Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/358 E. 2019/445 K. 22.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1392
KARAR NO : 2019/302
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/12/2016
KARAR TARİHİ: 04/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğü’nün ——- esas sayılı dosyası ile başlattığı ilamsız icra takibine konu alacak konusunda taraflar arasında mutabakat sağlanmadığı ve alacağın muaccel olmadığı gerekçesi ile itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, davalı takibe konu alacağın varlığını kabul ettiğini fakat muaccel olmadığını ileri sürerek itiraz ettiğini davalının kötü niyete müstenit itirazı nedeniyle bu davayı açtıklarını , haksız yapılan itirazın iptaline % 20 den az olmamak kaydı ile borçlunun icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın İstanbul Anadolu 11. İcra Müdülüğü’nün ———- esas sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine icra takibi başlattığını,davacı tarafından başlatılan icra takibine, takip tarihinde Fon kurulu tarafından atanan Yönetim Kurulunun müvekkili şirket nezdinde göreve yeni başlaması sebebiyle tüm şirket iş ve işleyişi hesapların kontrolü, hak ve alacaklar ile yükümlülüklerin tespiti ve değerlendirmesi süreçlerinin zaman alacak olması ve henüz bu aşamada İstanbul Anadolu 1. Sulh ceza mahkemesi’nin ———– D.İş sayılı dosyasından verilen karar çercevesinde gerekli incelemelerin yapılmaması sebebiyle itiraz edildiğini,——— müvekkil şirkete kayyım olarak atanmasına karar verilmesi ve Fon Kurulu tarafından atanan Yönetim kurulu’nun 23/09/2016 tarihinde göreve başlaması, davalı müvekkil şirket ile ticari iş sürecinde olan veya projelerinden taşınmaz satın alan 3. kişi konumundaki gerçek ve tüzel kişilerin hatta kamu kurumlarının alacaklarını kaybetme tedirginliğine sebebiyet verdiğini ve bu aşamada müvekkili şirket aleyhine yoğun icra takipleri başlatıldığını, müvekkil şirket’ e İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza mahkemesinin ——— D.İş sayılı dosyasından 674 sayılı Kanunun Hükmünde Kararnamenin 13 ve 19 maddeleri ile CMK 133 maddesi gereğince Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun ( fon) müvekkil şirkete kayyım olarak atanmasına karar verilmesindeki nihai hedef, gerçek alacaklıların alacak haklarının korunması olduğunu, talep edilen alacakların miktarının gerçek ve muaccel olup – olmadığının tespiti hakkında sağlıklı bir süreç yürütmek ve ödemelerin muaccel olacaklıların mağduriyetine sebebiyet verilmeden doğru ve sistematik bir şekilde yapılmasını sağlamak için makul bir süreye ihtiyaç duyulduğunu, bu nedenle alacaklı tarafından müvekkil şirket aleyhine başlatılan icra takibine konu edilen alacağın gerçek olup-olmadığı, muaccel olup-olmadığı, taraflarca alacak ve miktarı konusunda mutabakat yapılıp- yapılmadığı bu aşamada tespit edilemediğinden aleyhe başlatılan takibe itiraz etmek zorunda kaldıklarını, davacının dava dilekçesinde yer verdiği davalı müvekkil şirket’in itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu yönündeki iddiasının kabulü mümkün olmadığın gibi % 20 inkar tazminatına hükmedilmesini talep de iyi niyet ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacının takip tarihi itibari ile müvekkil şirket hakkında ticari iktisadi bütünlük kararı verilmiş olduğunu, menkul, gayrimenkul ve hür türlü hak ve alacaklar ile üçüncü kişiler nezdindeki varlıkları hakkında haciz, muhafaza ve satış işlemeleri talep edilemeyeceği, yasal düzenleme karşısındaki takibe devam edilmesine olanak olmadığının açık olduğunu, müvekkili şirket aleyhine açılan haksız davanın reddine talep ve dava etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Dava; faturalara dayalı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptali davasıdır.
Dava konusu İstanbul Anadolu 11.İcra Dairesi’nin ———– Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında ————tarihli cari hesap bakiyesine dayalı olarak——–TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itirazı ile takibin durduğu, davacının 1 yıllık hak düşürücü sürede bu davayı açmış olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda özetle; davacının ticari defter ve kayıtlarına göre 14/11/2016 takip tarihi itibariyle davalıdan 12.626,00-TL alacaklı olduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarına göre 14/11/2016 takip tarihi itibariyle davacıya 12.626,00-TL borçlu olduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve denetime elverişli ve hükme esas alınan bilirkişi raporu ve yapılan yargılama sonucunda;Usulüne uygun olarak tutulan ve sahibi lehine delil olma niteliğini taşıyan ticari defter kayıtlarının aksi, ancak aynı nitelikte yazılı delille kanıtlanabilir. Dava konusu faturaların davalı ticari defterlerine işlendiği, davalının malı aldığına ilişkin ticari kayıt ve defterlerinde kayıt oluşturulduğu, davalının dava konusu bedeli ödediği yada başka şekilde borcun daha sonra sona erdiğine ilişkin delil ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Bu açıklamalar ışığında davacı tarafın davasının kabulü ile, 11. İcra Dairesi’nin ———– Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 12.626,00 TL üzerinden devamına ve asıl alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalının İstanbul Anadolu 11. İcra Dairesi’nin ———–Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 12.626,00 TL üzerinden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
3-Alacak likit olup takibe yapılan itiraz haksız olmakla 12.626,00 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 862,48 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 152,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye 710,30 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru harcı, 152,50 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı toplamı 186,00 TL ile 1.013,80 TL. Tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere 1.199,80 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin Yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/04/2019