Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/372 E. 2018/223 K. 28.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2017/372 Esas
KARAR NO : 2018/223

DAVA : Tenfiz
DAVA TARİHİ : 29/03/2017
KARAR TARİHİ : 28/02/2018

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın; mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davalının, davacı şirkete borçlu olduğunu; bu borcun mahkeme kararına rağmen ödenmediğini; borcun kaynağı Alman Mahkemesinin ilamı olmakla; bu ilama bağlı taleplerin muhataba yöneltildiği yer neresi olursa olsun, Alman Medeni Kanununun zamanaşımı ile ilgili hükümlerinin uygulanmasının gerektiğini; tenfizi istenen bu ilamda zamanaşımı süresinin 30 yıl olduğunu; tenfizi talep edilen ilamın ifa edilmediğinden işbu davayı açmak zorunda kaldıklarını; bu nedenlerle, davalı aleyhine kesinleşen Stuttgart Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29/05/1996 tarihli kararının tenfizine, davalının adına bulunan gayrimenkulleri devredip elden çıkarabileceği ve böylece ilamın tenfizini neticesiz bırakabileceğinden davalı adına kayıtlı bulunan gayrimenkuller üzerine talep ilama dayanması sebebiyle takdiren teminatsız mahkemece takdir edilmesi halinde takdir olunacak teminat mukabilinde duruşma yapılmaksızın ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça aynı konuda İstanbul Anadolu —Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — esas sayılı dosyası ile dava açıldığını; bu konuda yeniden dava açılmış olması sebebiyle derdestlik itirazı ile davanın reddine karar verilmesini; ayrıca, davacının yabancı tüzel kişilik olduğunu; teminat gösterilme yükümlülüğünün yerine getirilmesinin zorunlu olduğunu; bu zorunluluğunun da dava şartı olduğunu; ayrıca, tenfizi istenen belgenin türk kamu düzenine aykırı olduğunu; yurt dışında davalının yargılamayı usulüne uygun olarak çağrılmadığını ve temsil edilmeksizin gıyabında yargılama yapıldığını; ayrıca, alacağın dava ve talep hakkının da zamanaşımına uğradığını; bu nedenlerle, davanın reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava; taraflar arasındaki yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine; ilişkindir.
İstanbul Anadolu—Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde; davacı … tarafından davalı … aleyhine taraflar arasındaki satım sözleşmesi nedeniyle Stuttgart Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29/05/21996 tarihinde vermiş olduğu kararın tenfizi için İstanbul Anadolu—Asliye Hukuk Mahkemesi’nin—esas —sayılı kararı ile görevsizlik kararı verildiği; dosyanın tevzien İstanbul Anadolu—Ticaret Mahkemesi’nin — esasına kaydedildiği; mahkemece 06/01/2016 tarih ve — esas — sayılı karar ile karşı görevsizlik kararı verildiği; olumsuz görev uyuşmazlığının giderilebilmesi için dosyanın Yargıtay 20.Hukuk Dairesi’ne gönderildiği; Yargıtay 20.Hukuk Dairesi’nin 11/12/2017 tarih ve 2017/10334 esas 2017/10386 sayılı kararı ile 6100 Sayılı HMK. 21ve 22.maddeleri gereğince; İstanbul Anadolu —Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verildiği; görülmüştür.
İncelenen tüm dosya kapsamına ve tarafların iddia ve savunmaları içeriğine göre;
Taraflar arasında; satım sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkla ilgili Stuttgard Asliye Hukuk Mahkemesi’nden 29/05/1996 tarihli kararın verildiği; davacının, iş bu kararın tenfizi istemli olarak açılan davanın İstanbul Anadolu —.Asliye Ticaret mahkemesi’nin — esasına kayıtlı bulunduğu; hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; Stuttgard Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29/05/1996 tarihli kararının tenfizi koşullarının oluşup oluşmadığı ve iş bu dava açısından İstanbul Anadolu—.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — esas sayılı dosyasının derdestlik oluşturulup oluşturmadığı; noktalarında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılamaya göre; işbu tenfiz davası ile henüz kesinleşmemiş olan İstanbul Anadolu —.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — esas sayılı tenfiz davasının, taraflarının ve dava konusunun aynı olduğu; bu nedenlerle, davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın desdestlik nedeniyle HMK 114-(1) ı) ve HMK.nun. 115-(2). maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığından usulden reddine; karar vermek gerekmiştir.
K A R A R:Yukarıda açıklanan gerekçeler ile;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın desdestlik nedeniyle HMK 114-(1) ı) ve HMK.nun. 115-(2). maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığından usulden reddine,
2-Alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 31,40 TL ile 2.486,00 TL tamamlama harçtan mahsubu ile fazla alınan 2.481,50 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/02/2018