Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/354 E. 2019/816 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/231 Esas
KARAR NO: 2019/1125
ESAS DAVA (İstanbul Anadolu -.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — Esas)
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 16/02/2015
BİRLEŞEN DAVA (İstanbul Anadolu—.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — esas)
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 11/06/2015
KARAR TARİHİ: 27/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacının sahibi olduğu —- borçlu davalının sahibi olduğu —– arasında, —- akdedildiğini; bu sözleşmenin 5. maddesine göre – TL kapora bedelinin- tarihinde ve yine sözleşmenin 6. maddesine göre de- tarihinde – TL nin banka hesaplarına havale edileceğinin karlaştırıldığını, davacının şahsi banka hesabından davalının sahibi olduğu şirket hesabına — TL gönderide bulunduğunu ve sözleşme hükümlerine uyduğunu, ayrıca sözleşmenin 6. maddesine göre – tarihinde yine banka yolu ile- bedelin ödendiğini, davacının sözleşmedeki edimlerini yerine getirmesine rağmen davalının sahibi olduğu şirketin sözkonusu oteli 3. kişilere satışı için hazırlık yaptığı istihbaratının alındığını, davalı borçludan defalarca ödenen bedelin istenmesine rağmen bir sonuç elde edilemediğini, bunun üzerine davalı aleyhine İstanbul Anadolu –. İcra Müdürlüğü’nün— Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmasına rağmen davalının borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu bildirmiş, davalı – borçlunun İstanbul Anadolu—. İcra Müdürlüğü’nün- Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, İİK 67/2 mad. Gereğince haksız ve kötüniyetli itiraz eden davalı – borçlu şirketin %40 aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davacının sahibi olduğu—— arasında – akdedildiğini, sözkonusu sözleşmenin 5. maddesine göre – tarihinde – TL kapora bedeli, 6. maddesine göre- tarihinde – TL banka hesabına havale edileceğini, bu nedenle davacının – tarihinde dava dışı — TL, – tarihinde dava dışı —- sahibi müvekkili .— TL ödeme yapıldığını, ilgili maddeler gereğince ödemelerin yapılmasına rağmen dava dışı – sözkonusu oteli 3. kişilere satışı için hazırlık yaptığı istihbaratını aldıklarını ve daha sonra da satıldığını öğrendiğini, davacının yaptığı ödemeleri müvekkilinden defalarca istediğini, ancak ödemenin yapılmadığını; akabinde,- Noterliği’nde – yevmiye nolu ihtarname keşide edildiğini, buna rağmen ödeme yapılmayınca İstanbul Anadolu – İcra Müdürlüğü’nün – Esas sayılı dosyasından -.TL alacak talebi ile icra takibine başlandığını ve taraflarınca itiraz edildiğini, davacının sözkonusu sözleşmenin 5. ve 6. maddelerine göre ödeme yapmasına rağmen –. kişiye satıldığını ve böylece sözleşme hükümlerine aykırı hareket edildiğini, müvekkilinin üzerine düşen edimi yerine getirmediğinden ödenen — sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca iade etmesi gerektiğini, başlatılan icra takibine ilişkin müvekkiline gönderilen ilk ödeme emrinin bila iade edildiğini, öğrenilen yeni adrese gönderilen ödeme emrinin tebliğ olunduğunu sadece bu nedene dayalı olarak müvekkili şirketlerin defaatle adres değiştirdiklerini bu sebeple mevcut durumda değişim meydana geldiğini beyan etmiş, davacının dava dilekçesinde yer alan yukarıda izahı yapılan hususlar açıkça hukuka, gerçeğe, hakkaniyete ve yasaya aykırı olup kötüniyetli ve hiçbir şekilde gerçeği yansıtmayan bu beyanlarının, kabulü mümkün olmayan davanın reddine; karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilince verilen cevaba cevap dilekçesinde özetle; dava, müvekkil …’un anılan sözleşme gereğince davalının banka hesabına gönderdiği avans bedellerin sözleşme konusunun yerine getirilmediğinden bahisle davalının uhdesinde sebepsiz zenginleşme yarattığı gerekçesi ile iade edilmesi üzerine ikame edildiğini, anılan otel masi sözleşmesinin delil olduğunu, davalı taraf cevap dilekçesinde tüm bu hususları kabul etmiş olup, hem müvekkilin dava ehliyetinin olmadığı yönündeki iddiasının hem de davalı tarafın husumet yöneltilemeyeceği iddiasının yersiz ve mesnetsiz olduğunu, ayrıntılı açıklamalar kapsamında daalı borçlunun İstanbul Anadolu-.İcra Müdürlüğü’nün – esas sayılı– dosyasına yaptıkları haksız ve mesnetsiz itirazın iptaline, İİK.67/2 maddesi gereğince haksız ve kötüniyetli itiraz eden davalı/ borçlu şirketin %40’dan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini; talep etmiştir.
Davalı vekilince verilen ikinci cevap dilekçesinde özetle; davacı … ile dava dışı —- taşınmazı satın alma konusunda ortak irade göstererek birlikte hareket ettiklerini, müvekkiller ile dava dışı— imzalanan satış sözleşmesinde de davacı bu şirket ile birlikte yer aldığını, taşınmaz ve sair taşınır teçhizatları — tarihinde dava dışı — teslim edildiğini, davacının taşınmazın devrinden – yıl geçmesine rağmen taşınmazın satışından bilgisi yokmuş gibi davranarak gerçeğe aykırı olarak satışın 3.şahsa yapıldığını iddia etmesinin hukuka ve kanuna açıkça aykırı olduğunu, bu nedenlerle, ihtiyati haciz için dosyada yeterli delil bulunmaması ve davacının ileri sürdüğü sebeplerin soyut ve gerçekle bağdaşmayan beyanlar olduğu bu konuda savcılık şikayet hakkı saklı kalmak kaydıyla yasal yollara başvuracağından ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını; talep etmiştir.
Birleşen davada (İstanbul Anadolu -.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- Esas) davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; davacının sahibi olduğu – ile davalı şirketler arasında — Sözleşmesi akdedildiğini; sözleşmeye göre davacının şahsi banka hesabından – TL kapora ve – TL havale ettiğini; sözleşmenin 6.maddesi uyarınca davacının şahsi hesabından- TL’yi – hesabına gönderildiğin; sözleşmeye konu otelin davalılar tarafından 3.kişilere satıldığını; davacının ödediklerini geri istemesine rağmen, davalıların oyalayıp ödeme yapmadıklarını; sözleşmenin davalı şirketin yetkilileri tarafından imzalandığını, davalıların ödeme ile sebepsiz zenginleştiklerini, ödenenlerin bu nedenlerle iadesinin gerektiği için takip yaptıklarını, davalıların takibe haksız itiraz ettiklerinden bahisle, davalıların icra takibine vaki itirazlarının iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalılar vekilince verilen cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ilişkinin ticari bir ilişki olup sözleşmenin bunun açık delili olduğunu; bu nedenle, davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini; sözleşmede davacının değil sahibi olduğu şirketin taraf olduğunu; bu nedenle, davacının, taraf sıfatının bulunmadığını, taraflar arasında yapılan sözleşmenin ön sözleşme niteliğinde olduğunu, davacının dava konusu – TL lik ödemeyi yaptığını, ön sözleşmeden sonra davalı .— dava dışı—-arasında esas ana sözleşmenin imzalandığını, taşınmaz ve demirbaşların bu şirkete teslim edildiğini, taşınmazın tapuda devrininde yapıldığını, bütün bu hususların İstanbul-. Asliye Ticaret mahkemesinin — Esas sayılı dosyasında bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, dava konusu — TL nin peşinat olarak toplam sözleşme bedelinden mahsup edildiğini, otelin davacının ortağı olan şirketle birlikte hareket eden davacıya satıldığını, davacı tarafın beyanlarının kötü niyetli ve gerçeğe uygun olmadığını, sözleşmeden doğan alacağın —şirketi hakkında yapılan takibe itirasz sonucunda itirazın iptali için İstanbul 5-. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açtıklarını ve davalarının kabulüne dair kararın kesinleştiğini, bu davanın İstanbul Anadolu -. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin — Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesi gerektiğini bildirmiş davanın öncelikle görev yönünden reddine, davaların birleştirilmesine, ayrıca — ihbarına, davanın reddi ile davacının kötüniyet tazminatına hükmedilmesine; karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekilince verilen cevaba cevap dilekçesinde özetle; dava, müvekkil …’un anılan sözleşme gereğince davalının banka hesabına gönderdiği avans bedellerin sözleşme konusunun yerine getirilmediğinden bahisle davalının uhdesinde sebepsiz zenginleşme yarattığı gerekçesi ile iade edilmesi üzerine ikame edildiğini, anılan otel masi sözleşmesinin delil olduğunu, davalı taraf cevap dilekçesinde tüm bu hususları kabul etmiş olup, hem müvekkilin dava ehliyetinin olmadığı yönündeki iddiasının hem de davalı tarafın husumet yöneltilemeyeceği iddiasının yersiz ve mesnetsiz olduğunu, ayrıntılı açıklamalar kapsamında daalı borçlunun İstanbul Anadolu-.İcra Müdürlüğü’nün—- esas sayılı dosyasına yaptıkları haksız ve mesnetsiz itirazın iptaline, İİK.67/2 maddesi gereğince haksız ve kötüniyetli itiraz eden davalı/ borçlu şirketin %40’dan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi ile davalı/borçlu şirketlerin tüm menkul ve gayrimenkulleri ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
Esas dava; İstanbul Anadolu -.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —- karar sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize gelmiş olmakla, mahkememizde——- kaydedilmiş olup yargılamaya işbu dava dosyası üzerinden devam olunmuştur.
Mahkememizin —- karar sayılı karşı görevsizlik kararı verilmiş olup, davalı …’ın istinafı üzerine dava dosyası İstanbul Anadolu Bölge Adliye Mahkemesi’nin 3-.Hukuk Dairesi’nin – esas — karar sayılı kararı ile “davalı tarafın istinaf talebinin kabulü ile HMK. 353/1-a-3 maddesi uyarınca istinaf konusu ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın yeniden görülmesini teminen dosyanın mahkemesine iadesine” karar verilmiş olup, bozma üzerine mahkememizin- esasına kaydedilmiş ve yargılamaya işbu dava dosyası üzerinden devam olunmuştur.
Birleşen dava; İstanbul Anadolu –.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin – esas — karar sayılı görevsizlik kararı üzerine İstanbul Anadolu -.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — esasına kaydedilmiş olup yargılamaya işbu dava dosyası üzerinden devam olunmuş olup, işbu dava dosyasının da — tarih ve — sayılı kararı ile mahkememiz dava dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, görülmüştür.
İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğü’nün —–sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının …, borçlusunun —– olduğu, — tanzim – vade tarihli sözleşmeden kaynaklanan – TL asıl alacak, –TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: — TL üzerinden takip başlatıldığı, görülmüştür.
İstanbul Anadolu -.İcra Müdürlüğü’nün — sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, — tanzim ve – vade tarihli sözleşmeden kaynaklanan – TL asıl alacak,– TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: — TL üzerinden takip başlatıldığı, görülmüştür.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Ana dava ve birleşen dava itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekilince ana davada ve birleşen davada; dava dışı ——- arasındaki otel masi satış sözleşmesi başlıklı sözleşme imzalandığı, bu sözleşme ile davalı şirketlerin sözleşme konusu oteli —-devretmeyi üstlendikleri — de bedel ödeme yükümü üstlendiği, —, anılan sözleşmeden kaynaklı ödeme borcu yönünden ve sözleşmede 5. maddede yer verilen kapora borcu yönünden – tarihinde — TL’nin – yetkilisi davacı tarafından — gönderildiği, yine aynı sözleşmenin 6. maddesi gereğince —- tarihinde birleşen dosya davalısı şirketler yetkilisi, davalı …’a gönderildiği, sonrasında davalı tarafın, sözleşme konusu -.kişilere devrettiği baştaki sözleşme konusu devir edeminin davalı şirketlerce yerine getirilmediği, bu nedenle davalı tarafın sebepsiz zenginleştiğinden bahisle ana davada — ödeme yönünden başlatılan takibe; birleşen davada ise — TL ödeme yönünden başlatılan takibe itirazın iptaline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davacı vekilince her iki davada dava değeri olarak yalnızca takibe konu asıl alacak tutarları gösterilmiş ve yalnızca asıl alacak tutarları yönünden davalar harçlandırılmış, ancak talep sonucunda itirazın iptali talep edilmiş olmakla ve takip talebinde işlemiş faiz de talep edilip tamamına itiraz edildiği görülmekle, Mahkememizin — tarihli celsesinde anılan çelişki yönünden davacı vekilinden beyanları sorulmuş, işlemiş faiz istemi yönünden itirazın iptali isteminden feragat ettikleri beyan edilmiş, ne var ki işlemiş faiz yönünden harçlandırılmış bir talep bulunmadığı, dava değerinin her iki davada yalnızca asıl alacak tutarı gösterilerek açıklandığı belirlenmekle davanın başından beri yalnızca asıl alacak yönünden itirazın iptali olduğu, — tarihli celsede dava değeri ve talep sonucu yönünden dava dilekçesindeki çelişkinin giderildiği yönünde Mahkememizce değerlendirme yapılmıştır.
Davalı tarafça ise her iki dosyada da, davacı tarafça yapılan ödemelerin, davacı tarafın dava dilekçesinde dayandığı ve dosyaya sunduğu otel masi satış sözleşmesinin 5. ve 6. maddesi gereği yapıldığı, ne var ki anılan sözleşmenin esas sözleşme olmayıp ön sözleşme olduğu, ön sözleşme gereği davacı tarafça yapılan ödemelerin yanı sıra dava dışı — tarafından — TL kapora bedelinin bakiye — TL’sinin ve yine ödenecek —- kısmının ödendiğini, sonrasında da davalılardan — dava dışı —- arasında, davaya konu otelin satışına ilişkin ana sözleşme imzalandığı, davacı tarafça yapılan ödemelerin ana sözleşmede belirtildiği ve davacı ödemelerinin peşinat olarak toplam sözleşme bedelinden mahsup edildiği, davacının ortağı ve hissedarı olduğu —- diğer bir ortağının da dava dışı — olduğu, ana sözleşmeye ilişkin sürecin davacı tarafça — ile birlikte yürütüldüğü, davacının — ile birlikte hareket ettiği, ortak irade gösterdiği, davalı tarafça sözleşmeden kaynaklı edimin yerine getirildiği savunulmuş, yanı sıra davacının aktif husumeti, davalının pasif husumeti bulunmadığı ileri sürülmüştür.
Mahkememizce her iki davaya konu ödemeye ilişkin dekontun tetkikinde ana davaya konu 1 milyon TL ödemenin davacı tarafından davalı …’a yapıldığı, dava konu takibin de tarafının anılan bu iki kişi olduğu, yine birleşen davaya konu — TL ödemenin, davacı tarafından —- yapıldığı, takibin davacı tarafından davalı —- karşı başlatıldığı, itirazın iptali davasında husumetin takip alacaklısı tarafından takip borçlusuna karşı yöneltilmesi gerektiği, bu yönden aktif ve pasif husumet yönünden bir eksiklik bulunmadığı belirlenmekle davalı taraf itirazlarına husumet yönünden itibar edilmemiştir.
Davaya konu her iki ödeme banka havalesi ile yapılmıştır. Havaleye konu ödemenin mevcut bir borcun ifası olduğu karineten kabul edilir ve aksi yöndeki iddiasını ispat davacı tarafa düşer. Ne var ki davalı tarafça cevap ve ikinci cevap dilekçesinde, davacı tarafça yapılan ödemelerin, otel masi satış sözleşmesinin 5. ve 6. maddeleri gereği yapıldığı ikrar edildikten sonra, davalı tarafça ikrar edilen vakıaya yeni bir vakıa eklenerek, bu sözleşmenin bir ön sözleşme olduğu, esas sözleşmenin dava dışı — ile yapılarak otelin de dava dışı bu şirkete devredildiği, davacı taraf ödemelerinin de dava dışı — ile yapılan satış sözleşmesine ilişkin tutardan mahsup edildiği, tüm safahatın davacının bilgisi ve iştiraki ile sürdürüldüğü ileri sürülmüş olmakla, davalı tarafın ispat yükünü üzerine aldığı Mahkememizce değerlendirilmiştir. —–
Bu yönden taraf ticari kayıtlarının incelenmesine karar verilmiş davalı … İnşaat ticari kayıtlarında davacı tarafça yapılan ödemenin otel satış kapora bedeli olarak ticari kayıtlarına işlendiği ve dava dışı —-hesabına alacak olarak kaydedildiği belirlenmiştir.
Davacı tarafça aşamalardaki tüm beyanlarında dava dışı — ile birlikte hareket edildiği, kendisi tarafından yapılan ödemenin — yapılan sözleşmenin avansı olduğu iddiaları inkar edilmiş, kabul edilmemiş, kendisi tarafından yapılan ödemenin esas sözleşme olarak belirtilen sözleşmede de yer almadığı ileri sürülmüştür.
Davalı .—- arasındaki sözleşmenin tetkikinde — TL kapora ödendiği ibaresine yer verilmekle birlikte bu ödemenin davacıdan tahsil edildiği belirtilmediği gibi, anılan sözleşmede davacı gibi, yetkilisi olduğu ve baştaki sözleşmenin tarafı —- de yer almadığı görülmüştür.
Sonuç itibariyle, davacı tarafça otel masi satış sözleşmesi gereğince gönderildiği her iki tarafın da kabulünde olan — TL ve— TL ödemeye rağmen anılan sözleşmede alıcı olarak yer alan dava dışı —davaya konu otelin devredilmediği, sonrasında yapılan sözleşme başlıklı belge ile, otel satışının ve devrinin dava dışı — gerçekleştirildiği, davalı tarafın, ispat yükünü aldığı halde, davacı tarafça yapılan ödemelerin davacının dahli ile, bilgisi dahilinde, taraf bulunmadığı, sonraki sözleşme bedeli olarak mahsup edildiği; bu hususun sözleşmede belirtildiği savunmaları ispat edilememiş olmakla, sebepsiz zenginleşme iddiasının sübut bulduğu kanaatiyle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Ana davanın kabulü ile İstanbul Anadolu -.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takibine yapılan itirazın – TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin – TL asıl alacak yönünden aynen devamına,
Asıl alacağın %20 ‘si icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Sair hususların gerekçeli kararda gösterilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 68.310,00 TL karar ve ilam harcından 10.526,60 TL peşin harç ile 6.550,90 TL icra harcının mahsubu ile bakiye 51.232,50 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 53.950,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvuru harcı ve 10.526,60 TL peşin harç ile 6.550,90 TL icra harcı toplamı: 17.105,20 TL ile 4.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 198,20 TL posta masrafı olmak üzere toplam: 21.303,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
2-Birleşen davanın;
a) Davalı- yönünden reddine,
b) Davalı — yönünden davanın kabulü ile İstanbul Anadolu -.İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı takibine yapılan itirazın davalı .- yönünden ve -TL asıl alacağa ilişkin olarak iptali ile takibin davalı borçlu –TL asıl alacak yönünden aynen devamına,
Asıl alacağın %20 ‘si icra inkar tazminatının davalı – tahsili ile davacıya verilmesine,
Sair hususların gerekçeli kararda gösterilmesine,
c-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 2.049,30 TL harçtan peşin alınan 315,63 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.733,67 TL karar harcının davalı .—- tahsili ile hazineye irat kaydına,
d-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.600,00 TL nisbi vekâlet ücretinin davalı — tahsili ile davacıya verilmesine,
e-Davalı —- davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.600,00 TL nisbi vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … —-verilmesine,
f-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma harcı ve 315,63 TL peşin harç toplamı:343, 33 TL ile ile 142,00 TL posta gideri toplam: 485,33 yargılama giderinin davalı —- tahsili ile davacıya verilmesine,
g-Davalı .—-tarafından yapılan 30,00 TL posta yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı … — verilmesine,
h-Taraflar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı/ birleşen dosya davacısı Vekilinin ve Davalı/ birleşen dosya davalıları Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/11/2019