olay yerindeki fotoğrafları, hasar fotoğrafları ile tamir süreci ve sonrasına ait renkli fotoğrafların sunulmadığı, dosyanın mevcut hali ile aynı bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi —– tarihli raporunda ; —- tarihinde meydana gelen olayda a) Tüm dosya kapsamına göre konteynerdeki bağlantı —— taşıma esnasında kopmasından kaynaklı hasar oluştuğuna dair, teknik bir tespit ve belge bulunmadığı, ön raporunda talep edilen renkli hasar-onarım fotoğraflarının da dosyaya sunulmadığının,
b)Trafik Kazası Tespit Tutanağındaki sürücü beyanına göre yapılan tespit—–davacı vekilince dava dilekçesinde belirtilen —– olayın ve etkenlerin birbirinden farklı olduğunun dosya içerisindeki mevcut delil durumuna göre meydana gelen olayın konteyner bağlantı —— ayıptan kaynaklı olduğunun söylenemeyeceği sonuç ve kanaatine varıldığı raporunda bildirdiği görülmüştür.
Dava, davalı şirketten alınan araçtaki gizli ayıp iddiasıyla açılan tazminat davası olup, iddia eden davacının ispatla mükellef olduğu, tarafların dosyaya sunulan delilleri itibariyle bilirkişi incelemesi yapıldığı, ancak davacı tarafça istenilen, zarar ve miktarı ile zarara neden olan durumun tespiti için zorunlu olan belgelerin sunulmadığı ayrıca kaza tespit tutanağında sürücünün —– bağlantı milinin yerinden çıkması sonucu —–orta ve iç kısımlarına hasar vermesi ..’ şeklinde beyanının bulunduğu, mevcut hali ile araçta gizli ayıp bulunduğunun ve oluşan zarardan davalının sorumluğunun ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 595,22TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 540,82 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.228,10 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5 -Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ——- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2020